on sekiz.

23K 1.6K 258
                                    

Selaam.

Yeni bölümle karşınızdayıımmm :*

Allah rızası için biri bana kapak yapsın... Bakın Allah'ın adını verdim. Mükemmel bir şey olmasına gerek yok yeter ki olsun dksmdlmeldmeld

Yorumlarınız ve oylarınız beni gerçekten çok mutlu ediyor ve hevesimi arttırıyor. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim.

Fazla uzatmayalım, keyifli okumalar.

*

-Özge-

Sakinliğim kısa sürdü. Büyük bir korkuyla yattığım yerde doğrulurken göz yaşlarım henüz kurumamıştı. Özgür, Özgün ve Eren yanı başımda bekliyor ve hiçbirinin ağzını bıçak açmıyordu.

"Yağız?" Diye fısıldadım sadece.

Yağız beni kurtarmıştı, değil mi?

"Yağız," dedim tekrar. Şu an neredeydi peki? Eren dışarı çıktı ve bir saniye sonra kapıdan içeri büyük bir hızla Yağız girdi. Yanıma oturunca hiç beklemeden bana sarıldı.

Hiçbir tepki veremedim.

Normal de olsa bu sarılmanın tadını çıkartır ve doya doya ona sarılırdım. Ama şu an durum çok farklıydı.

Sıcak nefesi hâlâ boynuma çarpıyordu sanki.

Bu düşünceyle midem bulandı ve ellerim boynuma gitti, çılgınca bir dürtüyle boynumu kanatmak istercesine kaşıdım. Tek isteğim o pis nefesten kurtulmaktı.

Elleri hâlâ belimde ve beni içeri çekmeye çalışıyordu sanki.

Düşüncemle belim yay gibi gerildi.

"Özge?" Dedi Özgür ama boynumu kaşımaktan ona cevap veremedim.

Kendimi iğrenç hissediyordum.

Yağız'ın kollarının arasından kurtuldum ve odaya gidip kendime kıyafet aldım. Banyoyu hazırlayıp kendimi sıcak suyun altına bıraktım. Su her zamankinden sıcaktı, belki bu duru sıcak su boynumdaki nefesi ve belimdeki eli yok ederdi.

Sıcak su bedenimi acıtsa da soğuk suyu açmadım. Lifi alıp nefesinin değdiği yerleri kazımak istercesine boynuma sertçe sürttüm.

"İğrenç," diye fısıldadım ve hareketlerim hızlandı. Hassas olan tenim hem sıcak suyun etkisiyle hem de lifi sertçe sürtmemden dolayı cayır cayır yanıyordu. Elime bulaşan kırmızı sıvı beni durdurmaya yetmedi. Daha çok sürttüm lifi. "İğrenç."

Artık göz yaşımın kalmadığını düşünmüştüm ama yanılıyordum. Sıcak suyun haricinde yüzümde apayrı bir sıcaklık hissettim. Bu defa bağırarak ağlamadım, içime içime çıt çıkarmadan ağladım.

Oysa yıkıp dökmek istiyordum. Elime ne geçerse sağa sola fırlatmak istiyordum. Kimsenin böyle iğrenç bir olayı yaşamayı hak etmediğini haykırmak istiyordum. Yorulduğumu haykırmak istiyordum. Bir daha asla bunu unutamayacağımı haykırmak istiyordum.

"Yoruldum," dedim tenimi kazımaya yemin etmiş gibi. "Çok yoruldum ben." Dudaklarımı birbirine bastırdım. İçimi çektim ama rahatlamadı. "Bu yaşta birine göre çok yorgunum." Ağzımdan histerik bir ses çıktı. "Ben daha 15 yaşındayım."

Ben daha 15 yaşındaydım.

15 yaşındaydım ve başıma gelmeyen kalmamıştı. Eğer hep böyle yaşayacaksam, böyle acı dolu bir yaşama hiç hazır değildim.

Kestik ve BaştanWhere stories live. Discover now