22: Hele o gözlüklerin yok mu..

55.9K 4.8K 1.1K
                                    

Selam arkadaşlar,nabersiniz?

Ben iyiyim valla..Hatta bayağı iyiyim.Böyle yorum falan atıyorsunuz onu geçtim,hikayemi kütüphanenize ekliyorsunuz falan ya.Çok hoşuma gidiyor yahu.

Haydi iyi okumalar bebekler,adios!


Beyaz ışık yok mu ya? Hani neden hayatım gözlerimin önünden film şeridi gibi geçmiyor?Geçmesi lazımdı ama ya belki öğrenci kartımı nereye koyduğumu da görebilirim. Allahım nolur Yiğit'in de hayatını gözlerimin önünden geçir de tabletimi nereye sakladığını göreyim. Hadi ama film şeridi yok mu? Napcam burada böyle? Sıkıldım ben. Dedem ve kedim Ayı gelip artık sondasın deyip elimi tutmayacaklar mı? Ulan böyle ölmek mi olur? Baştan alabiliyor muyuz?

Filmlerde genelde gözlerini açardın havalı bir şekilde, tepende bekleyen bir hemşire hasta kendine geliyor diye aceleyle odadan çıkardı ya da ne bileyim annen kankan sevgilin biri mutluluktan ağlamaya başlardı. Acaba benim de kalbim durmuştu da sevgilim gelip elimi tutup seni seviyorum deyince mi hayata geri dönmüştüm? ULAN BENİM SEVGİLİM Mİ VAR nedir bu havalar? Ne bileyim bari bi kaç yıl komada kalsaydım da uyanınca kimler öldüğüm için üzüldü görseydim. Böyle sıkıcı ölümden dönmek mi olur ya?

Elimi tutan kimse yoktu ama, tepemde dikilen suratıma su atan tamı tamına dört maltafon erkek vardı.

"Bence uyandı."

"Uyanmadı, uyansa fırlardı ayağa,beynim gitti diye ağlayarak."

Gözlerim kapalı bir müddet durdum. "Daha önce hiç bayılmadığımı biliyor muydunuz?"

Gözlerimi açtım. "Sormaya korkuyorum ama... Kafam vücudumla birleşik hala dimi?"

Gözlerimi birkaç kez kırpıştırdım. Hala net göremiyordum.

"Sanki böyle bungee jumping yapmış, yaparken de beynim ağzımdan çıkıp gitmiş gibi hissediyorum.. Bay okaliptüs ses ver, burada mısın?"

Bay Okaliptüs ses vermedi. Ağlamaya başladım. "Bay Okaliptüs öldü.. Yiğit Bay Okaliptüs.."

Yiğit yanıma geldi. "Bir şey yok abicim, sakin ol."

Ateş saçan bakışlarını Tuğraya çevirdi. "Sana sen taşıyamazsın demiştim mal herif! Düşürdün diye böyle oldu."

"Herif kafasına topu geçirdi ondan değil,ben taşıyamayıp 2 cm'lik yükseklikten düşürdüm diye suç benim,öyle mi?"

"Yiğit...kusucam.."

Ellerimi karnıma bastırdım. Bir top nasıl bu kadar etkilemiş olabilirdi ki? Sonuçta sürekli kafa atan bi insanım topa.. Gerçi kafa ata ata tüm nöronlarımı öldürmüş, bu yüzden son darbeyle de böyle mala dönmüş olabilirim. Tuğrayı dövmek için abim yanımdan kalktı, Enis abimi sakinleştirmek için peşinden gitti. Oturmaya çalışırken Deniz yanaştı yanıma iyice. Üzülmüştüm biraz. Bu kadar erkek burada varken Tuğranın beni kaldırmaya cüret etmesine üzülmüştüm. Aklım almıyordu. Hadi abim tamam iki poşet kaldırsa beli bir ay ağırır. Peki Deniz? Enis? Onlar varken Tuğraya neydi ki?

"Iyi misin Yeşil?"

Kafamı aşağı yukarı salladım. Benden hoşlanmadığını söylediğinde bile üzülmemiştim bu kadar.

"Özür dilerim.. Cidden çok özü-"

"Dileme." dedim ayağa kalkmaya çalışırken "gerek yok."

"Dur kalkma Enis tam arabayı getirdi, uyandın. Hastaneye gidelim hadi."

Enis de araba için taşımamıştı.. Burada tek sinirleneceğim insan Denizdi o zaman.

"Gerek yok. Iyiyim."

Doğuştan RahatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin