45. BÖLÜM

558 18 0
                                    


   Kendimi Sinem’i dövdükten sonra çok iyi toparlamıştım şahsen. Bizimkilere Bora’ya yapacağım planı anlatmıştım.

“Bana bakın. Biriniz bile Bora ile konuşursa keserim.”

Çınar:
“Onu az önce içeride gördük zaten. Kızı bir kesmediğin kalmıştı. Onu nasıl tokattı kız. Vallaha korktum bir an.”

Gece:
“Bende şoka girdim. Helal olsun kankam be.”

“Sağolun, varolun. Siz bir anlık korktunuz o baya uzun bir süreliğine korkacak. Yoksa siz biliyorsunuz benim nasıl minnoş bir kedi olduğumu?”

Emre:
“Ya, ya ne demezsin. Ben seni Bora’ya sarkıyor diye iki sene önceki kıza saldırışını, yolun ortasında önünü nasıl kestiğini gayet iyi hatırlıyorum, Lara. Uzun zamandır gözükmüyordu senin içindeki canavar.”

Atlas:
“Bizde ilk defa gördük.”

Ahenk:
“İnşallah son olur. Bir an karşımdaki Lara mı dedim?”

Çınar:
“Dişlemediği kaldı kızı zaten bacımın.”

“Yaptık bir şeyler işte. Neyse neyse, siz beni anladınız değil mi?”

“Evet.” Dediler heyecanla hepsi.
***

  Babam ve annem masada ikisi oturmuş bir şeyler konuşuyorlardı. Yavaş yavaş alışıyorlardı birbirlerine. Sinem’i annemlerle tanıştırıp tekrar odasına çıkarmıştık. Şimdi hep birlikte Sinem’e bakmaya gittik. Odada yatağa serilmiş ve gözleri kapalıydı. Sessiz olmalıları için bizimkilere işaret yaptım. Odanın içinde küçük adımlarla yatağa yaklaştım. Yerdeki yastığı alıp aniden Sinem’in yüzüne kapattığımda debelenmeye başlamıştı. Hemen yastığı çektiğimde olduğu yerden sıçradı.
Sinem:
“Ne-ne yapıyorsun?”

“Bir hatanla nasıl gidi olduğunu göstermek istedim tatlım.” Bizimkiler içeri gülerek girdi. Sinem gözlerini devirdi.

“Çıkar şimdi telefonunu. Bora’ya mesaj atacaksın.”

Sinem, “İyi.” Bıkkınca telefonunu eline aldı ve mesajlara girdi.

“Yaz. Bora, konuşmamız lazım.” Dediklerimi yazıp yolladı. Görmesini bekledik ama dönmedi. Ben olsam şimdiye yazmış hatta aramıştı.

Çınar:
“üff, bizimkide neyi bekliyor ya?”

  O sırada bildirim geldi. Bora yazmıştı.

Sinem:
“Ne konuşacağız yazmış.”

Gece:
“Ben senden hevesimi aldım, ayrılalım yaz.”

“Aynen öyle yaz.”

Sinem:
“Fotoğrafı sildiğimi de söyleyeyim mi?”

“Söyle tabi, mal.” Diyerek kafasına vurdum. Dediklerimizi yazıp yolladı.

Sinem:
“İyi ne halt yiyorsan ye. Bir daha karşıma çıkma. Sakın ola ki Lara’ya bulaşma, demiş.”

“Benimle mi tehdit ettin birde?”

Sinem:
“Yani, biraz olabilir.”

Kayla:
“Tam dayaklıksın.” Diyerek Sinem’in saçına yapıştığında Emre hemen tutup ayırdı. Kayla’yı alıp kucağına oturttuğunda birbirlerine baktılar. Emre yutkununca öksürdüm. Bana dönüp baktılar ve Kayla kucağında kalktı.

“Bak, birimizin elinde kalmak istemiyorsan lafına dikkat et.”

Sinem:
“Of tamam. Başak bir şey var mı?”

“Hayır yok. bu kadardı. Serbestsin ama işim düştü mü koşarak geleceksin.”

Sinem:
“Tamam. Gidebilir miyim?”

“Diğer plan işleyene kadar hayır. Hadi gidiyoruz.” Diyerek kalktık. Paşa paşa geleceksiniz beyefendi, paşa paşa!
*****
  Ümarım iyisinizdir. Ben çok iyiyim, sizleri de çok seviyorum.

Bölüm nasıl gidiyor arkadaşlar?

En çok beğendiniz bölüm hangisi bu arada?benden istediğiniz var mı?

YAZLIKWhere stories live. Discover now