Bölüm 46

9.5K 756 33
                                    

Axel başıyla onaylayarak yanımızdan ayrıldığında Leanne ile birlikte avluda leydilerin tam tersi istikamette yürümeye başladık. Axel'in bile duymasını istemiyorsa söyleyecekleri gerçekten önemli şeyler olması gerekiyordu.

"Neler oluyor?"

Leanne kimsenin bizi duyamayacağına emin olduktan sonra konuşmaya başladı.

"Akamu,sarayın içerisine casuslar yerleştirmiş. Bir şekilde buradaki her olaydan ben bahsetmesem bile haberi var." Dediğinde şaşkınlıktan gözlerimin açılmasına engel olamamıştım. Leanne ile aramızın iyi olduğunun farkındaydım ancak böyle bir şeyi neden bana söylediğini anlayamamıştım.

"Bunu söyleyerek ona ihanet ediyor sayılırsın."

Gözleriyle tepkimi süzdükten sonra devam etti. "Biliyorum. Bizler birer avcıyız Eliana. Bizim görevimiz elementallerin kontrolden çıkmasını engellemek. Ve elementaller ile bağlanmamız sonucundan onlarda bizim karanlığa teslim olmamıza engel oluyorlar, bu karşılıklı bir ilişki. Biz kraliyet içerisine müdahele etmeyiz, toplumların yönetilmesi bizi bağlamaz." Dediğinde sanırım ne demek istediğini anlamaya başlamıştım. Akamu buraya ziyaretlerinde fazlasıyla yönetime müdahale etmeye çalışıyordu, bunu onlarda fark etmişti."Eğer bu denge bozulursa sonumuz felaket olur ve karanlık güçler dünyaya kök salar. Tekrardan eski zamanlardaki gibi bir olayın yaşanmasına izin veremeyiz. Toplumlar yeterince zayıf, dış dünyadan kendimizi güçlükle koruyoruz." Dediğinde ona hak verdim. Dengenin her ne pahasına olsun sağlanması gerekiyordu. Onunla bu konuları daha önceden de konuşmuştuk ve onunla bağlanma konusunu konuşmam bana yeni bir bakış açısı kazandırmıştı. Artık bu konu eskisi kadar korkutucu gelmiyordu, bu bir gereklilikti.Dengeyi sağlamak için yapılması gerekiyordu.

"Eğer yanılmıyorsam Akamu bir şeyler planlıyor. Ve bu planlarını ise kralın yokluğunda uygulamaya koymayı bekliyor. Şu durumda aydınlık hanedan zayıf." Dediğinde duyduklarımı hazmetmekte zorlanmıştım.

Kralın yokluğu...

Hollow'dan gelmemle birlikte her şeyin değişeceğini düşünüyordum. Sonunda ailemi bulmuştum... Mutlu olacağız diyordum.. Ancak ben daha saraya ulaşamadan Kral'ın hastalandığı haberi bize ulaşmıştı. Bir anda taht odasında yığılıp kalmıştı ve o günden beri gözlerini hiç açmamıştı.Ne kadar zaman olmuştu? Üç ay mı, belki de daha fazla?

Odasını o kadar çok ziyaret etmiştim ki artık yerini ezberlemiştim. Her gidişimde büyük yorganların altında saklanan bedenini görmek beni daha da hüsrana uğratmıştı.Büyük yatağının içinde o kadar küçük görünüyordu ki, beklediğimden çok farklıydı. Yüzündeki kırışıklıklar şimdiye kadar ne kadar çok şey yaşadığının göstergesiydi, düşünmek bile içimi acıtıyordu. En değer verdiği iki kişinin bir suikastte öldüğünü öğrenmek ve hayatı boyunca bunun acısıyla yaşamak..

"Benim seninle yakın olduğumu fark etmiş olmalı ki ona haber verecek başka kişiler arama gereği duymuş. Kral öldüğünde ona anında haber verecek ve sarayı içten fethetmesine yardım edecek kişiler ile..."

Leanne omzuma dokunduğunda istemsizce titrediğimi fark ettim."Bu sözlerimin senin için ağır olduğunun farkındayım ancak..." iyice bana doğru yakınlaştı."Bir süredir biz de müttefik topluyoruz. Herhangi bir durumda seni buradan güvenle çıkartmamızı sağlayacak kişiler. Benimle birlikte başka avcılar da senin tarafında. Kimse bir taraf tutmak ya da bir savaş başlatmak istemiyor. Ancak her şeyi normal haline getirmek için yapılması gerekeni yapmaya hazırız."

"Müttefik m? Leanne, bu söylediklerin çok tehlikeli. Bunu Axel'e de söylemeliyiz. Hatta Astra'ya ve diğerlerine.. Hanedanlığın böyle bir duruma hazır olmasını sağlamalıyız."

ARAFOnde as histórias ganham vida. Descobre agora