ARAF

☽O☾ Bölüm 10- GÜZ BALOSU

"Bu elbise tam senin için yaratılmış.İçinde bir peri kızı gibi gözüküyorsun."dedi Alicia ellerini çırparak. " Bu akşam kesinlike Axel'in aklını başından alacaksın."

"Umarım."dedim gülümseyerek.

Bu gece asıl amacım Daniel'ın kıskançlıktan çıldırtmaktı. Alışveriş merkezindeki olanlardan sonra onu bir daha görmemiştim, gerçekten de söylediği gibi yapmıştı. Ama ben bunu düzeltecektim. Beni henüz tanımıyordu ve bu akşam kesinlikle yavaş yavaş tanımaya başlayacaktı. 

Aynada son bir kez kendime baktım; gözlerimin içindeki mor noktalarım elbisemin güzelliğini gördükçe sevincime resmen ortak olup parlıyorlardı. Straplez ve beyaz renkte olan elbise omuzlarımı açıkta bırakarak buğday tenimin üstünde ışıldıyordu. Belimin kıvrımını ortaya çıkaracak kadar dar bir bel kısmı ve daha sonra kat kat dökümlü bir şekilde aşağıya inen bir eteği vardı. Sırtımın yarısını açıkta bırakarak kuyruk sokumuma kadar inen bağcıklı kısmı ise en çok hoşuma giden yeriydi. Alicia saçlarımı dağınık bir topuz yaparak boynumun inceliğini ortaya çıkarmıştı. Yüzüme hafif bir makyaj yapmıştım ve kesinlikle nefes kesici gözüküyordum. Daha sonra Alicia'ya döndüm. .O da ince askılı uzun ve yeşil renkte elbisesi ve kalp şeklindeki yüzünü saran kızıl saçlarını da yarı toplu bir şekilde tutturuştu, tam bir orman perisine benziyordu.

"Hadi gidelim." dedim gülümseyerek. Yemekhanenin girişine indiğimizde herkes kavalyesiyle çoktan buluşmuştu. Şimdi sorunumuz kendi kavalyelerimizi bulmak ve bir an önce balo salonuna geçmekti. Tabi balo salonunda beni bekleyen Isabel'i düşündükçe heyecanlanıyordum, onu özlemiştim.

Birkaç saniye sonra sarı saçlı ve uzun boylu bir çocuk yanımıza doğru geldi. Heyecanlı olduğu her halinden belliydi ve Alicia ise gözlerini ondan alamıyordu. Boynundaki yeşil kravatı Alicia'nın elbisesiyle aynı renkti, bun tutturmak için çok zaman harcamış olmalıydı.

"Vay canına, çok yakışıklı görünüyorsun Sam! Sanırım bu gecenin en uyumlu çifti siz olacaksınız"

Sözlerimle biraz ortamı biraz yumuşatmaya çalışmıştım ama bu ikisinin de heyecanını daha çok arttırmış, Sam'in beyaz teninin kızarmasına yol açmıştı, cevap veremedi sadece gülümsedi.

Etrafa bakındım ama Axel'i hiçbir yerde göremiyordum Alicia ve Sam ise bir an önce balo salonuna gitmek istiyordu ama bu isteklerini bana söyleyemiyorlardı. Beni burada yalnız bırakmak istemediğini gözlerinden anlayabiliyordum.

"Hadi burada ne bekliyorsunuz salona gidin sizinle içeride buluşuruz. Bende Axel'i aramaya koyulayım böyle durarak onu bulamayacağım kesin."  diyip onları itekledim. Önce tereddüt ettiler ama ısrarlarıma daha fazla dayanamayıp salona doğru gitmeye başladılar. Ve bende Axel'i aramaya başladım.

Burası o kadar kalabalıktı ki onu bulmam bir mucize olurdu doğrusu. İnsanların arasından değmeden süzülerek gözlerimle Axel'i arıyordum. Tabi arada Daniel'ı da görsem fena olmazdı ama ikisini de hiçbir yerde bulamıyordum.

Belki de beni balo salonunda bekliyordur diye kapıya doğru yönelmeye başlamıştım ki arkamdan bir el belime sarılarak beni kendisine doğru çekti.

"Seni çok mu beklettim de bensiz gitmeye çalışıyordun güzellik?"

"Ah, Axel beni korkuttun." Dedim arkama doğru dönerek. Gülümsedi. Gerçekten hoş bir çocuktu ve smokinin içerisinde bol basketbol şortlarından daha iyi gözüktüğü kesindi.

"Gerçekten çok güzel görünüyorsun, seni bulmam çok da zor olmadı."

Bana baktıkça yeşil gözlerinin daha da fazla parlıyordu