70. BÖLÜM

9.4K 243 77
                                    

Atakan’a baktım. Adamın anlındaki yazıyı okuyordu. Ağzından çıkan kelime “ke-fe-re” idi. Ambulansı aradık. Kriz geçirmiş adam. İlk müdaheleyi yaparken hemşire “Bu yazı nedir?” dedi adamın anlını göstererek. “Bilmiyoruz. Tanıdığımız olur. Ziyarete geldiğimizde böyleydi.” dedik. Islak mendil ile sildi adamın alnını; bildiğin kül idi. Hastaneye götürdüler oradan. Yaşıyordu ancak o günden sonra düzelemedi. Ruh ve sinir hastalıkları hastanesindeydi en son. Hala orada mı bilmiyorum. Belki de yaptıklarının cezasını çekiyordu.

Bu karmaşanın ardından, çağırdığımız şerlinin hala gidip gitmediğini bile bilmiyorduk. Ne kadar nefret etsem de Atakan’a ihtiyacım vardı. Oturduk konuştuk. Son çare kalmıştı; her ne kadar bir insan öldürmek kadar günahsa da cinleri öldürmek yine de öldürecektik. Ama bu sefer Atakan’ın lafıyla hareket etmiyordum. Atakan’a, cinlerin çocuğunu ne zaman öldürdüğünü sordum. Kitapta bir ayin varmış, “… çocuğu öldürürsen onları kendine köle yaparsın” diye. Bu Atakan da hırsla onlardan birinin çocuğunu çağırmış. Sonra öldürmüş. Ama ters tepmiş. Ters tepmemesi imkansızdı zaten…

O zaman da düşünüyordum hala da düşünüyorum; bunlar tuzak bence. Hırs uğruna insanın hayatını zehir eden şeyler. Onlarla baş etmek zordu çünkü. Atakan, hırsları uğruna bunca belaya sebep olmuştu. İçten içe ona olan nefretim yüzüne her bakmamda katlanarak artıyordu. İlk yaptığı ayini tekrar yapacak, onları cağıracak ve öldürecektik. İsimlerini biliyorduk.

BÖLÜM SONU
Devam Edecek

Şeytan-ı Racim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin