Bölüm 57

1.2K 62 0
                                    

(2 Ay Sonra)

  Pazar 9.10

  Yine yatağımda dönüp duruyorum. Hatta bu sefer arada oturup tekrar yatar hale geliyorum. Durumum iç açıcı değil.

Günlerdir bu haldeyim. Bedenimde anlamsız bir yorgunluk var belki ama halimden o kadar memnunum ki.

  Birazdan Kemal odama damlayacak ve birlikte haftalar sonra bir aile kahvaltısı yapacağız. Aslında şimdiden hazırlanıp kalkmam gerekiyor ama hiç mecalim yok.

  Hale ve Yaren misafir odasında uyuyor. Onlar buraya geleli neredeyse bir hafta olacak. Salı günü dönüş biletleri alınmış ama gitmelerine izin vereceğimi sanmıyorum.

  Buraya taşınmaları için biraz daha yalvarmak istiyoruz ailece.

  Özellikle annem. Çünkü kızlar etrafımdayken daha mutlu ve daha eskisi gibi olduğumun farkında.

  Bir noktada haklı da. Ama işin içine Ali'yi katmıyor.

  Evet, beklediğiniz noktanın o olduğunu biliyorum.

  Ali.

  O gün onu dinledikten sonra içimden geleni yaptım. Boynuna sarıldım ve dakikalarca orada ağladım.

  Hiçbir şey demedi. Saçımı okşadı, arada öptü ama asla duruşumuzu bozmadı. Hatta bazen benden daha da sıkı sarıldı. Aramızdan hava geçişine bile izin vermedi.

  Ama sonra kalktım ve gittim. Ona ne izin verdim ne de başlangıçtaki gibi git diye bağırabildim. Sadece konuşmasını bekledim. Söylediği, anlattığı her şeyi dinledim ve onu orada bırakıp gittim.

  Bir süre aramadı. Yaklaşık 3 saat. Sonra aradı, açmadım. Mesaj attı, bakmadım.

  Bu döngüye devam ediyordum ki gece vakti cama vuran taşla yerimden sıçradım.

  Ciddi anlamda.

  Ali'nin evimi bildiğini yengemden zaten öğrenmiştim ve bu saatte evde yanan tek ışık benim ışığım olduğundan bahçede gördüğüm kişiye şaşırmadım.

  Elleri cebinde sırıtan bir surat.

  Ne o bir şey söyledi ne ben. Sadece sırıtarak bana bakmasına izin verdim. Ben de doyasıya onu izledim.

  Sevdiğim adamı.

  Aslında ben o gece pes ettiğimi biliyordum ama gururuma yediremedim.

  Bu yüzden hala burnunu sürtüyor. Tamam artık eskisi gibi katı değilim, onunla konuşuyorum. Benim için yaptığı birçok şeye içten bir karşılık veriyorum.

  Ama hepsi bu. Hatta öyleki bu durumu sadece kızlar biliyor.

Anneme dahi söylemedim, Kemal'e nasıl anlatacağım?

Ama yine de mutluyum ve bununla mutlu olacaklarını düşünüyorum.

Derin bir nefes aldım ve titreyen telefonuma döndüm.

Eminim Ali. Alıştım artık.

9.16
Ali: Günaydın bebeğim.
Ali: Seni çok seviyorum.
Ali: Ve özledim, bugün seni görebilir miyim?
-Günaydın Ali.
-Üzgünüm, bugün aile günü.
Ali: Az kaldı, söz veriyorum.
-Neye?

Ve cevap vermedi. Günlerdir bana bunu söyleyip duruyor ama neye az kaldığına gelince bir sessizlik.

Yine bir işler karıştırıyor ama ne?

ZEYNATahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon