♈13.Bırak Beni♈

27.8K 2K 855
                                    

ELİF

Yaklaşık üç gündür kafeye gitmiyordum ve Deryayı da göndermiyordum tabii. Neden mi? Çünkü saçma bir şekilde BTS bizimle uğraşıyordu. Hayır kaçan kovalanır diye bir olay olduğunu biliyorum ama bu şu durum için gerçekten saçmaydı. Olması gereken onların kaçması bizim kovalamamız.

Üstelik bir de şu olay var. BTS bizimle oyun mu oynuyor? Hayır canım onlar o tarz insanlar değiller. Ama yapmış da olabilirler çünkü onları sadece bize gösterdikleri kadarıyla tanıyoruz. Gerçek kişiliklerini kimse bilemez. Mesela o günki dağ ayısı Taehyung. Normalde olsa birine çarptığında kibar bir şekilde özür diler, yaralanıp yaralnamadığını sorardı. En azından ben öyle biliyordum. Ama o ne yaptı, fiske attı. Hayır sen kimsin ki bana fiske atıyorsun, fok balığı suratlı!

Kim Koreliler kibar insanlardır demiş ise halt etmiş.

Üstelik aklımda bu soru varken derslerime de konsantre olamıyorum. Al işte yine derslerimin içine ediyorlar. Bu gidişle sınıfta kalmazsam iyi.

Derya
-Eliiif!

Derya'nın sesini duyduğumda oturduğum koltukta ona doğru döndüm. Elinde çaklıt bana bakıyordu.

-efendim Derya?

Derya
-biz Bayan Kim'den aldığımız yemek tabağını geri götürmeyi unuttuk.

Oturduğum yerde hemen ayağa kalktım.

-aaa... Doğru ya. Kadına da ayıp oldu. Davar gibi yedik, bir de götürmedik. Dur ben hemen götürüp geliyorum.

Hızla mutfağa gittim ve getirdikleri kabı iyice yıkadım. Hayır tabağı da yıkamamışız. Taehyung'a diyorum ama ben de az öküz değilim. Elime aldığım bezle kabı kurulayıp annemin bize gönderdiği sarmalardan doldurdum içine. Umarım beğenirler ki bu sarma, beğenmemeleri imkansız.

Ayakkabılarımı giydim ve hızla evden çıktım. Kapılarının önüne geldiğimde dışarıda bir çift erkek ayakkabısı gördüm. Bu ayakkabılar sanırım Bayan Kim'in ikinci Oğluna aitti. Çünkü diğer oğlunun ayağı bu kadar büyük değil. MAşallah kaç numaraysa bu ayakkabı da.

Elimi yavaşça zile götürdüm ve kapıyı çaldım. Birkaç saniye beklemenin ardından kapı açılmıştı. Kocaman gülümsedim.

-tabağınızı ge-

Ee... Peki o zaman ben gideyim...

V
-Elif?

Bir adım geri giderek iyice süzdüm onu. Lan bu ne biçim şans ya. Abi sen ünlüsün ünlü. Yan komşumun evinde ne işin var lan? Tırrek!

-se.senin burada ne işin var? Ayrıca adımı da nereden biliyorsun?

Konuşurken motora bağladığım için biraz düşündü tabii yavrucak.

V
-adını Jimin'den öğrendim. Onu bunu bırakta asıl senin burada ne işin var?

Bayan Kim
-omooooo. Tanışmışsınınız.

Arkadan Bayan Kim'in sesi geldiğinde ikimiz de başımızı ona çevirdik. Ben ise ona sanki bir uzaylıymış gibi bakıyordum.

V
-anne sen bu kızı nereden tanıyorsun?

Bayan Kim gözlerini benden aldı ve oğluna döndü.

Bayan Kim
-hani sana söylemiştim ya bizim yan evi kiraladım diye. İşte kiracılarımızdan biri bu kız. Bak beni lafa tuttun unuttum. Kızım girsene içeri, dikilme öyle.

Ona tatlı olduğunu düşündüğüm bir gülümseme yolladım.

-hayır ben gideyim, çok sağolun.

BTS'in Başı Türklerle Dertte Where stories live. Discover now