111. BÖLÜM

8K 157 25
                                    

Eve girdik .Kapıyı kapadık. Çocuk bana baktı. Özellikle alnıma doğru bakıyordu. “İyisin. Bir şeyin yok.” dedi. “Kimdi o, niye burada?” diyordum, sorular soruyordum çocuğa. Çocuk hiç cevap vermiyordu. Bir taraftan onu takip ediyordum. Kadınların olduğu odaya girdik ancak onlar yoktu. İki adet saç teli vardı upuzun; kadınların oturduğu yerde. Çocuğa baktım “Korkma, otur.” dedi. “Kimsin sen?” dedim. “Otur, anlatacağım.” dedi. Hala oturmuyordum. Sonra selam verdi bana Arapça, ben de selamını aldım.

“Kötü biri selam veremez değil mi?” dedi. Çok olgun konuşuyordu. Küçük bir çocuktu ama konuşması ve hareketleri, yaşlı bir adam gibiydi sanki. Oturdum. “Gözlerini kapatır mısın?é dedi. “Niye?” dedim. Zahar ve Tilmun’u yani onları çağıracağım lakin sen bu anı görürsen aklını yitirirsin. Kendi iyiliğin için kapat; beş saniye sonra açarsın.” dedi. “Zahar ve Tilmun onların adıdır. Tam isimleri …’dir.” dedi. 

Kapattım açtım gözlerimi. Kadınlar oturuyordu tekrar o saç tellerinin olduğu yerde ve bana bakıyorlardı. Odadan çıkarken benimle konuşan kadın “Gördün mü?é dedi. Kafa salladım “Evet.” manasında. Birden kapı çaldı. Çocuk “Sessiz ol! dedi bana. Ses duyuldu, hocamın bana söylediği kelimeyi söyleyen bir sesti bu. Çocuk kapıya yöneldi. Biraz sonra içeri geldi yanında Atakan ve Tuğba vardı. “Seni merak ettik.” dediler. Ayaklarına baktım normaldi.

BÖLÜM SONU
Devam Edecek

Şeytan-ı Racim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin