3.BÖLÜM : "Tecrübe" / 1.Kısım

30K 1.3K 121
                                    

_

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


_

Albayla görüşmemizin ardından dinlenme salonunda taşımaya çalıştığım insanların Murat'ın timinde olduğunu, görev emriyle gitmek zorunda kaldıklarında öğrenmiştim. Onların gidişini izlerken tanışmaya fırsatımızın olmayışına üzülsemde bunu, dönüşlerini daha heyecanlı bir şekilde beklemek için kullanabilirdim.

Operasyondan iki gün sonra döndüklerinde ise bu sefer ben eşyalarımı toplamak için İzmir'e gitmek zorunda kaldım. Annemi ikna etmenin her ne kadar zor olacağını düşünsem de Murat'la Ceyda'nın da benimle gelişi işi kolaylaştırmıştı.

İzmir'de hafta sonunu geçirdikten sonra annemin bütün korkularını baskılamış bir şekilde Ankara'da döndük. Onun için, bunu yapmak oldukça zordu. Geçmiş yıllarda yaşanan olaylardan dolayı beni bu sefer kendi elleriyle ateşe atıyormuş gibi hissettiğini düşünüyordum.

İzmir'den geldiğimiz gün albaydan aldığım telefonla, geçici görev emrinin eline ulaştığını öğrendim. Bu, bir taraftan bana bazı sorumlularlar yüklerken bir taraftan da tekrar aktif göreve döneceğim için mutlu ediyordu.

Murat, gelen görev emrimle burada kalacağımdan emin olduktan sonra beni lojmandaki evime getirdi. Önce evi ve çevreyi tanıttıktan sonra bir bina yanımda Kerem'in oturduğunu ve herhangi bir durumda ona haber vermem gerektiğini sıkı sıkıya tembihlemişti. Yanında olduğum için ne kadar mutluysa bir o kadar da endişeliydi.

Geçmişin bir gölge gibi hala aramızda dolandığını hissettim. İlmek ilmek işlediğim hayatımın direklerini sökmesine izin vermemek üzere kendime söz vermiştim.

Göreve başlayacağım günün sabahı içimdeki tarifsiz duygular beni rahatsız etti. Bütün gece kabuslarla cebelleşmiş zihnim bedenimi çokça kez kandırmaya çalıştığında yataktan ayrılıp yeni evimde kısa bir tura çıkmıştım. Hayata dair idmanlıydım. Üstesinden gelemeyeceğim çok az şey varsa bu süreçte yaşayacaklarım bunların arasına girmeyecekti.

Askeri lojmanların her ne kadar güvenli olduğunu bilsemde yan binada Kerem'in yaşıyor olmasının bana ayrı bir güven verdiğini inkar edemezdim. Onda çok başka bir şey vardı...

Çok farklı oda sayısına sahip olan lojmanda benim evimde iki oda bir de salon vardı. Bir oda benim odam, bir oda oturma odası ve bir oda da çalışma odası yapılan evde eşyalar eksiksiz bir şekilde tamamlanmıştı. Gerçi benim için bir evde kahve makinesinin olması "Eşyalar tam." demek için yeterliydi ve mutfakta kahve makinesi vardı.

İzmir'den getirdiğim kamuflajımı gardıroptan çıkarttığımda hala ilk gün ki gibi heyecanlandığımı fark ettim. Elimde tuttuğum üniforma benim hayatım demekti. Onu giydiğimde gece gördüğüm bütün kabusları unutmuştum bile.

Bu kamuflajı giyince devleşiyordum.

Kapıdan çıkmadan önce ayağıma postallarımı da geçirdim. Topuklu ayakkabılara elveda demek hiç bu kadar güzel olmamıştı.

Pİ (Aşkı 3 alınız!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin