Stuck in the Dark

"Özür dilerim..."

BÖLÜMÜ OKURKEN BOL BOL "SEVDA NAPIYON AQ?!" DİYECEKSİNİZ BİLİYORUM DNSMSMSMS

Haberi alır almaz büyük bir telaşla hastaneye doğru yola çıkmıştık ve şu an ameliyathane girişinde bekliyorduk.
Haberi ilk aldığımızda Elisa sinir krizi geçirip bayılmıştı. Ragnor ona her zaman göz kulak olduğu için Magnus'tan sonra en çok onu seviyordu sanırım.

Magnus, beti benzi atmış bir şekilde öylece olanları izlemişti. Şu an elini sıkıca tutuyor ve sakin kalmaya devam etmesi için ona rahatlatıcı şeyler söylüyordum. Her an o da Elisa gibi bir kriz geçirebilirdi.

Raphael ise bir köşede oturmuş, yanında Simon ile öylece duvarı izliyordu. Henüz morlukları geçmemişti.

Asmodeus üstü başı kanlı bir şekilde ameliyathane kapısında tur atarken yanımıza ağlamaktan kızarmış gözlerle öfkeli bir şekilde Asmodeus'a bakan bir kadın geldi.

Uzun boylu, güzel bir kadındı ve Ragnor'a olan benzerliğiyle dikkat çekiyordu.

Daha ne olduğunu anlayamadan sert bir şekilde Asmodeus'a bir tokat patlattı. Öyle sert vurmuştu ki tokat sesi hastane koridorunda yankılanmıştı. Asmodeus'un kafası yana eğilirken hepimiz şok olmuş bir şekilde onlara baktık. Asmodeus kafasını kaldırıp ona vuran kadına bakıp kafasını yere eğdi.
Kadın hırsını alamamış olacak ki bağırarak ellerini yumruk halime getirip Asmodeus'un göğsüne iki kez vurarak onun geriye doğru sendelemesini sağladı.

"Eğer oğluma senin yüzünden bir şey olursa yemin ederim seni kendi ellerimle gebertirim! Sen hayatım boyunca tanıdığım en adi, en şerefsiz en bencil yaratıksın! İğreniyorum senden duydun mu?! Çevrendeki herkese zarar vermekten ne zaman vazgeçeceksin? İlla birilerinin senin bencilliğin yüzünden ölmesi mi gerekiyor? Ragnor'u mahvettin sırada kim var? Raphael mi, Elisa mı, yoksa Magnus mu?!"

Asmodeus yine sessiz kalırken Elisa ve Magnus ayağa kalkıp onların yanına gitti.

"Eleanor lütfen.." diyerek beline elini koydu Elisa. Sonra da kadını kendine doğru çekerek sıkıca sarıldı. 

Eleanor, Elisa'ya karşılık verip başını omzuna yaslayıp yeniden ağlamaya başladı.

"Benim suçum değildi." dedi Asmodeus.

Kadın yeniden Asmodeus'a döndü.
"Evet senin suçundu. Ragnor silah kullanmayı bilmez bile! Onu o lanet olasıca mekana götüren sensin! Keşke içerde canıyla uğraşan sen olsaydın!"

"Ragnor iyi olacak Eleanor merak etme. O öyle kolay pes edecek biri değil sen de biliyorsun. Onun yerine ben gitmeliydim o zaman bunlar başımıza gelmezdi çok üzgünüm.." dedi Magnus.

"Buradaki tek suçlu var o da baban. Bunu sen de biliyorsun."

"Sıktın artık Eleanor! Benim suçum yok diyorum sana. Ragnor silahla kendini savunamayacak kadar  beceriksizse bu senin su-"

Asmodeus ikinci bir tokat daha yediğinde öfkeyle kaşlarını çatıp Eleanor'un üstüne doğru yürüdü ama Magnus'un onu tutup geriye doğru ittirmesiyle birkaç adım sendeledi.
"Baba kes şunu artık! Belki de gitsen iyi olacak. Sensizken her şey daha sakin ve normal olacak buna eminim."

Asmodeus bir şey demeden öylece Magnus'a baktı ve üzerine doğru birkaç adım attı.
"Hiçbir yere gitmiyorum. Gücün yetiyorsa gönder!"

Tartışma sesleri daha da çoğaldığında içerden bir doktor çıktı ve endişeli bir surat ifadesiyle Asmodeus'a baktı.

*Buradan itibaren üçüncü kişinin anlatımı*

Doktor amelithaneden çıktığında oldukça endişeliydi çünkü içerdeki hastanın herhangi biri olmadığını biliyordu. Çekinerek de olsa Asmodeus Bane'in yüzüne baktı ve "Durumu oldukça kötüye doğru gidiyor. Kan bankasından kan gelinceye kadar bekleyemez. O kadar zamanı olduğunu sanmıyoruz. O yüzünden acilen 0 rh pozitif kana ihtiyacı var." dedi.