42: Part II- "Tam istediğim damat."

47.7K 3.9K 747
                                    



Merhaba canikolar,nasılsınız? Bu bölüm watty_girlo_O için.

Bundan sonraki bir kaç bölüm, Yeşil'in kaçırdığı olayları açıklığa kavuşturmak için Deniz'in ağzından yazacağım. O yüzden bir süre yeni bölüm paylaşmayacağım(bir hafta falan sonra)

İyi okumalar beybimler,adios!

"Sizi geberteceğim,ama şu an kardeşimle uğraşmam gerek."

"Bana bırak."

"Neyi sana bırakıyorum lan! Eğer bir de senin yüzünden bayıldıysa var ya.. Yeminim olsun sana Deniz,ağzını burnunu kırarım."

Şimdi,Deniz ağabeyimden büyük olabilir,yakışıklı olabilir,hatta ve hatta daha zeki olabilir. Ama ağabeyim de klasik bir türk erkeği. Hani şu hafiften göbeği olan,evin sağına soluna çoraplarını fırlatan cinsten. O şekil yani.

Enis duyduğum kadarıyla ağabeyimi çekiştirirken Deniz de üzerime doğru eğildi. Yalnız bir şey diyeyim bu Enis sürekli ağabeyimi sakinleştirmeye falan çalışıyor ya..

Şey olmasın lan.. yok be olmaz. Olur mu ki? Saçmalama Yeşil olmaz. Oladabilir. Saçmalamayı kes!

Deniz nefes alış verişimi kontrol ediyormuş gibi yapıp kulağını dudağıma yaklaştırınca "Ölcez mi?" diye sordum.

"Sen ayılınca göreceğiz."

"Ben ayılmıyım o zaman?"

Cevap vermeden ayak ucuma geçip tahminen beynime kan gitsin diye çıplak ayaklarımı tutup kaldırınca gülmemek için bildiğin nöronlarımla kapıştım. En çok ayaklarımın altından ve karnımdan gıdıklanırdım ve uyuz yârim bunu anlamış,bacaklarımı havada tutmaya çalışırken gıdıklıyordu.

Ağabeyim sağ tarafımda kaldığı için, sol gözümü açıp ağzımın sol tarafıyla konuşmaya çalışınca felçli gibi bir şey oldum,Allah affetsin. "Deniz,yeminle ağzına tekme atarım!"

"Hadi kalk artık."

"Ölmeye hazır değilim daha,dur bir günahlarım için tövbe edeyim."

Allahım öncelikle 14 yaşında bisiklet sürdüğüm bir gün karşıdan gelen minibüse inat yönümü değiştirmediğim ve sonunda bana çarpmamak için arabasını çiçekçiye sokan şöför amcadan özür diliyorum. Bir de ilkokulda sınıf başkanıyken anahtarımı dolabın arkasına fırlattıklarında,almaya çalışırken öğretmen masasında oturan müzik öğretmenimizin üzerine dolabı düşürdüğüm için müzik hocamdan özür diliyorum.Bir de kuş muamelesi gösterip, balkondan attığım zavallı minnoş civcivim için. Bir de annemin odasındaki aynayı kırıp suçu Yiğit'in üzerine atmıştım bir kere ona da pişmanım. Gerçi pişman değilim ona. Onu eleyelim ama diğer yanlışlıkla veya isteyerek yaptığım tüm pislikler için özür dilerim. Allahım lütfen affet.Eşhedüenlailaheillallahveeşhedüennemuhammeden abdühüverasulü.

Yattığım yerden doğrulup ayaklarımı Denizden kurtardım.Ağabeyim ayıldığımı anlasın diye de tahriş olmuş ses tellerim biraz düzelsin diye boğazımı temizledim. "Yeşil,iyi misin?"

"Bilmem iyi miyim?"

"Başladık yine," yanıma gelip oturdu. "İyi misin değil misin?"

"Açıkçası ağabeyciğim.." gözümün önüne düşen perçemleri kulağımın arkasına sıkıştırmaya çalıştım,tekrar gözlerimin önüne geldiler,bir daha denedim,yine gözlerimin önüne geldiler. "Bir durun be! Neyse nerede kalmıştık?" saçlarımı bırakıp Yiğit'e döndüm tekrar. "Vereceğin tepkiye göre iyi miyim kötü mü ona karar vereceğim."

Doğuştan RahatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin