Buz Adam -14-

4.7K 197 8
                                    

Sabah Nil'le kalkıp kahvaltı ettik. Nil'in annesi Süheyla Teyze biz uyanmadan kahvaltımızı hazırlamış ve işe gitmişti.
Nil'e dönüp;
-Nil ben bugün eve gitmek istiyorum." dedim.
-Hayır Vera, sence de erken değil mi?
-Alışmam gerek. Ne zaman gidersem gideyim ilk gittiğimde aynı acıyı hissedeceğim. En iyisi hemen gidip çabuk alışmak.
-Peki, bari bende geleyim.
-Hayır Nil. Zaten 3 gündür benim yüzümden okula gitmez oldun. Lütfen, yarın bende okula giderim zaten..
Yutkundum. ''Anneme söz verdim.."
Masayı topladık ve hazırlanıp evden çıktık.
-Vera?
Kafamı ona çevirdim.
-Vera dün Karan geldiğinde hiç mi bir şey hissetmedin?
Kafamı eğdim.
-Onun geldiğine sevinecek durumda bile değildim, hala da değilim.
Durağa geldiğimizde Nil otobüse binecekti bende yürüyecektim. Bu tamamen benim seçimimdi. Yürümek istiyordum.
Nil'le sarıldık. O otobüse bindi bende yürümeye devam ettim.
Telefonum çaldı. Arayan abimdi. Onun daha dün haberi olmuştu her şeyden. Olayın üzerinden 2 hafta geçmişti ve ben abime daha dün söylemiştim. Söylemekte değil, mesaj attım.
Kızacağından emindim. Yinede açmalıydım. Derin bir nefes alıp telefonu kulağıma götürdüm.
-Efendim?
-Nasıl ya?! Bana nasıl haber vermezsin? Ya nasıl bu kadar bencil olabilirsin Vera!!?
O kadar çok bağırıyordu ki, kendimi daha önce hiç bu kadar suçlu hissetmemiştim.
-Abi, ben..
Bir anda telefonun arkasından hıçkırık sesleri duyar oldum.
-Abi ben çok üzgünüm. Okuluna engel olur, üzüntüden dikkatin..
Lafımı bitirmeme izin vermeden devam etti.
-Vera, o benimde annemdi. Sen onun yanında olduğun kadar benimde olmam lazımdı, hakkımdı. Ve 2 hafta sonra duyuyorum. Yüzünü haftalardır görmüyordum ve sabırsızlıkla size kavuşacağım günü bekliyordum. Ama bu yaptığını unutmayacağım Un Çuvalım." Telefonu kapattı. Haklıydı, hatta bu durumda en haklı olan taraf oydu.
Eve yaklaşmıştım. Kapıya geldiğimde anahtarı çevirip çevirmemekte çok kararsızdım.
Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım, kapı kilidini çevirdim.
İçeri girip kapıyı kapattım. Ev o kadar sessizdi ki. Kapıya yaslandım ve oraya çöktüm. Vestiyerde annemin hırkası vardı, gözüm ona ilişti. Kalkıp aldım ve koklamaya başladım.
Ağlamayacaktım.
Her zamankinden daha güçlü olacaktım. Kendimi tuttum, tuttum, tuttum.
Yatak odasına çıktım. Annem kokuyordu. Her taraf annem..
Dolabı açıktı ve mis gibi yasemin çiçeği kokuyordu elbiseleri..
En sevdiği parfümüydü bu.
Teker teker hepsini kokladım..
Çekmecelerini açtığımda aile albümümüzü buldum.
Annemin doğum günü, abimin mezuniyeti, benim ilk yaş günüm.. Her karede de melek gibi gülen bir annem..
17 yaşındayım, gençliğimin en güzel çağı..
Ve "En güzelim'' dediğim annemi kaybettim.
Bu acıyı 17 yaşında tattım.
Dahada bir şey diyemiyorum..

Buz AdamWhere stories live. Discover now