Arafta Açan Güneş ~{TAMAMLANDI }

Bölüm 54

Başkalarının hatalarından ders alın. İnsan bütün hataları kendi yapacak kadar uzun yaşamıyor.

Bana neden mutlulukla ilgili şiirler yazmıyorsun diyorlar ben tatmadığım yemeğin tarifini veremem ki...

Bölüm Şarkıları

Oy Gelin Gelin (Anonim)
Güldalım Kızım (Bülent Serttaş)
Gel Gelinim(Kenan Doğulu)
Söyle Sevgilim( Atınç&Esra)

Keyifli okumalar diliyorum ☀️

Kapının yumruklanması ve Haydut'un havlaması ile açtı gözlerini sabaha. Yerinde doğrulup saatine bakınca 7 olduğunu gördü. Kalkıp kapıya doğru yürürken kendi kendine konuşuyordu.

"Ne oluyor ya sabah sabah?"

Kapıyı açması ile kardeşleri ve arkadaşlarını görmesi bir oldu. Aynı anda karşı odanın da kapısı açılmış ve bir adet uykulu Siyabend kapıya yaslanmıştı. Betül bir adım atıp Senem'in koluna girdi ve konuştu.

"Gelin hanım bu ne uykusu böyle sen beni sabah 6'da kaldırmıştın şimdi uyumak yakışmıyor sana."

"Betül daha çok erken değil mi Allah aşkına neden kapımda biriktiniz ki?"

Bu kez Buse öne atıldı ve konuşmuştu.

"Senem ne erkeni Allah aşkına Sare hanım sabah 6 da aradı bizi, konağa gelin diye hazırlıklar yapılacakmış kuaför de birazdan burada olacak hadi."

Siyabend onları gülerek izlerken Cihan gelip tam karşısında durdu.

"Ohoo evlenecek olan biziz sanki Siyabend ağam hadi artık hazırlan çıkalım millet bizi bekliyor."

"Kim niye bekliyor oğlum kına burada olacak ya zaten."

"Abi uyanamadın mı hala kına bize değil kızlara yapılacak biz çiftliğe gidiyoruz unuttun mu?"

Evet kına kadınlar arasında olacak Siyabend sadece bir ara gelecek ve serçe parmağına kına yakılacaktı. Senem ve Siyabend o an göz göze geldiler yarın sabah önce imam nikahı düğünde de resmi nikahları kıyılacaktı.

Senem güç bela kapıdaki kızları aşağı kahvaltı masasına yollayıp odasına girdi. Siyabend de hazırlanmak için odasındaydı. Yeni bir başlangıç deyip tüm acıları hataları arkalarında bırakmış yeni hayatlarına ilk adımları atmışlardı. Tüm dostları sevdikleri yanlarında onların bu mutlu anlarına ortak ve şahitlik edecekti. Mutluydu her ikiside hayat artık onlara da gülüyordu.

Avluya kurulmuş olan büyük kahvaltı masasında herkes telaşla yemeklerini yiyor bir yandan yapılacak işlerin üstünden geçiliyordu. Buse durdurak bilmeden yerken Betül iştahsızca Murat'ın tabağına doldurduklarını eşeliyordu. Vedat, Rıdvan ile çiftlikte ki organizasyon hakkında konuşurken Nazlı ve Zülal kıyafetleri hakkında çene çalıyordu. Sare hanım yanındaki yardımcıları Havva ve Emine 'ye akşamki ikramlıklar hakkında bilgi verirken Ercü Meran' ın yanında pusetinde yatan Dilda'ya şebeklikler yapıyor güldürmeye çalışıyordu.

Feyruz Hanım şöyle bir baktı masaya Senem bakışlarını nenesinde sabitleyip ellerini tuttu.

"Feyruz Sultan hayır olsun yüzün neden asık mutlu değil misin yoksa?"

Yaşlı kadın ellerini tutan elleri daha da sıkıp buruk bir gülümseme ile konuşmaya başladı.

"Mutlu olmaz olur muyum yavrum en güzel günümüz bu bizim."

"Peki neden gülmüyor o yüzün."

"En büyük duamız gerçek oluyor. Sen bizim kızımızdın şimdi resmen canımız olacak gelinimiz olacaksın. Sadece Fırat da bu günleri görsün isterdim."