ZEYNA

Özel Bölüm

Merhabaa!

Hazır bir şeyleri düzene sokabilmiş hayatımız yavaş yavaş şekillenmişken niçin size sürpriz yapmayayım dedim ve tataa!

Daha önce de söylediğim gibi düzenimiz artık eskisi gibi değil ve bu nedenle önceliklerim oldukça değişti.

Tekrar özür diliyorum bunun için, belki aralarda böyle özellerle yanınızda olacağım. Hem istediğimiz zaman diliminden de bahsedebiliriz durumları düzeltene kadar. Kim bilir🤷🏻‍♀️

Bölüme başladığım tarihle yayınladığım tarih arasında oldukça uzun bir zaman dilimi olacakmış gibi hissediyorum, bu yüzden konuşmayı daha da uzatmayacağım. (Hatta bugün 13 gün oldu...)

Biraz bizden devam edeyim istedim, günümüzden kendi hayatımızdan. Hayal gücüm evlilik hayatı için hala biraz genç🧚🏻‍♀️

Bu nedenle üniversite 3'e yeni başlayacak bir Alçin Zeyna ile karşınızdayım🤗

Keyifli okumalar🌸

  Temmuz 2018

  Perşembe 4.47

  Ellerimi yüzüme yaslamış bir şekilde önümdeki masa üzerinden karşımdaki sarışın kadınla bakışıyorum. Tamlama gibi değişik hareketler üzerindeyken öyle anlam yüklü bakışmalar falan değil, yanlış anlaşılmasın. Beynim adeta bir pekmez misali akışlarda. Bunda Trabzon havasının 35 derece olup 42 hissettirmesinin etkisi de oldukça büyük.

  Saat sabahın beşi olmak üzere ama bunu havaalanı içerisindeyken fark edemiyoruz. Belki gözlerin kızarıklığından belki de boş bakışlardan fark ediyorsunuz.

'Tüm biletlerinizi buradan çıkartıyorum ben sizin.'

  Sarışın kadını yalnız gözlerimle onayladım ve doğrulup Kemal'e bir bakış attım.

  İkimiz de uykusuzluktan ölüyoruz. Uçağı kaçıracağımızı düşündüğümüz için sabaha kadar gözümüzü kırpmadık. Hatta önceki gün de kuzenlerle toplanma partisi yaptığımız için yine gözlerimizi kırpmamıştık.

  Pişman mıyız?

  Uyku konusunda evet! Zaman geçirme konusunda asla! Seviyorum kerataları biliyorsunuz az çok...

'İyi yolculuklar.'

  Sarışın görevlinin uzattığı pasaport ve biletlerin hepsini ben kucakladım ve gerisin geri Kemal'le arkamızda bekleyen babamın yanına döndük.

  Evet, o da bizimle. Bilet işlemlerini halledene kadar birkaç adım arkamızda bekledi. Gitmesi için bizzat yalvarmış olsam da en azından biletleri sağ sağlim aldığımızdan emin olmak için bekleme taraftarı oldu. Sanırım tek başımıza bir şeyleri halledebileceğimizden pek emin değildi.

  Gerçi kesin bu sabahın park cezasını öğleden sonra eline aldığında kısa bir pişmanlık duyacak ama geri adım atmış olmayacak.

  Arabayı aynen havaalanı girişine bırakmış bulunduk da ondan bahsediyorum. Dümdük duruyor sağ olsun.

'Hallettiniz mi?'

  Başımı aşağı yukarı sallayıp kollarımı beline sardım. Bu konulardaki güveni gözlerimi yaşartıyor ama seviyoruz işte!

'Sen git artık, uçağa bineceğiz zaten şimdi.'

   Göğsüne yasladığım başıma bir öpücük bırakıp geri çekildi ve Kemal'e sarıldı.