40. BÖLÜM

11.9K 282 78
                                    

Kitaptaki birinci ismi çağırmaya başladım. “… kabilesinden … oğlu, kendini tanıt!” dedim. Hem korkuyor hem de onu çağırıyordum. Sonra bir ses duyuldu “Gel.” dedi sadece. “Hayır, gelmem. Sen kendini tanıt!” dedim. Fazla ayrıntı vermeyeceğim, kendimi kötü hissediyorum yorum şu anda. Ayrıca sizin için de uygun olmaz… “Benden ne istiyorsunuz, beni nereye götüreceksiniz?” diye sordum. “Sen katilsin!” dedi. “Ben katil değilim!” dedim.

“Aülaleni öldüreceğiz. En sonunda sen de öleceksin!” dedi. “Asıl ben sizi öldürürüm!” dedim. “Hepimizi mi öldüreceksin?!” dedi. Mumlar öyle bir alev aldı ki o korkuyla hepsini devirmişim. Perde tutuştu. Babamgil koştu kurtardı beni. Dışarı zor attık kendimizi… Dışarıdan odamın yanışını seyrediyordum. Her şey o odadaydı; kitapkolye… hepsi içeride kalmıştı. Elbiseler filan umurumda değildi.

Son umudum olan o kitap cayır cayır yanıyor, ben onu seyrediyordum. Alevler öyle şiddetliydi ki sanki alevlerin üzerine biri sürekli benzin döküyordu. Sanki bir ateş topu odayı kaplamıştı. Ben sadece izliyordum çaresizce. Yanımda babam ve annem ile konu komşu dışarı çıkmıştı. İtfaiye geldi. Uzun uğraş sonucu söndürmüşlerdi odayı. Evin diğer odalarına sıçramamış, kimseye zarar vermemiş, sadece benim odam alevler içinde kalmıştı. Sevinsem mi üzülsem mi bilemiyordum.

BÖLÜM SONU
Devam Edecek

Şeytan-ı Racim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin