Ela'dan

2.9K 125 0
                                    

O kadar heyecanlıydımki gece geç yatmamıza rağmen sabah namazıyla uyanmış ve hazırlanmaya başlamıştım. Hazırlanınca erdemi dürtmeye başladım.

"Hadi kalk."

"Yav daha kargalar pisliğini yemedi be mübarek."

"Banane be kargalardan kalk hadi işe geç kalacağım."

Yorganı ayaklarıyla üzerinden savurup yataktan kalktı ve gözlerini ovuşturarak banyoya ilerledi. O gelene kadar bende ortalığı toplamaya başlamıştım.

"Gömleğim nerede güzelim."

"Al sevgilim."

Erdem yarı yumuk olan gözlerini kocaman açıvermişti.

"Senin dilin neler söylüyormuş ya böyle."

"Söylüyor işte uzatmada giyin."

"Tamam karıcım."

Erdem uzattığım gömleği alıp üzerine geçirdi. Bende yanına gidip düğmeleri iliklemesine yardım etmeye başladım.

"Ela."

"Efendim."

"Sen kıravat bağlamayı biliyor musun?"

"Evet lisedeyken okul formam kıravatlıydı."

Elindeki kıravatı bana uzattı.

"Sen bağlar mısın?"

"Tamam olur ."

Elinden aldığım kıravatı bağlarken erdemde yakınlığımızdan istifade yüzüme ufak ufak öpücükler konduruyordu.

" biliyor musun."

"Bilip bilmediğimi bilmiyorum söylersen ona göre şey ederim."

"Ben hep karım kravatımı bağlasın çok istiyordum."

"Bağlıyor işte."

"Evet teşekkür ederim."

"Neden böyle bir hayalin vardı."

"Bilmem hoş değil mi."

"Hoş."

Diyip bağladığım kıravatı düzelttim ve dudağına bir öpücük kondurdum.

"Hadi gidelim"

Erdemi elinden çekiştirerek evden çıktım. Erdem kapıyı iyice kilitlediğinden emin olunca arabaya binip hemen yola çıktık.

"Ee biz şimdi barıştık dimi."

"Yani çok belli değil mi?"

"Ben yinede emin olmak istedim."

"Erdem seni çok seviyorum."

"Bak şuan baya emin oldum bende seni çok seviyorum. "

Yol gerçekten çok uzun sürüyordu. Geç kalmak istemiyordum erdemde beni yetiştirmek için elinden geleni yapıyordu.

"Bak beni yetiştiremessen yine küserim ha."

"Aman aman hiç öyle bir tehlikeye atmam kendimi."

"Bir daha küsmeyelim olur mu."

"Ben zaten pek küsme niyetlisi biri değilim ama işte hayat."

"Aynen kanatların nerde canım kocam."

"Bak sen bana böyle ansızın şeyler diyosun kalbime inme indircen haberin olsun."

"Hiçbir şey olmaz sana maşallah turp gibisin."

Biz böyle konuşurken sonunda şirketede ulaşmıştık. Erdem benim koltuğuma doğru uzanıp alnıma bir öpücük kondurdu.

"Başarılar benim biricik karım."

Aşk Gerçekten Varmış Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin