~Kaza~

329 15 11
                                    

Ezel’den
Sabah uyandığımda saatin 6 olduğunu görmemle hemen yataktan kalkıp eşofman takımımı giyip evden çıktım.

Evden çıktıktan yarım saat sonra kick box salonuna geldim. Her ne kadar, bizim tayfa buraya bu kadar erken gelmeme kızsada onların kızgınlığının sahte olduğunu gayet iyi biliyorum.

Biraz ısınma hareketlerini yaptıktan sonra eldivenlerimi giyip kum torbasına vurmaya başladım. Birkaç gün sonra final için rinklere çıkacağım. Geçen yıl katıldığım sol kolum kırılmıştı. Tabi bu süre zarfında Ali, Asaf ve Akın beni hiç yalnız bırakmadılar. Birde Akın’ın kardeşi Sedef var. O da hep yanımdaydı, şimdide.

Salondan çıkıp eve doğru yavaş adımlarla koştum. Eve gelince hızlı bir şekilde duş alıp evden çıktım. Okula geldiğimde bizim tayfanın kapıda beklediği gördüm. Hemen yanlarına gittim.

“günaydın tayfa” dedim. Hepsi önce tebessüm etti. Sonrada ‘günaydın ‘dediler. Okulun kapısından içeri girip, Dersliğin olduğu sınıfa ilerledim. Sınıfa girince bulduğum boş yere oturup dersin başlamasını bekledim.

Hoca derse girip ders anlatmaya başlayalı yarım saat olmuştu. Bundan sonraki derslerimin hepsi boştu. Herhalde ilk hafta çoğunluk boş geçecek.

Ders bitmişti, bende şuan da kantine iniyordum. Kantine indiğimde bizim tayfanın yine aynı yere oturduğunu, dün kavga ettiğim kızın grubunun da aynı yerde oturduğunu görünce şaşırdım. Başka yer mi yok da aynı yere oturuyorlar? Etrafa baktığım da hiç yer yoktu. Bizimkilerin yanlarına gidip oturdum. Azıcık süslü kokoşlara laf attıktan  sonra okuldan çıktık. Tabi dünkü gibi olay yaşanmadı ama yaşanmasını isterdim.

Okuldan çıktıktan hemen sonra müzik atölyemize gelmiştik. Burası bizim için çok özel bir yer, kimse buranın yerini bilmez. Eğer biri yerini öğrenirse hemen başka yere geçeriz. Çünkü atölyemizin bize özel kalmasını istiyoruz.

Herkes yerini aldığında eğlencemiz başladı. Hem dans ediyor hemde rap yaparken çok eğleniyoruz. Hatta saatin nasıl geçtiğini bile anlamayız. Müzik atölyesinden çıkıp Kaykay pistine gittik. Ali, Asaf ve Akın Kaykay sürerken bende paten sürüyordum. Nedense paten daha kolayıma geliyor.  
Biz Kaykay ve paten sürmeye devam ederken Sedef patenleriyle birden karşımıza çıktı.

“iyi akşamlar canım abilerim ve bir tanecik Ezel ablammm”dedi m ‘leri uzatarak.

“yalakalığı bırak da ne istiyorsun söyle”dedim.

“sakin ol Ezel ablacığım. Sadece abimi almaya geldim “dedi. Benim cevap vermeme gerek kalmadan Akın konuşmaya girdi.

“niyeymiş o? “dedi.

“abi, annem seni çağırdı da önemli bir şey varmış”dedi son derece ciddi sesiyle.

“tamam hadi gidelim”dedi Akın. Bize iyi akşamlar dileyip gittiler. Ali ve Asafla birlikte biraz daha zaman geçirdikten sonra onlar da gitti. Bende yavaş yavaş eve giderken bir motorun yanımdan geçmesiyle su birikintisi üstüme sıçradı. Hayır anlamıyorum, yağmur da yağmıyor bu su birikintisi nerden çıktı? Motor durunca hızla yanına gittim ve ağzıma geleni saydırdım.

“ne yaptığını zannediyorsun sen? Kör müsün? Koskoca yolda kenardan niye gidiyorsun aptal? Cevap versene! “dedim. Karşımdaki kişi derin bir nefes alıp kaskını çıkardı. Kız mıydı lan bu motoru süren. Oha! Kız bana ifadesiz bir suratla baktı ve hiçbirşey söylemeden tekrardan kaskını takıp yanımdan ayrıldı. Sinirden yerimde tepinmeye başladım.

×××

Eve söylene söylene geldim. Üstümü değiştirip yatağıma uzandım. Bugün olanları düşündüm de her zaman olan şeylerdi. Tabi o motorcu kızı saymazsak, aman Banane ne hali varsa görsün umrumda değil. Yarın okul olduğu için mecburen uyumalıyım değil mi? Gözlerimi kapattım ama uyuyamadım. İçimde kötü bir his vardı sakin birine birşey olacak hissi.

×××

Sabah telefonumun zil sesiyle uyandım. İyi de ben ne ara uyudum. Tam telefonu açacakken telefon kapandı. Asaf aramıştı, tekrar aradığımda hiç tanımadığım bir adamın sesi çıktı.

"iyi günler hanımefendi" dedi. Şaşırmıştım. Asaf telefonunu başkasının açmasına çok kızardı.

"siz kimsiniz?" dedim şaşkınlığımdan kurtulunca. Karşıdaki adamın derin bir nefes aldığını duydum.

"bakın hanımefendi öncelikle sakin olun. Asaf bey ve yanındaki iki arkadaşı kaza yapmışlar ve durumları ağır. Asaf bey'in telefonunda en son sizin numaranızı görünce aradım." dediği an kalbimin sıkıştığında hissettim. Zaman durmuş, herşey yok olmaya başlamıştı. Doktor bana sesleniyor ama ben hiç birşey duymuyordum. Kendimi toparlayınca konuşmaya başladım.

" hangi hastane? "dedim. Kendimi ağlamamak için kasıyordum. Doktor hastanenin adını söylediği an telefonu kapatıp evden çıktım.

TOZLANMIŞ Kalpler - Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin