"Hoş geldin ablacım." Ablamın naif sesiyle içeriye girince sporlarımı çıkartmaya çalıştım. "Eee ablacım günün nasıl geçti, neler yaptın?"
Iyi, diyerek odama yöneldim. Raşit beni bir dünya kursa yazdırmış benimde ilk günden canım çıkmıştı. "Bu kadar mı günün nasıl geçti anlatsana..." Ablamın gayretine hayran olsam da sürekli iyi misin diye sorgulamsında gına gelmişti.
"Ablacım yorgunum izin verirsen üstümü değiştirip uyumak istiyorum." Çantamı yere atıp dolaba yöneldiğim de telefonum çalmaya başladı.
"Kim arıyor Lina neden bakmıyorsun?"
"Seval arıyor Üniveristesi arkadaşım yarın birkaç kişi toplanıp zaman geçireceklermiş beni da davet etti ama kabul etmedim. Büyük ihtimalle ısrar etmek için arıyordur." Ben konuşana kadar telefonum kapanmıştı.
"Hemen o kızı geri dönüş yapıp yarın geleceğini söylüyorsun. Eğer sen yapmazsan ben yaparım ve bugün senin yerine işe kimin alındığını da anlatmam."
Kim, diye sorduğumda önce ara demiş. Bende arayarak yarın bulaşmaya geleceğimi söylemiştim. Konuşmayı kısa kesip hemen ablama baktım. Umarım kız alınmamıştır yoksa orta yerimden çatlar ölürdüm.
"Ali adında biri Lina, pek bir efendi naif. Sen Raşit'e kız alırsan buradan giderim diye tehdit etmişsin o da erkek bulmuş. Ben tanıştım çocuğu sevdim de belki sende tanışır arkadaş olursun."
"Bir Raşit atasözü der ki senin aklından zorun mu var, eğer ben o adamla arkadaş olursam beni de çocuğu da vurup öldürür haberin olsun."
"Ve bir Raşit atasözü der ki ben varken hiçbir Allah'ın kulu canınızı yakamaz..." Ablama doyum olmazdi ama dinlenmek istiyordum. Ablam gidince hazırlanıp duşa girdim. Madem yarın zorla gezmelere gönderecekti. Yarın için hazırlık yapmam lazımdı.
Akşam olup Aysima ile biraz oynamış sonra da artık mübtelası olduğum odama girmiştim. Yatmadan önce Kartal'ın odasına baktım ama ışık yanık olmasına rağmen görünürlerde hiç kimse yoktu. Ayakta durmaktan sıkılinca yatağıma girip ağır acı içerikli şarkılar dinlemeye başlamıştım.
Sabah oluncaysa ablam yine zorla uyandirarak hazırlanmami söyledi. Sırf beni rahat bıraksın diye kalkip kahvaltımi yaptıktan sonra hazırlanmıştım. Buluşacağimız saat yaklaşınca Mustafa önümü keserek dünkü gibi bugünde kendisinin götüreceğini söylemiş bende ısrar etmemiştim.
"Mustafa arkadaşlarla akşamlarız sen git ben kalmaya yakın seni arar haber veririm."demiştim. Aksi takdirde ben nereye o oraya yapacaktı. Mustafa tamam, dediğinde arabadan inerek bizimkilerin yanına gitmiştim. Üç kız iki erkekten ibaret olan grubumuz ilk önce yemek sonra da kahve yapalım demişler bende ne dediyseler onu tutmuştum. Kizlar hiç durmadan konuşurken Ali'nin gözü hep üstümdeydi.
Bana birkaç kez iyi misin, diye sorduğunda her defasında iyiyim, demiştim. Artık birileri nasıl olduğumu sormaktan vazgeçsin yoksa çıldıracağım. Ayrılma vakti geldiğinde Ali beni bırakmak istediğini söyleyince kabul ettim. Yol boyunca oteldeki işinden bahsetti. Eğer istersem beni işe aldirabileceğini kalacak yerinse kolay olduğunu söylemişti.
"Burada mı yaşıyorsun?" Başımı çevirip karşı yola baktım. Şimdilik burada derken ilerden Kartal'ın arabasının geldiğini görmüştüm. Içimden umarım beni görmez diye dua ederken Ali "Ne oldu gelen kim?" Diye sordu.
"Hiç artık ben gitsem olur mu?" Olur dediğinde benden önce araçtan inmiş bende mecburen inerek ondan tarafa doğru yürümüştüm. Kartal'ın arabasi demir kapıdan giriş yaparken beni fark eden Mustafa başını olumsuz anlamda salladı.
ESTÁ A LER
YARA İZİ 🚬 BIZE SEN KALA 2
AçãoAşk kader gibidir Lina, ondan kaçamazsın!. Unutma... Kalp her zaman imkânsıza âşık olur.