Buz Adam -54-

2.6K 139 12
                                    

Eve yaklaşmış, sokağın köşesini dönüyordum ki bir el hızlıca kavradı belimi. Sırtım ona dönüktü, nefes alışverişlerini duyabiliyordum. Ben o an ki şoku atlatmaya çalışırken o saçlarımı kokluyordu hissediyordum. Bir hışımla döndüm arkamı ''Ulan şimdi seni!''demeye kalmadan gülüşünün her milimetresini ezberlediğim insan, Karan! 

Az önceki sert kızdan eser kalmamış, yeşil gözlerine odaklanmıştım. O da bunu fark etmiş olacak ki başını yere eğdi ve güldü. O an kendime geldim.

-Ne var ne oldu?!

-Tuna sevgilin mi?

Gözlerinde bu soruyu sormasının sebebine dair en ufak bir ipucu aradım, yoktu. O kadar duygusuz duruyordu ki karşımda. Bir an tüm direncimi kırıp o her konuşmasında ortaya çıkan köprücük kemiklerine başımı koymak istedim. Tabi her zaman ki gibi bu isteğimde olmamıştı.

-Sanane Karan?

Sigarasını çıkardı, paketten bir tane aldı. 

-Evet veya hayır de.

-Sanane.

-Böyle bir seçeneğin yok. Evet veya hayır demen lazım.

-Evet!

Bir an ne dediğimi anlayamamıştım! Dikkat çekmeye çalışmamdan mı yoksa Karan'ın tepkisini ölçmek istememden mi böyle bir cevap verdim bilemiyordum ama Karan'ın da şaşırdığına emindim. 

Gözlerime baktıktan sonra o içmeye doyamadığı sigarasından bir tane de bana uzattı. Ne yapmaya çalıştığını anlamamıştım. Belki bir duygu kırıntısı yakalarım diye konuştum.

-Sen sigara içmeme izin vermezsin ki?!

-O başkasına ait olmadan önceydi. Şimdi sevgilin izin verdiği sürece içebilirsin işte.

-Ama..

Sözümü kesip gözlerimin içine baktı.

-Zaten ilk ve son sigaramız. Bir daha adımı dahi duymayacaksın.

Onun adını duymamak mı? Yüzünü görmemeye dayanamazken adını duymamak. Bu biraz can acıtıcıydı. İçimde ne varsa haykırmak istedim o an. Hem ne kaybederdim ki? İncinecek hal zaten kalmamıştı bende. İçimdeki boşluk derinleşiyordu günden güne. Ve bunca duygu karmaşasının içinde ''Peki''diyebildim kısık bir sesle. 

O sigarasını derin derin içine çekiyordu, ben hala elimde bekletiyordum. İçemezdim ki, içmeyi bilmezdim ben. Oysa o sanki bir an önce gitmek istermiş gibi bir nefes değil de bir ömür çekiyordu içine. Bitirdiğinde duvara bastı sigarasını. Son dumanını üflerken bana baktı.

-Bir şey söyleyeyim mi Vera? Senle ilk defa bu kadar uzun ve net konuşacağım. Ben bilmem pek kendi duygularımı ifade etmeyi ki zaten bir duygum olduğu da şüpheli. Ama sanki ilk defa bir şeyler hissetmiş gibi olmuştum. En azından içimden iyi bir şeyler yapmak geçiyordu. Uzun süreden sonra ilk defa bir kızın ağlayıp, üzülmesini kendime dert etmiştim. Bencilim, yalan yok. Ama uzun bir süreden sonra ilk defa ''Ulan bir insan bu kadar bencil olmamalı'' diyip kendimden ödün verdim. Şu sol göğüsümün altındaki sızının pek bir izahı yok. Ben şu yaşıma kadar hiç bir boku izah edemedim ki zaten! Ulan ağlayamadım ben be. Terk ettiler gözümden yaş akmadı. Annemin ayıbını bir maçta yüzüme vurdular ağzıma gelenleri kusamadım! Sevdim, elimde tutamadım. Ben bir boka yaramayan herifin tekiyim ama ilk defa sevilirim sandım!  Sol yanım ateş lan! Ben artık öldüm, kül oldum, bende bu defter kapandı anasını satayım! Ha seni cidden önemsemiştim pişman mıyım? Hayır. Bir daha böyle bir bok yemem olur biter. Çünkü yaptığımda neler olduğunu gördüm. Uzun bir süreden sonra ilk defa bir kızı çizmiştim, artık sevgilinde olduğuna göre bir anlam yükleyip saklamazsın.

Sırt çantasından kara kalemle çizdiği, uzun saçlı bir kız resmini çıkardı. Bu, benim Karan'ın odasında gördüğüm ve intihar eden sevgilisini çizdiğini sandığım resim! Benmişim.. 

Gözlerim dolu dolu resme bakarken cebinden bir çakmak çıkarıp resmi tutuşturdu ve yere bıraktı. Resim yerde alev alırken bir sigara daha çıkarıp yaktı ve tekrar bana döndü.

-Hep sen derdin ''Karan canımı yakıyorsun'' diye.. Bugün sen benim canımı yakmayı bırak, içime sindirdiğim ve tekrar kısa süreliğine de olsa canlandırdığım duygularımın katili oldun. Oysa herşeyimi kaybettiğimde seni bulmuştum. Tek intiharlık canım kalmıştı, onuda bir sokak köşesinde verdiğin cevapla sen astın. Bundan sonra birine inananın inanışını sikeyim! 

Bugünden sonra bir yaram var ama adı yok. 

Arkasını döndüğünde sonuna geldiği sigarasını parmağının ucuyla uzaklara fırlatıp gitti. Bir kaç adım atarken akmak üzere olan gözyaşlarımı serbest bırakıp ''Gitme Karan, yalan söyledim gitme.'' diyebildim. Ama dediğimi bir tek ben duydum, gitti. 

Elimde içmem için bıraktığı sigarası, yerde bin bir emekle çizdiği ben.. Kül olmuşum. Şuan ki ruh halim yerdeki resmimin son durumuyla aynıydı zaten. 

Buz Adamım.. Sol yanı cayır cayır yanarken adımlıyordu o bana ilk defa sigara uzattığı sokağı. 

Gitme Karan, gitme buz adam..

Buz AdamWhere stories live. Discover now