Mini Mini Bir Gelişme

1.6K 109 31
                                    

Herkese tekrar selamlar.

Size Pİ bitti demiştim. Ve evet aldığınız bu bildirim Pİ ile ilgili değil.

Ben bir şey yaptım ve hala, sizinle bu tanıtımı paylaşırken bile emin olmadığım bir şey oldu.

Yeni bir kurgu ve yeni bir tanıtımla geldim bu akşam karşınıza. Tanıtımın sonunda neden Pİ üzerinden bu paylaşımı yaptığımı anlayacaksınız zaten ama başında da böyle bir açıklama yapma ihtiyacı hissettim.

Kurgunun adını ve kapağını şu an açıklamayacağım. Çünkü söylediğim gibi paylaşım konusunda hala emin değilim. Yoğun bir iş hayatım mevcut ve ben yeni bir kurguya başlarsam yeni bölüm yayın zamanlaması konusunda sizleri hayal kırıklığına uğratmaktan korkuyorum. Ancak bir noktada da yazmaktan kendimi alıkoyamıyorum.

Bu yüzden şimdilik bu tanıtım sizlerle olsun. Gelen tepkiler doğrultusunda bir karara varırız hep birlikte.

Sizinle bir şeyler paylaşmadığım süreçte çok güzel mesajlar aldım. Aslında bu tanıtımın mimarıda bir noktada bu mesajlar oldu. O yüzden kendi emeğiniz gibi içinize sine sine okuyun. :)

Keyifli okumalar diliyor ve satırlarımla aranızdan çekiliyorum.

___

Yüzbaşı Erdem Bozdemir postallarının zeminde bıraktığı sessiz kükremeyle ilerledi. Yerin yedi kat altında, cehenneme en yakın noktalardan birinde olmasına rağmen buraya gelirken bir an bile tereddüt etmemişti. Duvardan süzülen sular postallarının altında büyük bir ihtişamla ezildi. Sol eli palaskasındaki silahı kontrol etti. İnine giren bir aslan misali kendinden emindi, daha önce buraya defalarca gelmişti.

Silahına davranmak için acele etmedi. Taşların oyuntularına yapılan ahşap kapı onun ayak sesleriyle beraber ardına kadar açıldı. Kapının önünde takım elbiseli bir adam ve içeride tanıdık bir yüz vardı. Silahında duran eli yavaşça geri çekildi. Kapıdan girmeden önce takım elbiseli adamın tam yanında durdu. Gözleri ilerideki adamdaydı.

"Uzaklaş."

Kalın sesi bağırmak için çaba göstermemesine rağmen yerin yedi kat altında yankılandı. Takım elbiseli adam tereddütle içerideki adama döndü. Yüzbaşı Erdem Bozdemir adamın onay beklediğini anladığında da ona bakmıyordu.

"Beni dışarıda bekle evlat."

Genç adamın beklediği onay geldi. Mekâna hiç uygun olmayan siyah rugan ayakkabılarıyla yüzbaşının az önce geldiği yolu takip ederek uzaklaştı. Yeni olduğu belliydi. İçeri girdi ve kapıyı kapatırken "Yeni maceralara mı atılmaya karar verdin?" diye sordu. Kapıdan uzaklaşan adamdan bahsediyordu.

"Bakma öyle olduğuna, akademideki en sağlam adamlardan birisidir."

Yüzbaşı adamın karşısındaki sandalyeyi çekip otururken huysuzca "En sağlamı olsa iyi olur." diye mırıldandı. Karşısındaki adamı korumak akademideki yeteneklerden daha fazlasını isterdi.

"Buraya gelmeme değecek bilgilere sahip olduğunu söyle."

Yaşlı adam her ne kadar istemese de yanındaki oksijen tüpüne uzandı. Burnundaki ince borular her zaman için hazır olarak orada duruyordu. Oksijen tüpünün pimini çevirdi ve burnuna dolan temiz havadan bir tutam içine çekti.

Yüzbaşı bir kenarı yukarı kıvrılan dudağıyla "Neydi şimdi bu?" diye sordu. "Duygu sömürüsü mü yapıyorsun?"

Bir tutam daha oksijenin ardından "Yaşlandığımı kabul et evlat." diye bir cevap aldı. "Fazla vaktim kalmadı."

Pİ (Aşkı 3 alınız!)Where stories live. Discover now