Trouble (Crime-II)

Trouble 19.Bölüm

(RUBY'NİN GÖZÜNDEN)

5 arabayla evden ayrılıp yarışın yapılacağı yere geldik.Şehirden uzak drift alanı bulmuşlardı.Arabayı Justin kullanacağı için rahat giysilerim içinde yan koltuğa yayılmıştım.Kullanmak istesemde bana izin vermemişti.Önümüzdeki 8 aylık sürede onu bazı şeylere ikna etmek çok daha zor olacaktı.

'Burada bekle.' Arabadan indi.Kapıyı kapatıp katılım ücretini ödemek için yarışı ayarlayan herifi bulmaya gitti.Arkasından bakıp gözden kaybolmasını bekledim.İnsanların arasına karıştığı an kapıyı açıp arabadan indim.Arabaya yaslanıp diğerlerine baktım.Bizim grup arabaları yan yana dizmişti.Adrian'ın arabası burada değildi.Evden birlikte çıksakta bir mesaj atıp başka yola geçmişti.Yarış başlamadan burada olacağını biliyordum ama nereye gittiğini merak etmiştim.Onun sürekli ortadan kaybolmasına neden olan şeyin ne olduğunu öğrenmem gerekiyordu.

'Ruby!' Maria'nın sesini gürültülü konuşmalar arasında duyunca kafamı çevirdim.Dean'in arabasının üstüne oturmuş bir bacağını kırıp dirseğini dizinin üzerine koymuştu. 'Gelsene.'

Arabanın yanından ayrılıp Hunter'ın kinin önünden geçtim.Dean, Gabriel ve Talbot biraz ileride konuşuyorlardı.Arabaya yaslanıp Maria'nın omzuna vurdum.

'Sevdin mi?' Yüzü ışıldıyordu.Bildiğim kadarıyla daha önce bu kadar spor arabayı bir arada görmemişti.Gözlerini son model arabalar üzerinde gezdirip bana döndü.

'Burası harika.Sürekli kaçıp buraya gelmeni anlıyorum.Haberim olsa bende aynısını yapardım.' Sırıtıp kafamdaki bereyi düzelttim.Dağınık saçlarımı gizlediği için memnundum.Ceketin kollarını dirseklerime kadar sıvayıp arabanın üstüne çıktım.Maria'nın yanına yerleşip kolumu omzuna attım.

'Justin'i iyi olduğuma ikna ettiğim zaman kız kıza gelebiliriz.Sen bide çocuklar yokken gör.' Şakalaşıp gülüşürken gürültülü bir araba motoru kalabalığı susturdu.Kafamı kaldırıp siyah arabanın ışıklar altından geçmesini izledim.Ağzım arabada oturan kişiyi görünce şaşkınlıkla açıldı.Adrian yan koltukta oturuyordu ve direksiyonu bir başkasına bırakmıştı.Adrian arabasını asla başkasına vermezdi.

Maria umursamayıp arabanın üstünden atladı ve Dean'in yanına gitti.

'Sana arabada beni beklemeni söylemiştim.Hiç söz dinlemiyorsun.' Justin'in sesini arkamda duyunca bakışlarımı ona çevirdim.

'Üzgünüm.' Yanıma oturup gözlerini devirdi.

'Sürekli itiraz ediyorsun.Seninle---Sen az önce üzgünüm mü dedin?' Adrian'ın bir kıza arabasını emanet etmesine çok şaşırmıştım.Onu bir sürü kızla görmüştüm ama hiçbirine arabasını emanet etmezdi.Arabayı Justin'inkinin yanına park edip aşağı indiler.Kapıları kapattıktan sonra kıkırdayarak yanımıza doğru yürümeye başladılar.Adrian kızın beline kolunu sarmış ona birşeyler söylüyordu ama bu gürültüde ne olduğunu anlamam mümkün değildi.

'Bebeğim beni dinliyor musun?' Justin'e bakıp gülümsedim.

'Elbette.Sadece Adrian'ın yanında samimi olduğu birilerini görmek şaşırtıcı.' Yanıma doğru kayıp kolunu sırtımın arkasından geçirdi ve karnıma doğru sardı.

'Kıskanmıyorsun değil mi?' Bedenimi yavaşça onunkine doğru çarpıp kıkırdadım.

'Hayır Justin.Onu kıskanmıyorum.Hatta onun adına mutlu bile olabilirim.İlk kez onu böyle görüyorum.Sen kıskanıyor musun?' Burnunu boynuma sürtüp nefesini boynuma doğru verdi.