26. BÖLÜM

864 24 0
                                    


   Hemşireler beni bir şey için hazırladılar. İçimde git gide büyüyen hisle kendimi kaybedecektim.

“Bora!” diye seslendim odada herkesin içinde. Bora koşarak yanıma geldi.

Bora:
“ne oldu? Ağrın mı var?”

“Ya hayır. Korkuyorum. Hem de düne göre daha çok korkuyorum. Beni nereye götürüyorlar? Ne için götürüyorlar? Kötü bir şey mi yapacaklar?”

Bora:
“Hayır, hayır. Tam tersine sana iyilik yapacaklar. Korkma, asla sana zarar veremezler.”

“Ya Bora saçmalama. Herkesin içinde bir tek sana güvenebildim. Ben buradaki insanlardan bile çekinirken senin olmadığın, hiç bilmediğim bir yere hayatta gitmem.”

Bora:
“Güzelim valla bir şey olmayacak. İyiliğin için.”

“Asla gitmem o yere sensiz. Gitmek istemiyorum. Olmaz ya olmaz. Kaçacağım ben.”

   Yattığım yataktan hızla kalktım. Herkes aynı anda bağırdı, “Hayır!” korkuyla yerimden sıçradım. Bu sesin ardından bende çığlık attım.

“Ya deli misiniz? Ne bağırıyorsunuz? İstemiyorum işte, size ne?” diyerek kapıya yöneldiğimde biri belimden tutup beni kendisine çevirdi. Tam karşımda Bora vardı. elimi yumuşacık ama sahiplenir bir şekilde tuttu.

Bora:
“Bana güven, cidden bak. Canın acımayacak, kötü bir şey olmayacak. Kaçma, kaçmana gerek yok. Kimse yoksa ben varım.”

   Son sözü ile beynimde şimşekler çaktı.
***

  “Ya Bora korkuyorum. Nasıl atlayacağım ben buradan?”

Çınar öne çıktı, “Ben tutarım abim gel sen.”

Bora Çınar’ı itekledi, “Atla sen güzelim, açtım kollarımı gel.”

Çınar tekrar Bora’yı ittirdi, “Oğlum kız ilk defa okuldan kaçıyor. Biraz daha yatıştırıcı konuşsana.”

Bora ittirdi bir kez daha ve Çınar yeri boyladı.
“Ya tamam didişmeyin. Beni sevgilim tutsun.”

Çınar:
“İn kız. O çırpı bacaklarını kıracağım. Abi ile öyle konuşulur mu?”

“görende öz abim sanır.”

Çınar:
“Lara!”

“Tamam abi ya.” Dedim kedi gibi çıkan sesim ile. Hala duvarın üzerindeydim ama.

Bora:
“Sevgilim, güzelim. Korkma, ben buradayım. Kimse yoksa ben varım.”
***
   Başımı tuttum. Dengemi kaybedip geriye sendelediğimde Bora belimden tuttu ve telaşla bana baktı.

Bora:
“Lara, neyin var? ne oldu?”

“Bora… sen… Çınar… okul… ah!” başım zonkluyordu. Hızla beni kucaklayıp yatağa uzandırdı. Herkes etrafımda toplandı.

Çınar:
“Evet, evet. Bir şey hatırladın. Ne hatırladın? Allah’ım beni hatırladı.”

Bora:
“Ne hatırladın Lara?”

“Bora. Ben duvarın üzerindeydim. Çınar ile siz didişiyordunuz. Sonra Çınar abi ile konuşulmaz diyordu. Sen Bora, bana sevgilim diyordun. Güzelim diyordun, kimse yoksa ben varım diyordun yine. Şimdi gözümde çok uzakken o hatırladığım şey…”

Çınar:
“Sizin ilk sevgili olduğunuz zaman okuldan kaçtığın ilk zaman.”

“Siz okuldan mı kaçtınız?” dedi yetişkin bayan.

Çınar:
“Bilmem öyle mi dedim.”

“Alla halla. Sende mi hafıza kaybı yaşadın acaba?” dedi yetişkin bayan ellerini önüne bağlayarak.
   Onlar konuşurken Bora ile bakışıyorduk. Elimi tutuyordu. Sıcak basmıştı bana, neden ki? Bora iyice yaklaştı. O yaklaşırken herkes birbirine girmiş bir şeyler diyorlardı ama kimse bizi fark etmemişti.
Burnu burnuma sürttüğünde alnını alnıma yasladı.
Bora:
“O kalbinin hızlı çırpınışı, karnının gıdıklanması ve bana olan sebepsiz güvene aşk deniyor güzelim…”

   Boynuma doğru gittiğinde anlam veremediğim bir biçimde kalbim deli gibi atıyordu. Gözlerimi kapatıp yapacağı şeyi bekledim. Boynuma küçük bir buse koydu, koyduğu yer alev alev yanıyordu artık. O orada küçük öpücüğümü koyarken kokusu burnuma doldu. Ve bir kez daha, ona karşı kendimden geçtim.
  Oradan çekilip tekrardan burun buruna geldiğimizde bakışları dudaklarımdaydı.

Bora:
“Ne hissettin?”

“Aşkı…” diyebildim ve yutkundum. O benim, ne kadar unutmuş olsam da,
geçmişim ve geleceğimdi.
*****

Bir bölümü daha bitirdik. Nasılsınız canlar? Ben gayet iyiyim. Bölüm ile ilgili fikirleriniz neler? Uzayacak daha bölümler merak etmeyin.

Lara herşeyi hatırladığın da ne olur sizce?

YAZLIKWhere stories live. Discover now