11. BÖLÜM

22.5K 539 181
                                    

Bugün Atakan’la mutlaka konuşmalıydım. Kafamdaki her şeyi soracaktım. Ama aklıma gelip bir türlü dillendiremediğim şeyler vardı. Ona, odasına girdiğimi söyleyenler kimdi, o resimdeki boncuklar neydi, mumlar neydi, dumanlar neyin nesiydi, odadan niye çıkmıyordu, ben neden sürekli rüyamda onu görüyordum?.. Kafamda bir sürü anlamsız ve korkutucu soru dolaşıyordu. İşe gittim. Akşama kadar hem çalışıyorum hem de bu sorulara cevap arıyordum kafamda.

Eve gelirken bir büyük rakı ve biraz çerez aldım. Evin önüne gelip kapıyı çaldım. Atakan kapıyı açtı, içeri girdim. Yüzünde değişik bir ifade vardı. “Atakan seninle konuşmamız lazım. Biraz salona gelir misin? Orada konuşalım.” dedim. “Niye, ne konuşacağız?” dedi. “Sadece muhabbet etmek istiyorum seninle. Biz her gece içerdik seninle. Bak rakı aldım; içeriz.” dedim. “Pek canım istemiyor ama biraz oturabiliriz.” dedi.

Gittim mutfağa; iki çay bardağı aldım, sonra salona geçtim. Bekliyorum bunu; salona gelsin diye. Beş dakika sonra filan geldi bu. “Odana girdiğim için özür dilerim. Yaptığım hataydı ancak senin adına endişeleniyordum.” dedim. “Benim adıma endişelenme; asıl sen kendi adına endişelen!” dedi. “Bak kardeşim; ben sana yardım etmeye çalışıyorum. Bir senedir beraberiz, en yakın arkadaşımsın. Sende garip haller var. Odana girdiğimi kim söyledi, söyle bana?” dedim.

BÖLÜM SONU
Devam Edecek

Şeytan-ı Racim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin