15//Prens Ming Yu ve Kehanet

8.6K 1.2K 806
                                    

Günaydın🌅🌅

Taekooktan uzak ilk bölümümüz😔

Ama bu bölüm gerekliydi çünkü Ming Yu'yu biraz tanıyın istedim :3

Bir de azıcık yorum yapabilir misiniz diyecektim önceki bölümün yorumları çok az kaldı da...

İyi okumalar dilerim~~~

.................

 İlahi Bakış Açısı

  Kim sürüsü sınırları içinde bulunan görkemli sarayın bahçesinin bir köşesindeki geniş eğitim alanının üstüne güneş doğarken, sol eliyle tuttuğu kılıcıyla karşısındaki alfanın vuruşlarını karşılamaya çalışan Prens Ming Yu, omzundan yapılı göğsüne doğru sarılan sargının örttüğü yarası aniden yaptığı bir hamleyle sızlarken, acıyla inleyip kılıcını yere attı ve elini omzunun üstünden yaraya bastırdı. 

Karşısında sabahın ilk ışıklarıyla birlikte antrenmanına ortak olan generali ise, yaptığı bu ani ve reflekse dayalı hareketle tıpkı kendisinin yaptığı gibi kılıcını yere bırakmış ve aceleyle yanına adımlamıştı. "Prensim, iyi misiniz?!" General Woo Jin, Prensine destek olmak için onu sağlam omzundan kavrayıp iki büklüm olduğu zeminden doğrultmaya çalıştı. 

Prens Ming Yu ise kolunu üstünden kavrayan bedeni umursamadan yüz yüze olduğu zemine bakarken gözlerini kırpıştırıyor ve dişlerini sıkıyordu. "Lanet olası omega!" General Prensin söylediğini duyduğunda iç çekmekten alıkoyamadı kendisini. Tüm bu omega muhabbetinin ona mantıklı gelmediği çok açıktı. Ona kalsa Prensi o gece onu yaralayan alfayı canı acıdığı için bir omega gibi algılamıştı. 

Bir omeganın prensleri gibi kontrollü ve gerektiğinde üzerine gelen oku bile atıldığı ilk anda fark edebilecek kadar güçlü iç güdüleri olan bir alfayı omzundan en derin şekilde yaralaması bir yana, gecenin o saatinde dışarıda olması bile mantıklı değildi. Omegalar savaşmayı bilmezlerdi. Oysa Prensini yaralayan alfa her kimse, bilerek kılıç kullandığı sağ omzunu hedef almış, dönüşüp iyileştiğinde kalıcı hasar oluşmasına sebep olacak kadar ustaca hedef almıştı. Onun yüzünden gelecekteki Kralları, yaralı olmasını umursamadan antrenman yapıyordu.

"Prensim, isterseniz yatağa geri dönelim. Hekim sonraki üç gün boyunca da yataktan çıkmamanızı söylemişti." Prens Ming Yu, acıya dair olan hakimiyetini elinden geldiğince arttırıp, yeniden kana bulanmış olan sargısının üstünden elini çekerek doğruldu ve yere attığı kılıcına uzandı. Ordunun en zeki adamı da olsa, Generali onu tam da şu anda anlamıyordu. 

"O omegayı karşımda diz çöktürdüklerinde, kılıcımı boğazına yaslamak istiyorum Woo Jin. Bilerek vurduğu ve beni işlevsiz bıraktığını düşündüğü sağ kolumu değil de, sol kolumu kullanarak onu şaşırtmak istiyorum." General Woo Jin, Prensin inadını ve hırsını bildiği için, daha fazla ısrar etmeden eski pozisyonuna dönüp kılıcını eline aldı ve yeniden saldırı pozisyonu aldı. Ancak bu sefer, yalnızca birbirlerine çarpacak olan kılıçlarının sesi değil, başlayacak olan konuşmalarının sesi de yankılanacaktı boş eğitim alanında. 

Prens Ming Yu kılıcını ona savuran Generalinin hamlesini sol eliyle tuttuğu kılıcıyla zorlukla yarı yolda keserken, kılıcı doğru dürüst kavrayamadığını fark edip dişlerini sıktı. Şimdiye kadar sol tarafının bu kadar zayıf olduğunu nasıl fark etmezdi? "Peki neden bu kadar ısrarcısınız? Sol elinizde ustalaşmak konusunda." Woo Jin, kılıcını geriye çekip Prensin çevresinde dönüp arkasından saldırmaya kalktığında, omzundaki dayanılmaz acıya rağmen yerinde dönüp ona karşılık verdi Ming Yu. "Çünkü beni ilk defa gören bir omega, haberdar olmadığım zayıf yönümü bana gösterdi. Herhangi bir savaşta yeniden sağ tarafımdan yaralanırsam, sol elimle savaşmaya devam edebilmeliyim." 

contrarian omega and the prince alpha Where stories live. Discover now