"Sabır"

2.5K 202 248
                                    

Ben yokken birileri demiş ki öldü, şimdi görsünler kral (Rüya) geri döndü.

Gerçekten bunu yapmıştım. Onun arabasına çarpmıştım.

Arabadan sinirle çıkışını gördüm. Anında kafamı direksiyona yasladım ve sanki kafamı çarpmışım gibi rol yapmaya başladım.

Saniyeler içinde kapım açılmıştı.

"Tanrı seni bana bela olman için mi gönderdi?" Diye çemkirdi.

"E... efendim ben... ben çok... kötüyüm."

Arabadan zoraki bir şekilde çıkmaya çalıştım, aynı anda da başımı tutuyordum. Son anda Magnus'a tutunmuş gibi yaptım ama ağırlığımı ona verince birlikte yeri boyladık.

Ben iyi durumdaydım ama o altımda kaldığı için acı çekerek inlemişti.

"İşte bu yüzden altta olacaksın!" Diye bağırıp beni itmeye çalıştı ama başarılı olamadı. "Alec üstümden kalk."

"Kalkacağım ama beni öldürmeyeceksiniz."

"Kalkmazsan öldüreceğim."

"Başım çok dönüyor, sanırım kusacağım." Deyip yüzümü buruşturduğum zaman gözleri büyüdü.

"Sakın üstüme kusayım deme."

Sonunda beni itmesine izin verdim ve yana çekildim. Magnus o sıra ayaklandı ve arabasına bakmaya başladı.

"Lanet olsun, bu benim en sevdiğim 3. arabamdı."

Tüh keşke birincisi olsaydı...

"Sana şu an aşırı kızgınım ama dua et bana alttan alta kedi gibi bakıp sakinleştiriyorsun yoksa çoktan seni arabanın önüne bağlayıp sana şehir turu attırmıştım. Şimdi kalk yerden, hastaneye gidelim. Başını vurmuşsun bir şey var mı baktırmak lazım."

Bir saniye ya? Onun beni öldürmesi gerekmiyor muydu? Niye bana iyi davranıyor şu an.

"Ta... tamam efendim. Ama arabanız..."

"Şirkette başka arabam da var, şimdi ararım getirirler."

Magnus yanımdan uzaklaşıp telefonu ile konuşmaya başladığında ben şaşkındım. O bana cidden insaflı mı davranmıştı?

...

Hastanedeki tüm kontrollerim yapıldıktan sonra taburcu olmuştum.

"Gördün mü, turp gibiymişsin. O kalın kafana kolay kolay bir şey olmaz zaten." Deyip arabasının şoför koltuğuna yöneldiğinde bir süre öylece ona baktım. "Binsene arabaya, neyi bekliyorsun?"

"Be... ben kendim giderdim."

"Alec araban bozuldu ve benim arabam var. Kısaca seni eve bırakıyorum, bin şu arabaya."

Birkaç saniye emin olamasam da binmiştim. Sonrasında ona evimin adresini söyledim.

"Bu arada şu an sana iyi davranıyorum diye olay hep böyle olacak sanıyorsan daha fazla yanılamazdın. Yarın işe geleceksin ve itiraz istemiyorum."

"Ama yarın pazar."

"Bunu arabama çarpmadan önce düşünecektin!" Dedi biraz yüksek sesle. "Önce barda karşıma çıkıyorsun, beni çileden çıkarıp öylece bırakıp kaçıyorsun. Sonra asistanım olarak işe başlıyorsun ve gün geçtikçe daha da sinir bozucu oluyorsun. Üstüne gelip bir de arabama çarpıyorsun. Bunların bir sonucu olmalı."

Stuck in the DarkWhere stories live. Discover now