ARAF

☽O☾Bölüm 19

-Eliana-

Kendime gelmeye başladığımda yumuşak bir yerde uzanıyordum. Gözlerimin önünde bir siluet vardı kim olduğunu anlayamıyordum görüşüm bulanıktı ve gözlerim ağrıyordu.

"Kendine gelmeye başladı!" dedi tanıdık bir ses.

Görüşüm yavaş yavaş netleşmeye başladı. Sanırım koltuk gibi bir yerde yatıyordum. Daniel yanımda oturuyor elimi tutuyordu ve bana sanki ölümden dönmüşüm gibi bakıyordu. Yüzü normale göre fazla beyazdı ve endişeli gözüküyordu..

O sırada Daniel'ın arkasında Rosa belirdi. Onun yüzünün de Daniel'dan aşağı kalır yanı yoktu, kireç gibi bembeyazdı.

"Kendini nasıl hissediyorsun tatlım?"

"İyiyim "demeye çalıştım ama ağzımda sadece bir mırıltı çıkmıştı. Ağzım kurumuştu dudaklarım çatlamıştı ve konuşmaya çalıştıkça acıyorlardı. Rosa elinde tuttuğu bardağı bana doğru uzattı. Suyu nasıl içtiğimi bilmiyordum, o kadar çok susamıştım ki...

Ayağa kalkmaya çalıştım anca daha kalkamadan başım döndü ve kendimi tekrardan koltukta buldum.

"Yavaş ol tatlım. Bir süre başın dönebilir sonuçta bu senin ilk vizyonundu. "dedi Rosa şefkatli ses tonuyla.

"Anlamadım ilk neyim ?" diye sordum.

Daniel ve Rosa şaşkınca birbirlerine baktılar :

"Az önce yaşadıklarını hatırlamıyor musun?" diye sordu Rosa. Anlamadığımı belirtircesine kafamı yana eğerken Daniel'ın gözü benim üzerimdeydi.

Ne yapsam dikkatlice ciddiyetle beni izliyordu.

"Bir süredir kendinde değildin Eliana."

"Ah, uyuyakalmış olmalıyım. Isabel buralarda mı? " diye gülümsedim.

Yüzlerindeki tek bir kas bile hareket etmemişti. Gergin bir şekilde bana bakıyorlardı.

"Gry onu almaya gitti." Diye cevapladı Daniel.

"Eliana az önce uyuyakalmadın. Bir kehanette bulunup kendinden geçtin. "

Rosa'nın söyledikleri beynimde yankılandı.

...Bir kehanette bulunup kendinden geçtin...

"Eliana olanlara bakarsak bir su elementali olma ihtimalin çok yüksek. "dedi Rosa. Elemental sözcüğünü duymamla birlikte gözlerimi Daniel'e çevirdim, bakışını benden kaçırmıştı. Hala bir avcı olmasına inanamıyordum. Rosa'ya döndüm:

"Ama kehanette bulunmanın bununla ne alakası var? " Bununla derken elementalliği kastettiğimi ikisi de gayet iyi bir şekilde anlamıştı.

"Su." Diye başladı Rosa yanıma oturarak "Ay ile bağlantılıdır Eliana. Aynı Ay'ın oluşturduğu Gel-Git'leri gibidir. Yaşam olduğu kadar ölümdür. Bağımsızlık olduğu kadar bilgeliktir de, etrafını yansıtır. Değişkendir; arındırıcı olduğu kadar zehirli de olabilir. Duyguların, sezgilerin elementidir. İşte bu yüzden su aslında ruhsal alemi simgeler. Bu da sana kehanette bulunma gücünü bahşeder. "

"Tıpkı bir kahin gibi."

"Tıpkı bir kahin gibi." Diye tekrarladı Rosa ve devam etti: "Az önceki duruma gelirsek eğer Yüce Tanrıçamız Hecate tarafından sana bahşedilen elementallik sonucu bir kehanette bulundun. Ne dediğini hatırlıyor musun?" diye sordu Rosa.

Hayır anlamında kafamı salladım.

"Gün doğumundan önce birilerinin öleceğini söyledin Eliana." Demesiyle birlikte başımdan aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissettim. Aynı zamanda buz gibi kaskatı kesilmiştim. Birilerinin ölümünü mü haber vermiştim?