Ela'dan

5.5K 247 7
                                    

Kütüphanenin içine girmeden beni kolumdan tuttuğu gibi tekrar dışarı sürükleyen seline bakıyordum şaşkın şaşkın.

"Ne yapıyorsun."

"Senin şu ultra yakışıklı çocuk muydu o."

"Kim."

"Kütüphaneye geldiğin uşak."

Djndkdndjd bu beni baya güldürmüştü.

"Haa o uşak ve o uşağın bir adı var erdem."

Selin tek kaşını kaldırdı.

"Peki bu erdem seni neden Kütüphaneye getirdi dostum."

"Güvenliğim içinmiş."

"O önce kendi güvenliğini sağlasın."

Selin benden gizli abimle mi konuşuyordu. Ne bu böyle aynı tepkiler aynı sitemler iyi bi dayak yedi çocuk.

"Off selin sende abim gibi."

" Aklın yolu birse demekki."

"Başlıcam aklınıza ama ya."

"İyi neyse sadece bu mu yani."

"Bu sabah bana çok güzel olmuşsun dedi."

"Ohaaa biraz yavaşla kardeşim deseydin."

"Demedim."

"Tamin ettim demediğini daha dün bir bugün iki hemen iltifatlar felan ne oluyormuş."

" Ya sende ne felaket tellalısın."

"Seni düşünüyorum."

"Merak etme adamları yakalayana kadar. Hem senide tanıştırayım bugün önyargıların yıkılsın bi."

"İyi bakalım enişte olabilecek potansiyeli var mı."

"Ööğ selin abart."

Selin tepkim karşısında kahkaha attı. İçeri geçip ders çalışmaya başladık.

Saat 16ya geliyordu birazdan çıkardık telefonumu çıkartıp erdeme mesaj attım.

Ela:Birazdan çıkacağız kütüphaneden.

Erdem: Tamam geliyorum beş dakikaya ordayım.

Telefonun başında bekliyordu sanırım.
Biz toplana kadar çoktan gelmişti. Selin bana yaklaşıp koluma girdi.

"Baya da dakik be eniştem."

Gözlerimi devirdim seline. Kapıda bizi bekleyen erdeme doğru yürüdük. Dün sivildi o haliylede çok yakışıklıydı. Ama üniformalar onu daha bir çekici yapıyordu.

"Selam."

Dedi bize tebessüm ederek.

"Selam" diye selinle birlikte koro halinde cevap verdik. Erdemin gözünde bu kim bakışını görebiliyordum. Hemen merakını gidermek üzere söze girdim.

"Selin benim en yakın arkadaşım. O da benimle birlikte sınava hazırlanıyor."

"Tanıştığımıza memnun oldum."dedi erdem seline dönerek.

Selinde erdeme" bende" dedi ve  yürümeye başladık.

"Adamlardan birini yakaladık bugün."dedi erdem yere doğru bakıyordu bunu söylerken taşın birine tekme atıp savrulmasını sağlamıştı.

"Ee peki diğerleri neredeymiş bir şey söyledi mi?"

"Hayır. Ama şehir dışında olduklarını tahmin ediyoruz. Gittiklerini düşündüğüm şehirdeki şubelerle irtibata geçtim bakalım hayırlısı."

Ortam sessizleşmişti erdem bir anda bu sessizliği bozdu.

"Kızlar bence çok ders çalışıyorsunuz bu ders çalışmanın sonunda bir ödülü hak ediyorsunuz geçende önünden geçerken gördüm dondurmacı açılmış size dondurma ısmarlayayım mı hemen eve gitmeyin."

Seline baktım. Selin dondurma yemeyi çok severdi erdem asla hayır diyemeyeceği bir teklifle gelmişti. Selin onaylar şekilde kafasını salladı.

"Olur olur mehmet abi gelmiş demekki sonunda onun dondurmaları bir efsanedir." Selinin bunu söylerken gözleri parlıyordu. Mehmet abi ilkbaharın başlarında buraya gelir sonbaharda da anlatyaya giderdi.Ve selinle onun dondurmalarına bayılırdık. Erdem bana baktı benden bir onay bekliyordu.

"Olur gidelim hadi."dedim.

Dondurmcıya geldiğimizde mehmet abiyle selin koyu bir sohbete dalmıştı bile çoktan. Erdemle bense onları dinliyorduk. Erdem bana döndü.

"Neden sadece kakao ve vanilyalı dondurma aldın diğerleride çok güzeldi."

"Farklı tatlar denemeyi sevmiyorum."

Erdem farklı tatlar denemeye bayılıyor olacakki ne kadar ismini duymadığı çeşit varsa onlardan koydurdu.

"Ben çok severim farklı tatlar denemeyi  gittiğim her yerde mutlaka her şeyi denerim ve sokak yemeklerine bayılırım." Öyle heyecanlı anlatmıştı ki bunu sanki o yemekleri şuan yiyormuş gibiydi.

"Ben çok fazla il dışına çıkmadığım için pek alışık değilim." Yedi sülale burada doğup büyüdüğümüz için sadece yakın çevredeki illere gidebilmiştim haliyle oralardaki yemeklerde bizimkilerle aynıydı.

"Ben seni götürürüm. "

Yediğim dondurma boğazıma kaçmıştı. Bu çocuk niye böyle yapıyordu bu gün. Öldürmek mi istiyordu beni.

"İyi misin"dedi telaşla sırtıma vururken erdem. Şuan bütün kibarlığı yok oluyordu su versene be mübarek. O sıradan selin koşup dolaptan su almıştı.
Getirdiği suyu açıp bana verdi erdem.bugün bu kadar heyecan yeterdi. Herkes dondurmasınıda yemişti.

"Hadi eve gidelim artık." Dedim hızla kalkıp.

"Tamam ben hesabı ödeyip geliyorum."dedi erdem.

Bizde selinle dışarı çıkmıştık.

"Ne oldu lan ölüyordun az daha."

"Dondurma kaçtı boğazıma işte." O arada yanımıza gelen erdem sözümün bölünmesine sebep olmuştu.

Selini evine bırakıp benim evime yürümeye başladık.

"Beni yanlış anlama hani sabah belki arkadaş oluruz demiştinya arkadaş olmaya çalışıyorum."

Erdemin bu sözleri beni duraklattı zaten yokuşa gelmiştik.

"Şey yanlış anlamadım sadece beklemiyordum."

"Haklısın daha iki gündür tanışıyoruz bence de biraz garip oldu ama biz erkekler birbiryle çabuk kaynaşan tipleriz benimde kızlarla pek diyaloğum olmadığı için sanırım nasıl konuşacağımı ayarlayamıyorum."

Ne,ne. Kızlarla diyaloğu olmamış mı? Ay inanır mısın benimde erkekler le yok dkxnxkxj.

"Sorun değil. Ben gideyim artık."

"Tamam kendine iyi bak."

"Sende görüşürüz."

"Görüşüz."




Aşk Gerçekten Varmış Where stories live. Discover now