Bölüm 85

1K 49 0
                                    

(16 Gün Sonra)

Pazar

9.13


Günaydınlar efenimler. Efenimler diye bir kelime olmadığının ben de sizin gibi farkındayım lakin kabullenmeyi reddederek kullanmaya devam edecek aynı ölçüde size yansıtacağım. Bu hatamı maruz görünüz lütfen.

Sabahın körünün de köründe uyanmış bulunuyorum. Sanırım ezan vakti, 4-5 arası bir şey olmalı. Üzgünüm size eskisi kadar net bilgi aktaramadığım için lakin yorgunum, inanın düşüncelerimi topladığım ölçüde cümle birleştiremiyorum bile.

Sizin de kafaları tekrar çorba kıvamına getirmeyelim. Bulamaç görmekten yorulduk değil mi?

Günü 4 sularında karşıladığımı zaten belirtmiştim. Bu noktada karşılama sebebim evimin kapısının tıklatılması oldu.

Ben duymadım, Ali uyanmış şansa denk gelmiş. Yoksa yengemler epeyce beklerlermiş kapının önünde.

Onların da bu huyu var işte, pek sevmem. Sen kalk Kırgızistan'dan gel, kapı çalama! Olacak iş değil harbi!

Evet, ağır misafirlerim canım amcam, yengeciğim ve amca kızım. Bugün için geldiler, birkaç gün de misafir edeceğiz.

Ben ısrarla annemlerin adresini isteyen amca kızıma tabii kendi ev adresimi verdim.

Benim misafirlerimi ben ağırlayacağım ki amcam gelmiş, kesin ben ağırlayacağım!

Size neden amcama düşkün olduğumu ağır ağır anlatmak isterdim ancak biliyorum ki neden olduğunu az çok tahmin edebiliyorsunuz.

Babadan atamız bizi hiç kabul etmezken o kol kanat geldi bize. Beni bir an kendi kızından ayırmadı. Hep ilgilendi, gerçekten sevdi.

Amcamın dayımlardan farklı olmasının tek nedeni Kırgızistan'da yaşamasıydı bizim için. Abimler de ben de hala aynı şekilde düşünüyoruz zaten.

Kaldı ki özel anlarımız da bile uzaklaşmadı bizden. Şimdi olduğu gibi.

Evimizin güzel salonunda amcamlarla birlikte oturuyoruz. Birazdan annemler gelecek, onları beklemekteyiz.

Amcamlar hayatı erkenden yaşamayı sevdiği için kahvaltımızı edeli birkaç saat oluyor.

Saatin farkındayım ve ona rağmen birkaç saat oluyor diyebiliyorum. Sanırım saat 6 gibi hepimiz sofrada oturuyorduk.

Ali'nin ruhu hariç.

Tek tatil gününde onu yataktan kazıyarak uyandırdığım için ruhunu yataktan kaldıramamış.

Saygı duyuyorum, ne diyebilirim ki!

Kahvaltıdan sonra da yayıldığımız salondayız hala. Bengi İdil, kalpli tulumuyla babasının bacaklarında dinleniyor, bizse çay eşliğinde sohbet ediyoruz.

Amcam ve yengem Türkçe'yi çok hızlı ve net konuşamadığı için Aybike ile ortak iletişim sağlıyoruz.

Aybike, bu bahsettiğim amca kızım. 19 yaşında ve üniversite için buradaki sınavlara hazırlanıyor. Amcam diğer çocukları gibi onun da Kırgızistan'da kalıp hayatını kurmasından yana ama Aybike'nin daha farklı planları var.

Türkiye'ye yerleşmek istiyor. Kısmetse bizim buralar şu son bir aydır hayali. Amcam, babam ve biz olduğumuz için tamamen yok diyemiyor. Ancak olsun dediği de yok.

Değişik durumlar. Sanırım babasının tepkisinden çekiniyor. (O adama ne yazık ki ne dede diye seslendim ne de kadına nene dedim. Bu da bambaşka uzun bir hikaye ama bir kere ağzınız yandığında isteseniz de öyle seslenemiyorsunuz.)

ZEYNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin