A Smile From The Villain [BL]

Gu Zehri - Bölüm 76

(Çn: "Gu" kelimesini, "zehirli böcek" olarak çeviriyorum. 蛊 = gu = efsanevi zehirli böcek. Demek tüm bu zaman boyunca QKY'de olan buydu. Sadece "gu" olarak geçebilir. )

Sistemin komutunu duyduktan sonra, Qin Kaiyi bir süre çözüm bulamadı. Aslında, Shen Feixiao maskeli kişi olarak kimliğini bilmeseydi, Qin Shi'yi öldürmesini sağlamak son derece kolay olurdu, ama şimdi ... Qin Kaiyi ne zaman, Shen Feixiao'yu kızdırıp kızdırmayacağını düşündüğünde, zihninde büyük bir oluşum kurulurdu. Güzel, bir dereceye kadar Qin Kaiyi haklıydı, çünkü Shen Feixiao'yu kızdırmanın sonuçlarının % 99'u aşılacaktı ...

Ancak evin yolu onun önündeydi. Qin Kaiyi, öfkesini ve düzgün planını dizginlemek istese bile, kalbindeki sabırsızlığı bastırmak zordu, bu yüzden başlangıçta acelesiz kabul edilebilecek o günlere dayanmak zorlaştı.

Shen Feixiao, Qin Kaiyi'nin endişesini fark etmemiş gibiydi. Yine de her gün Qin Kaiyi'ye lezzetli yemekler teslim ediyor ya da ara sıra Qin Kaiyi'nin odasında kitap okuyordu. Bununla birlikte, çoğu zaman yemeği bitirdikten sonra, bilinmeyen bir şeyle meşgul olarak ayrılırdı.

İkisi arasındaki ilişki çok garip bir şekilde çıkmaza girmişti. Bazı araştırmalar, insanların yirmi birinci günde bir alışkanlık geliştirdiğini ve Qin Kaiyi'nin bunun farkına vardığında çok geç olduğunu söylüyor... Aslında bilinçsiz bir şekilde Shen Feixiao'nun yanında yemek yemesine alışmıştı.

"Birkaç gündür onu görmedim. Shen Feixiao nerede?" Tofuyu kasesine sokan Qin Kaiyi'nin ifadesi hoşnutsuzluğunu ortaya çıkardı: "Neden yine tofu var?"

"... Ustanın yapacak bir işi var." Hâlâ muhteşem mor bir elbise giymekte olan patlıcan, Qin Kaiyi'nin seçici ifadesine baktı ve ağzı istemeden seğirdi: "Qin gongzi, ustayla bir işin mi var?"

"..." Aslında, Shen Feixiao burada yokken neden yiyecek et olmadığını sormak istedim... Qin Kaiyi yüreğinde sessizce dedi, ama yine de şunu söylemekten kaçındı: "Birkaç gündür tofu yiyorum, farklı bir şey yapabilir misin?"

"Usta döndüğünde et yiyebileceğini söyledi." Patlıcan eliyle burnunu ovuşturdu.

"..." Shen Feixiao beni böyle kandırmak istiyorsun! Qin Kaiyi ağzına bir parça tofu koyduktan sonra, tüm kişiliği kötü bir ruh hali içindeydi. Shen Feixiao yarım ay önce açıklanamaz bir şekilde ayrıldığından beri, yarım ay yetecek kadar lahana yemişti ve soya peynirini kaynatarak lahana ve tofuya dönüşebilirdi.

"Shen Feixiao ne yapıyor?" Önündeki mor renkli adamın biraz tanıdık olduğunu düşünmesine rağmen, samur ile bağ kurmamıştı. Qin Kaiyi patlıcana şöyle baktı: "Ne zaman dönecek?"

"Sahibinin dışarıda yapacak bir işi var ve yalnızca yaklaşık yedi gün sonra geri gelebilir." Qin Kaiyi'nin ilk sorusuna net bir cevap yoktu. Patlıcan Qin Kaiyi'ye baktığında, gözlerinde biraz açık bir acıma vardı: "Qin Gongzi lütfen endişelenme."

"..." Nasıl endişeli olmazdı, etsiz günler insanların yaşayabileceği bir şey değildi... Qin Kaiyi iç çekti, yemek çubuklarını indirdi ve tekrar yatağa girdi. Shen Feixiao istediği zaman dışarı çıkmasına izin vermiyordu ve bu odada televizyon ya da bilgisayar yoktu. Qin Kaiyi'nin kitap okumak ve uyumak dışında neredeyse hiçbir eğlence biçimi yoktu.

Yatağa dönen Qin Kaiyi'yi gören patlıcan, sofradaki yiyeceklerin artıklarını temizlemeye başladı. Doğal olarak Shen Feixiao'nun ne yapmaya gittiğini biliyordu – Feng Shen Gu'yu bulmak*, bu tür şeyler eski bir yerde bulunmazdı.

(tanrılar tarafından bahşedilen efsanevi zehirli böcek)

Bir ay önce Tang Shayun'un ruhsal bilincine zorla girdiği için, ondan bazı çok garip şeylerle karşılaştı. Bilmem ne göçü, ne romanı... Her neyse, bunları hiç görmemişti ama bu özellikleri görünce patlıcan Shen Feixiao'ya çekinmeden anlattı. Shen Feixiao ne söylemesi gerektiğini duyduğu an, ifadesi tamamen kasvetli bir hal aldı.