28: Yeşil başlıklı cadı.

53.5K 4.4K 901
                                    

Merhaba arkadaşlar!

Ders çalışmaktan beynim patates püresine döndü,birazcık eski kıvamına gelsin diye yazayım,eğleneyim dedim.

Bu arada azıcık bi bölüm oldu,belki devamını haftasonu yazabilirim.

İyi okumalar bebekler,gözleriniz dert görmesin.

Adios!


Küçüklüğümde anlamlandıramadığım bir ton olay vardı.

Mesela,her defasında o kutunun içinde bomba olduğunu bile bile şirinler neden şakacı şirinin hediyesini alıyorlardı?

Ya da Pikaçu o küçücük pokemona nasıl sığıyordu?

Bloomun giydiği kısacık etek uçarken altını göstermiyor muydu?

Tom neden Jerry'i yakalayamıyordu?Sonuçta o büyüktü,Jerry ise küçük.

Teletubbies'in karınlarındaki televizyon yemekle mi çalışıyordu?

Sanıyorsanız ki büyüdükçe böyle şeyler düşünmeyi bıraktım.

Tamamen yanılıyorsunuz.

Bigün bu soruların cevaplarını bulacağım,inanıyorum ama bugün değil,şu an değil.Şu an yapmam gereken gözlerimi deniz anasının üzerinden çekip,parmaklarımın kırılmamış olması için dua etmek.

"Bu kafayla nasıl yaşıyorum bilmiyorum ama.."

Seninle çok güzel yaşarım be deniz anası.

"Ee?"

"Parmaksız yaşayamayacağımı biliyorum!"

Ellerimi öne uzattım.Halıyı sıkı sıkı tutmaktan hem kramp girmişti hemde kıpkırmızı olmuşlardı.

Ellerini ellerimin altına koydu."Hastaneye gitmek ister misin?"

"Deniz anası.." dedim gözlerimi devirirken "Seninle tanışmadan önce ayda bir giderdim hastaneye,biliyor musun?"

"Ben.." ilk defa söyleyecek cümle bulamıyordu sanırım.Sonra bay okaliptüs bağırdı: Gerizekalı öyle denir mi adam kendi yüzünden başına geliyor herşey sancak!

"Ayy deniz anası yanlış anlama dur dur.Yani gitmezdim derken,yine bi ton şey gelirdi başıma ama hastaneye gitmezdim.Durup geçmesini beklerdim.Ondan öyle dedim."

Annem elinde su bardağıyla balkona geldi ve ben biraz önce ölümün kıyısından dönmemişim gibi aynen şunu dedi : "Beceriksiz."

-

"Basket!!"

Kalkıp büyükbabamın yanına geçtim. "Dedebaba..Soldan sağa 6 harf.Bil bakalım ne?"

Büyükbabam gözlerini dikti."Çok komiksin Yeşil."          

Salonun ortasındaki çamaşır sepetine elindeki topu fırlattı.

Eh,normal olmadığımızı söylemiştim.

"Dedebaba.."

Büyükbabam bana baktı.Kendimi bildim bileli dedebaba derim büyükbabama.Küçükken annemin annesine anneanne,babamın annesine babaanne dendiği için babamın babasına da dedebaba demeyi mantıklı buldum.Neden babababa değil,dedebaba bilmiyorum ama,dedemin çok hoşuna gidiyor.

Her zaman önünde olan bulmacasını bırakıp arkasına yaslandı. "Okul nasıl gidiyor bakalım?"

"Güzel..çok güzel..Ben bi susadım sanki,su ister misin?"

Doğuştan RahatWhere stories live. Discover now