TOZLANMIŞ Kalpler - Tamamlandı-

~İlk Gün~

"Gece hadi uyan. Bana bak eğer kalkmazsan üstüne soğuk su dökerim! "

Sabah birinin beni hem dürtmesi, hemde bağırmasıyla uykum bölünmüştü. Ama gözlerimi açmak istemiyordum. Zor da olsa gözlerimi açtığımda beni deprem varmış gibi sarsanın Melisa olduğunu gördüm. Her zaman olan şey. Yatakta doğrulup Melisaya baktım. Gözleri uyku diye sayıklıyordu, ama niye bu kadar erken uyandırdı madem beni? Uykum varken agresif olduğumu en iyi o bilir oysa.

"bak senin de uykun var. Beni niye bu saatte kaldırdın? "

"canım arkadaşım unuttun galiba, bugün Üniversite hayatımızın ilk günü hadi hazırlan. Daha Berk ve Mert'i uyandıracam hadi! "diyip odamdan çıktı. Aslında Melisa da çok sever uykuyu ama çalar saatinin sesini duyduğu an uyanır ama biz öyle değiliz. Yataktan kalkıp üstümü giyindim. Odadan çıktığım da Mert aşağıda bekliyordu. Anlaşılan Melisa Berk'i uyandırmayı başaramamış.

"günaydın Mert"dedim yanına gidince. O da tebessüm edip 'günaydın' dedi. Biraz zaman geçtikten sonra Melisa ve Berk kavga ederek aşağı iniyorlardı.

"oğlum manyak mısın sen? Sırf uyandırdım diye sürahiyi kafama boca ettin. " dedi Melisa. Biz Mertle onları izlerken onlar bizi farketmemişti bile.

"uyandırma o zaman. Uykumun en güzel yerinde uyandırırsan tabi kafana su dökerim. " bu sefer Berk konuşmuştu. Tam Melisa konuşacaktı ki lafını böldüm.

"Hadi Melisa ne söyleyeceksen sonra söylersin. Çıkalım artık. " dediğimde kavgalarını bitirdiler. Evden çıkıp otobüse bindik. Okula gelince otobüsten inip okul kapısından etrafı incelemeye başladık. En yakın arkadaşlarımla bile aynı üniversiteye geldim. Onlar beni mutlu eden tek insanlar. Tam kapıdan içeri girecekken birinin bana çarpıp hızla yanımdan geçmesiyle neye uğradığımı şaşırdım. Çocuk hiç arkasına bakmadan yürümeye devam ediyordu. Bende onu dövemediğime yanıyorum.

Dersliğin olduğu sınıfa girdiğimde, 5 dakika sonra da hoca girip 'blok ' ders yapacağını söyleyip derse başladı.

Allahım bu nasıl bir işkence yöntemi? Hayatımda böyle bir şey görmedim. Kadın blok ders yapacağım dedi. Fakat onun yerine kendi hayatını anlattı. Bide enteresan olsa, neyse. Birkaç kişiye kantinin yerini sorarak yavaşça ilerledim. Kantine gelince bizimkileri görünce hemen yanlarına gittim.

"ders nasıl geçti? "dedim.

"biz boşboş oturduk. Birşey yapmadık"dedi Mert.

"biz de hoca derse girmedi"dedi Berk

"biz de hoca bilgilerimizi kontrol etti. Yani sözlü yaptı. Allah'tan bana sormadan ders bitti "dedi Melisa.

"bizde kadın blok ders yapacağım dedi ama onun yerine kendi hayatını anlattı. "dedim. Hepimiz konuşmaya devam ederken arkamızda oturan sıranın konuşmalarını duydum.

"şu kıza baksanıza. Makyaj yapıp kendini güzel mi sanıyor acaba? Süslenmiş ama fareden başka birşeye benzememiş "dedi kız gülerek. Diğer arkadaşları da gülüyordu. Arkama baktığımda Melisayı gösterip güldüklerini gördüm. Ulan siz kim, benim arkadaşımla dalga geçmek kim şimdi görürsünüz. Ayağa kalkıp hızla arka masaya gidip elimi sert bir şekilde masaya vurdum. Hepsi bana ifadesiz suratla bakmaya başladı.

"siz kim oluyorsunuz da arkadaşımla dalga geçiyorsunuz?"dedim son derece sakin tutmaya çalıştığım sesle. Karşımdaki kız bir bana birde arkama bakıp ayağa kalktı. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp konuştu.

"biz kim mi oluyoruz? Biz senin şuan düşündüğün gibi zengin bebelerine benzemeyiz. Biz doğruları söylüyoruz. Baksana arkadaşına makyaj yapmasına rağmen zavallı çirkin bir fare"dedi. Fare kelimesine özellikle vurgu yaptı. Sen şimdi görürsün. Kızdan biraz uzaklaşıp yüzüne tokatı yapıştırdım. Önce şok ile birkaç saniye birşey yapmadı ama sonra o bana, ben ona birbirimize saldırdık.

×××

Hepimiz yorgunluktan bitap düşmüştük. Evet en son kavga ediyorduk. Kavganın sonucu ise şu;Ezel benim dudağımı patlattı. Tabi tırnağıylada yüzüme birkaç çizik bıraktı. Ben de onun kaşını patlatıp aynı şekilde tırnaklarımla kollarına çizik bıraktım. Biz kavga ederken de benim ve onun arkadaşları da hırpalanmadı değil hani. Berk ve Mert beni yerden kaldırıp sandalyeye oturttular. Ezel'e de aynı şekilde arkadaşları yerden kaldırıp sandalyeye oturttu. Kızın adını kavga ederken arkadaşları' bırak şunları Ezel' demişlerdi. Okulun ilk günü kavga ile başladı böyle birşey olabilir mi? Bu kıza ben uyuz oldum ha . Hergün bir sebepten kavgaya tutuşmazsak iyidir.

Okuldan çıkıp eve gittik. Eve gidince biraz atıştırdıktan sonra salona bizimkilerin yanına geçtim.

"bugün değişik birşeyler yapalım "dedi Melisa. Hepimiz düşünmeye başladık.

"bence motor yarışlarını izlemeye gidelim. Hem değişiklik olur. Nasıl? "dedi Berk. Hepimiz onaylar anlamda kafamızı sallayıp üstümüzü değiştirmeye gittik. Üstümüzü değiştirince evden çıktık. Yarışların olduğu yere gelince Berk'in konuşmasıyla onu dinlemeye başladık.

"şuradaki kızı görüyor musunuz? " dediği yere hepimiz baktık. O nefes alıp konuşmaya devam etti.

"işte o hergün buradaki yarışa katılıyor ve hep kendisi kazanıyor. Herkes onu yenmek için yarışlara katılıyor ama o yinede kazanıyor." dediğinde kıza daha dikkatli inceledim. Acaba adını biliyor mu? Tam ben bu soruyu soracaktım ki Melisa duygularıma tercüman oldu.

"peki bu motorcu kızımızın adı ne? " dedi. Berk düşünmeye başladı ve cevap verdi.

"Yudum. " dedi sinirli bir sesle. Herhalde onu yenmek isteyenlerin arasında Berk te varda ondan sesi sinirli çıktı. Yarış başlamak üzereydi biz izlemek için biraz daha yaklaştık.

Motorların üstündeki herkes hazır bir şekilde gelecek 'başla 'işaretini bekliyorlardı. Beklenen o işaret çok geçmeden geldi. Başla komutu geldiği an Yudum denen kız uçmuştu.acaba hızı kaç? Büyük ekranda yarışı göstermeye devam ediyorlardı. O kız hala öndeydi ve onu geçmeye çalışanları canını okuyordu. Bitiş çizgisine gelmek üzereydiler ve kız öndeydi. Bitiş çizgisine gelmeden önce büyük bir virajı geçmeleri gerek. Peki o kız bunu allah bilir kaç hızla yapar mı? Hergün katılıyormuş sonuçta bence yapar. Viraja geldiklerinde diğerleri virajda sonra kaza yaparken Yudum ise bir manevra ile virajı ve bitiş çizgisini geçer. Yudum motorundan inip etrafına bakarken gözleri bizim tarafı buldu. Biraz bize baktıktan sonra gitti. 1 dakika sonra geri geldiğinde bizim tarafa doğru gelmeye başladı. Arkama baktığım da kimse yoktu. Bana doğru mu geliyor o? Önüme gelince konuşmaya başladı.

"al şunu dudağın kanıyor. Temizlersin " diyip elindeki pamuğu uzattı. Elinden aldığım gibi hızla yanımızdan ayrıldı. Benim dudağım ne ara kanamaya başladı.

×××

Yarış bitmiş, gece olmuş o yüzden şu anda eve dönüyorduk. Yarın okula gideceğiz sonuçta. Off zaten sabahın olmasına şurada 5 saat var uyumacam ulan Banane. Sonra kalkması var. Eve gelince herkes odasına geçti. Uyumayacam dedim ama çok uykum var. Gözlerim daha fazla açık tutamadım ve gözlerimi kapattım.