Ela'dan

2.8K 133 8
                                    

Sabah uyanır uyanmaz aşşağı kahvaltı hazırlamaya inmiştim. Erdemse benden yarım saat sonra uyanmış ve takımlarını giymiş bir şekilde indi.

"Neden giyindin bugün dinlenseydin keşke biraz."

"İşe gitmem lazım yarından sonra yokuz çünkü." Oh be balayına gitmekten vazgeçmemişti.

"Tamam birşeyler ye bari öyle git."

"Aç değilim sana afiyet olsun." Diyip bilgisayarını çantaya koyup çıktı.

O gittikten sonra bir kaç birşey yiyip sofrayı toplayıp güvenlikçi salih abinin yanına gittim. Umarım birşeyler bulabilmiştir.

"Günaydın salih abi."

"Oo günaydın elacım."

"Ne yaptın bulabildin mi o günün kayıtlarını."

"Buldum buldum al bakalım."

"Saol salih abi kolay gelsin."

"Ne demek elacım görüşürüz ."

"Görüşürüz salih abi"

Salih abinin verdiği flaş belleği alıp hemen eve geldim ve bilgisayarıma taktım. Kayıt tam olarak cemle benim olduğum yeri gösteriyordu. İşte bu. Flaşı alıp çantama koydum ve erdeme birşeyler hazırlamak için mutfağa gittim

Sabah düzgün birşey yememişti ve öğle saati yaklaşıyordu ben şirkete gidene kadarda gelirdi o yüzden dünkü yemeklerden hemen bir çanta yaptım ve yola koyuldum.

Şirketin önüne geldiğimde derin bir nefes aldım ve içeri girdim. Bugün aramızdaki küslük artık çözülecekti.

Yönetici katına çıktıktan sonra erdemin kapısının hemen karşısında oturan serap hanımın yanına ilerledim ve erdemin müsait olup olmadığını sordum. Serap yerinde huzursuzca kıpırdanıp birşey diyememişti bu durum canımı sıkmıştı sonuçta kocam izin alacak halim yok ya.

Doğruca erdemin odasına ilerledim ve kapıyı çalmadan içeri daldım. Daldığımda karşılaştığım manzarayla elimdekiler yere düşmüştü. Ece erdemin boynuna sarılmış bir vaziyetteydi. Ben gelince irkilerek ayrılmışlardı. Bana bunu nasıl yapar.

Olayın şaşkınlığını yüzüme değen sıcak yaşların etkisiyle atlatmıştım. Ağlıyordum ve duramıyordum kapıyı hızla çekip hızlı adımlarla şirketin kapısına doğru ilerlemeye başladım. Arkadamdan gelen erdemi duymazdan geliyordum.

"Bak göründüğü gibi değil. Ela durur musun anlatayım."

Şirketin kapısına geldiğimde kolumu tutan erdem yüzünden olduğum yerden ileri gidemiyordum.

"Bırak beni."

"Bırakamam lütfen bi dur dinle."

Çantamdan flaşı çıkarıp erdemin eline tutuşturdum bu ne der gibi suratıma bakan erdemin yüzüne gözlerimi dikip.

"Al bak bu benim sana yalan söylemediğimin kanıtı ama senin bi kanıtın var mı hiç sanmıyorum.Olsa da farketmez az önceki mazaradan sonra. Ben en azından başka bir adamın boynuna atlamadım hiç. Balayınada eceyle gidersin"

"Ela bak ben-"

Sözünün devamını dinlemeden önümüzden geçen taksiyi durdurmuş ve binmiştim. Demekki en ufak bir yanlış anlaşılmada başka bir kadının koynuna gidecekti madem artık benim gibi bir karısı olmasına gerek yoktu.

Eve gittiğimde ilk işim eşyalarımı toplamak olmuştu nereye gideceğime dair en ufak bir fikrim yoktu ama bu evde daha fazla kalmayacaktım.

Eşyalarımı toplayıp evden kendimi dışarı attım ve bir taksiye bindim. Nereye gideceğimi hiç bilmiyordum ailemin yanına da gitmek istemiyordum.

"Abla nereye gidiyoruz."

"Bilmiyorum."

"Nasıl yani."

"Siz sürün ben söyleyeceğim."

"Tamam abla."

Taksicide bu durumu garipsemiş olacak ki kendi kendine estağfurullah çekmişti. Ama gidecek bir yerim yoktu. Selinlere gitsem ve abimlere haber vermemesini söylesem acaba abimle arası bozulur muydu. Telefonumu alıp selini aradım. Ama telefon çalmamıştı. Abimi aramaktan başka bir çarem kalmamıştı.

"Alo ela nasılsın canım kardeşim."

"İyiyim abi sen nasılsın."

"Bende iyiyim güzelim seni çok özledim."

"Bende sizi özledim."

"Yanımıza gel istersen ben hemem alayım seni."

"Yok yok abi gerek yok babam sorun yapar şimdi ."

"Yapmaz o da çok özledi seni gel en azından 1 haftacık kal olmaz mı."

Zaten şuan başka birşey yapamazdım.

"Tamam abi o zmn bilet alıp birazdan binerim olur mu?"

"Olur tabi olur erdemde gelsin hem aradaki buzlarda erir."

Ağladığım için ağzımdan küçük bir hıçkırık kaçmıştı.

"Sen ağlıyor musun.?"

Hemen boğazımı temizledim.

"Yok şey sizi çok özledim ondan. Erdemin işleri yoğun bu ara o gelemez."

"Tamam sen gel yeter ben seni karşılarım olur mu."

"Tamam abicim görüşürüz."

"Tamam abim seni çok seviyorum unutma hadi otobüse binince haber ver görüşürüz."

Abim telefonu kapattıktan sonra ağlamamı tutamamış daha fazla ağlamaya başlamıştım. Taksici abide halime baya üzülmüş olacakki sesini çıkarmamıştı. Kendimi toplayınca beni otogara bırakmasını söyledim. Ve ilk bulduğum bileti alıp yola koyuldum.

                          .............

Küçüklüğüm,çocukluğum... çok özlemiştim çok insanın memleketi gibisi var mıydı be.

Gece saat 3 gibi indiğimde abim beni otogardan almıştı ve eve gelmiştik annemde babamda beni çok güzel karşılamışlardı.

Odama girdiğimde çalışma masamda ağlamalarım yatağımın üzerinde selinle dedikodu yapıp gülüşmelerimiz canlandı gözümde gerçekten evimi özlemiştim.

Valizimi bir kenara bırakıp yatağıma uzandım. Hayat çok garip gerçekten sabah kendi suçuszluğumu açıklamak için çıktığım yolda kocamı başka bir kadınla sarılırken basmıştım. Umarım mantıklı bir açıklaması vardır. Bunun için bir sürü dua ederek yorgun bedenimi daha fazla ayakta tutamayıp uykuya yenik düşmüştüm.





Aşk Gerçekten Varmış Where stories live. Discover now