A Smile From The Villain [BL]

Gidişatın Ani Gelişi - Bölüm 39

[Sistem istemi: Lütfen bir yıl içinde Shen Feixiao'ya hakaret etme konusunu yerine getirin ve satırları sisteme göre okuyun. Başarılı olun ve % 10 iade değeri alın, başarısız olun ve dönüş değeri sıfırlanacaktır. Lütfen bir yıl içinde Shen Feixiao'ya hakaret etme konusunu yerine getirin ve sisteme göre satırları okuyun. Başarılı olun ve % 10 iade değeri alın, başarısız olun ve dönüş değeri sıfırlanacaktır. ] Sistemin sert sesi Qin Kaiyi'nin başını döndürdü. Soldu ve kendini desteklemek için yatağın kenarını kavradı, sonra başını salladı ve acı bir şekilde gülümsedi ...

Gizli alemde çok fazla şey olduğu için, komplonun bu en önemli kısmını neredeyse unutuyordu. Ama unutsa bile, bu kötü sistem unutmadı. Uzanıp hala acı veren boynuna dokunan Qin Kaiyi, derin bir nefes aldı.

Haklıysa, romandaki Qin Shi ve Shen Feixiao arasındaki en şiddetli yüzleşmeyle yüzleşmek üzereydi. Qing Xuzi tarafından ruh otu bulması için gönderilen Qin Shi, Shen Feixiao'nun ilk önce o değerli bitkisel ilacı bulduğunu keşfetti. Hiç tereddüt etmeden, romandaki dar görüşlü Qin Shi, Shen Feixiao'nun ellerindeki ruh otunu acımasızca yakaladı ve ona güldü: "□'nin oğlu hala ölümsüzlük için efsun uygulamak istiyor mu? Hayal kurmaya devam et." Daha sonra misilleme yapmayan Shen Feixiao'yu uçurumdan tekmeledi.

Elbette Shen Feixiao uçurumdan düşmesine rağmen kesinlikle ölmedi. Sadece ölmemekle kalmadı, tüm köpek kanı romanları gibi, hayatındaki üçüncü kadınla tanıştı: Tanrı'nın Tıp Vadisi'nin Vadi Efendisi'nin en büyük kızı Su Liuli.

Ah... ne kadar önemli bir karşılaşma. Korkunç bir baş ağrısı çeken Qin Kaiyi, tekrar bir elma aldı ve yemeye başladı. O olayları izleyen gidişatı hatırladı ve elmayı çiğnedi. Wu, ondan sonra, Shen Feixiao doğal olarak güvenli bir şekilde Lingshan Sekti'ne döndü. Ve Qin Shi yüzünü tamamen yırttı*, Ne acınası bir kan ve gözyaşı geçmişi**...

(*yüzün her zamanki figüratif Çince anlamı, saygınlığı vb.
**yürek parçalayan hikaye)

Qin Kaiyi, bunu düşündüğünde acı gözyaşlarını silme dürtüsüne sahipti, çünkü Qin Shi romanda gizli diyara girmedi, bu yüzden gizli diyarı kalbine yerleştirmedi*. Gidişatın birdenbire değişmesini beklemiyordu. Aslında içeri girdi ve ona içeride olanlar neredeyse bu yaklaşan önemli komployu unutturdu.

(kalbine bir şey koymak - endişelenmek / onunla ilgilenmek)

Şimdi işler harikaydı... Bu vicdansız sistem tarafından hatırlatılan Qin Kaiyi oturdu ve duvara yaslandı. Uzun bir süre mantıklı bir hareket tarzı bulmadan düşündü. Sadece ikinci elmayı yedikten sonra yatağa gitmeye karar verebildi ... Bu bir yıl uzakta değil mi? Bu kadar acele etmenin pek bir faydası yoktu.

Yatakta yatan ve gözlerini kapatan Qin Kaiyi'nin yorgun vücudu yeniden sersemlemiş bir uykuya daldı.

Ölüler gibi uyuyan Qin Kaiyi güzel bir rüya gördü. Rüyada nihayet lanet olası dönüş noktalarını topladı ve bu dünyadan orijinal dünyasına döndü. Çok uzun süre gittiği için ailesi onu gördükleri anda sevinçle ağladı. Rüyadaki Qin Kaiyi, uzun süre ayrı kaldığı anneyi kucakladı, konuşamayana kadar ağlamasını izledi. Qin Kaiyi'nin kalbi ekşi hissediyordu. İlk başta sert olan babası, geri döndüğünü görünce, her zamanki sakinliğini kaybetti ve gitmesine izin vermeden ona sarıldı.

Rüya güzel olmaya devam etti, ama Qin Kaiyi ağlamak üzereyken aniden kollarında tuttuğu annenin aniden ve açıklanamaz bir şekilde yetişkin bir Shen Feixiao olduğunu fark etti!

O donuk ifade Qin Kaiyi'yi anında cennetten cehenneme geri döndürdü!

"Kahretsin!" Yüzünde soğuk terle uyanan Qin Kaiyi, annesini azarlama dürtüsüne sahipti. Bu rüya neden bu kadar şanssızdı!! Ve derin bir etki bırakan Shen Feixiao'nun yüzü!!! Annen, Yan Gu'yu suçladı!! Daha önce Shen Feixiao'nun büyüyen benliğine dönüşmemiş olsaydı, Qin Kaiyi nasıl bu kadar korkunç bir rüya görebilirdi!