36: Öptürcem sana o deniz analarını.

56.3K 4.4K 311
                                    

Selamlar.
Ya ama niçun yorum yapmıyonuz?? Vote istemiyorum ki ben, yorum istiyorum yorum.
Nolur yorumyorumyorum(kırk kez diyince olurmuş şeksjsnabs)
Daha seyrek yazcam artık, başlangıçta gaza gelip haftada on bölüm yazmışım, diğer hikayeler iki seneye 40 bölüm oluyor benimki 3 ayda şfsksjskdkdl
Bu bölüm en Sevdiğim bölüm oldu.. Valla çok sevdim, aşık oldum dldksjs
Haydin iyi okumalar, adiosss!

(Giriş kısmı okudunuz, geçebilirsiniz, ekleme yapmadım)

Çaresizliğimizi anlatacak cümleler kurmamız istenseydi, ben cephesinden çıkacak cevap belliydi.
Hani, Bime gidersin, annen bir sürü malzeme almanı istemiştir, kasada bi sıra var sanki akşam iş çıkışı trafiğindeki arabalar gibi.. Arkanda bi ton insan bekler, sen o zıkkım poşetin ağzını bi türlü açamazsın ya. Uğraşırsın uğraşırsın, baktın açılmıyor, mal gibi hepsini kucaklar, masaya benzeyen şeylerin üzerinde aldıklarını paketlemeye çalışırsın. Benim gibi olanlar zaten daha ilk kelimede anlamıştır nasıl bi çaresizlik hissettiğimi.. Anlamayanlar ise net zengindir, bi de onların ağızlarından anlatalım.. Hani bi ayakkabı beğenirsin, çok beğenirsin almak istersin ama numarası olmaz. Ya da hoşlandığın çocuğun fıstık gibi bi manitası olduğunu görürsün..
Sanki tam son anda hareket eden metroya yetişceksin, kapısından girecekken dıtdıtdıt sesi eşliğinde kapı kapanıyor, ya mal gibi metronun içindekilere kedi gibi bakıyorsun, ya da tam o zıkkım kapının arasına sıkışıyorsun... Öyle bişey yani. Öyle bi çaresizlik, siz beni anladınız.
Denizin arkasına saklanmaya çalıştığım için gittikçe küçülüyordum. Bi ara neden bi pigme jerboa olarak doğmadım ki diye bile düşündüm yani. Yavaş yavaş Ben10 olup, omnitriks ile Grey Mattera bile dönüşmek istedim. Son düşündüğüm şey ise-
Hadi ota boka karışan bay Okaliptüs ve yavuklusu okaliptüsiye! Konuşsanıza, ne oldu adamları görünce yemiyor mu?!!
"Size bunu açıklamak zorunda değiliz. Biz biliyoruz, ailelerimiz biliyor,yeter."
Ya hani filmlerde böyle göz boyamak için ceketi hafif savururlar silah görünür karşılarındaki de üçbuçuktan başlayıp beşyüzbuçuğa kadar yusuf yusuf olur ya. Nedense beni pek etkilememişti. Hadi çıkarsın vursun bakayım, ne bu havalar?
Sakin ol Clark Kent, sakin ol Tony Stark.Mal mal cesareti bırak da az kork kızım. Eğer birazdan bi Mjolnir tam eline düşmeyecek veya bi kalkan üzerine fırlamayacaksa bırak cesareti.
"Açıklamak zorundasınız koçum. Eğerki yalansa sizi bu bahçeye gömerim."
Birinci olarak şunu anlatamıyorum sanırım: Koduğumun yeri bahçe değil! Ulan bildiğin apartman önünde biraz yeşillik, ne bahçesi ya? Ne bahçesi? Site de değil bildiğin apartmanda yaşıyoruz!
Zaten şu an tek sorun buranın bi site olmaması ya Yeşilcim.
Ikinci olarak: Allah'ım ne olur ölmeyelim ya. Bu ara sürekli sinyal yolluyorsun, yakında ölcek miyim? Bilsem vallahi LYS ye kasmazdım o kadar hayatımı yaşardım ya.
Yarim kolumu tutup beni önüne doğru çekince, aha dedim kızım Yeşil, seni adamlara verecek, kendi canını kurtaracak, hem sen kimsin ki?
Arkadaşlar.. Bi milyonuncu defa aşık oldum. Hani Yiğitten apar topar kaçarken çıplak ayak çıkmıştım ya, doğal olarak da ayaklarım çıplaktı. Yavaş yavaş oturmaya başladı legolar kafamda.
Bu şapşirik yarim, ayaklarım çıplak diye beni öyle omzuna atmıştı. Ayy valla ben bu çocuğu yicem. Alayım ben bunu valla beslerim midemde. Hem kalbimizde de dört odacık yok mu? 3+1 yerde gayet rahat yaşar. Ciddi bak. Tuvalet olarak sağ atriyumumu kullanır, ama tam sol ventrikülümde de uyusun. Aortumun yanında böyle.. Aorttan vucuda kan dağıldıkça da nefesi dolansın hücrelerimde.
Sanırım, yarim kendi ayaklarının üzerine bastırdığı için-bi de kolları belimde olduğu için olabilir- hayatla bağlantımı sağlayan asfaltmış ta, asfalta basmayı bırakınca beynim çalışmayı durdurmuş gibi salak saçma şeyler düşünüyordum.
Lan bu adam neden bugün sürekli sırtıma göğsünü yaslıyor?!!
Yeşilcim, yeter bu kadar saçmalık, susup ne tartıştıklarını dinler misin?
"...dövmelerimiz var."
Tek duyduğum kısım burasıydı. Ne dövmesi deniz anası ne dövmesi?!!
Acaba bizi dövmeyin falan diyordu adamlara da ben mi dövme diye duymuştum?
Yarim, tişörtünün V yakasını aşağıya çekiştirip, geçen gün yaktığım yeri gösterirken şok olmuş bi şekilde sargıya bakıyordum, sonra bakışlarını bana çevirdi.
"Hatun,sargının ucunu gösterir misin? Sakın tişörtünü çekiştirme."
Ben ömrü hayatımda, şurada 20 yıldır yaşıyorum, yemin ediyorum size çocuklar böyle bir zeka, böyle bir akıl, böyle bişey görmedim.
Eşi benzeri olmayan tek şeyin Paul Wesley olduğunu düşünen bir yeşpopotam, ağına taktığı bi deniz anasını asla bırakmaz.
Asla, ama asla.

Doğuştan RahatWhere stories live. Discover now