7. Bölüm: Ay Işığında Düello

5.7K 519 287
                                    

  "Merhaba Miss Smith," dedi Tom Riddle şaşkınlığını gizlemeyerek. Hermione ise bedeni ona oradan kaçması için çığlıklar atarken olduğu yerde durdu. Tek kaşını kaldırıp gülümsedi, "İyi akşamlar Mr. Riddle. Sizi burada gördüğüme sevindim."

Riddle anlamlı bir biçimde ona baktı, "Basit bir dükkan çalışanının burada ne işi olduğunu merak etmiyor musunuz?"

Hermione ise omuz silkip onun gri gözlerine baktı, "Ne iş yaptığınızı önemsemiyorum Bay Riddle. Buradaki gösteriş meraklılarının çoğundan daha akıllı olduğunuza eminim. Benim kitabımda bu tüm mevki ve makamın önüne geçer."

Riddle ilk kez içten bir şekilde gülümsedi. Hermione içten içe düşündü, sadece zekası ve yeteneğiyle parası ya da önemli kişilerin oğlu olmadan var olma çabası gösteriyordu. Bu da buradaki züppelerden nefret etmesine sebep oluyordu. Ama Hermione onun en azından şu andan itibaren kendisine karşı daha olumlu olduğunu hissetmişti. Yine de temkinli olmalıydı. 

"İlerleyen saatlerde görüşmek üzere baylar," dedi Malfoy ve Riddle'a . Ardından teyzesinin yanına döndü. Hepzibah'ın yanına oturup açık arttırmanın başlamasını beklerken bunun Riddle için yadigar arama fırsatı olduğunu idrak etti genç cadı. Belli ki müstakbel karanlık lord bu sebepler Malfoy'a kendisini davet ettirmişti. Oturduğu sandalyede arkasını dönüp onlara kaçamak bir bakış attı. Abraxas Malfoy ince uzundu. Koyu yeşil smokini ve gümüş renkli işlemelere sahip bir mendili vardı. Sivri yüzü ancak yumuşak hatlarıyla sevimli bir gülüşe sahipti. Tom Riddle ise uzun boylu, geniş omuzluydu. Üzerine tam oturmuş koyu gri-siyah bir smokin giymişti. Kenarları kızıl renkli çizgiler ile işlemeliydi. Elindeyse asla içmediği şampanya kadehi vardı. Sadece dikkat çekmeyerek ortama karışmak için tuttuğu barizdi.


Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.



 Bir süre sonra yanlarına Parkinson, Lestrange ve Greengrass geldi ve sohbete başladılar. Hermione hiçbiri fark etmeden geri önüne döndü. Müzayede başlıyordu.

"Hanımlar ve beyler, Sihirsel Sanat Cemiyetinin 302. Yıl Müzayedesi'ne hoş geldiniz! Elimizde oldukça kıymetli parçalar var. O halde beklemeden başlasak iyi olacak!"

Uzun beyaz pos bıyıkları olan ve kırmızı bir pelerin giymiş yaşlı büyücü arkadan ahşaba oyulmuş içi altın rengi parlayan bir saat getirdi. Elbette sayılar yerine gezegenler vardı. 

"Morgan La Fey'in saati! Açık arttırmayı 300 Galleon'dan başlatıyorum!"

Malfoy ailesinden bir el havaya kalktı, 

"400 Galleon veriyor Mr. Malfoy!"

Sonra Melissa Greengrass'ın yanında oturan ve Hermione'nin onun babası olduğunu düşündüğü kızıl saçlı ve kızıl sakallı biri elini kaldırdı. 

"Mr. Greengrass 500 verdi! Artıran var mı?!"

Hermione'nin hemen yanındaki adam el kaldırdı. Hermione başta dikkat edememişti ama bu girdiği parlak mor frak ile Albus Dumbledore'dan başkası değildi. 

Tomione - Işıltı ve İhtirasWhere stories live. Discover now