Bölüm 8

4.3K 268 115
                                    

Kahvaltı masasında herkes sessizdi. Garry esnedikçe bizde esniyorduk. Onun yüzünden esnemekten gözlerim yaşarmıştı.

-"Esneme lan artık!" diye bağırdım.

-"Ne yapayım çok uykusuzum"

-"Niye uykusuzmuşsun? Ne bok yedin?"

-"Polisler falan filan hani" dedi ve yeniden esnedi. Biz de yeniden esnedik. Leon' a baktım. Yeniden içimden kahkaha atmak geldi. Boğazımı temizledim.

-"Senin şu mırıldandığın yumuşacık pofuduk şey ne?" dedim. Leon hızla bana baktı. "Uykunda konuşuyorsun"

-"Bilmiyordum" diyerek yutkundu.

-"Ne o bahsettiğin şey? Hani kirlenmiş, makineye atacakmışsın falan?"

-"O Ger -" Sustu. Sonra yeniden yutkundu. "O benim ayım. Bana Bay Garry' nin aldığı ayı."

-"Anladım" dedim ve gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

-"Şey... Bir şey sorabilir miyim?" dedi başını eğerek.

-"Sor bakalım" Eğleniyordum.

-"Ayımın adını da söyledim mi uyurken?"

-"Söyledin"

Hiçbir şey demedi. Yemeğine devam da edemedi. Öyle tatlıydı ki...

-"Bu gün Bay Habib ile olan filmi çekeceğiz" dedi Garry. Ona baktım. "Şirkete gelmelisin"

-"Hangi filmi?"

-"Leon ile olan filmi. Öyle anlaşmışsınız"

Bu tamamen aklımdan çıkmıştı. Aniden içime bir kasvet çöktü. Kendime kızdım.

-"Olmaz. Leon' un onayını almadım ben bu konuda. Çekilemez o film" dedim.

-"Ben Bay Habib' e sizinle anlaştığı için onunla oynayabileceğimi söyledim" deyince Leon' a kötü kötü baktım.

-"Ben Bay Habib' e sizinle anlaştığı için onunla oynayabileceğimi söyledim" deyince Leon' a kötü kötü baktım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-"Bunu nasıl yaparsın!?" Elimi masaya vurdum. Titredi.

-"Nasılsa beni seviyor, öyle değil mi? Sevgilisi olmamı da istiyor. O zaman sorun değil."

-"Sorun değil mi?" Şok olmuştum.

-"Sanırım... Teklifini kabul edeceğim efendim. Beni bu kadar çok seven başka biri daha olmadı hayatımda. Onu kaybetmek istemediğimi anladım. Bu yüzden beraber filmde oynamamız sorun değil"

Sanki milyonlarca kılıç bedenimi deşti. Gök milyonlarca parçaya bölünüp başıma yağdı. Kalbim orta yerinden ok yemişçesine sızladı ve sonrasında tamamen uyuştum. Hiçbir tepki veremedim. Tüm duygular bedenimi terk etti. Yavaşça boş suratımla ayağa kalktım.

-"Afiyet olsun" Sesim de suratım kadar boştu. Yatak odasına yöneldim. Leon gelmeden üzerimi zorla da olsa giyindim. Onları beklemeden evden çıktım. Bir taksiye atlayıp Candy Man' e gittim. Koridorda odama doğru otomatik adımlarla ilerlerken, ne gözüm görüyor ne kulağım duyuyordu.

Koltuğuma oturduğumda hala Leon' un sesi kulaklarımdaydı. 'Beni bu kadar çok seven başka biri daha olmadı hayatımda. Onu kaybetmek istemediğimi anladım.' Boş boş camdan dışarı bakıyordum. Ne kadar zaman öyle oturdum bilmiyordum.

Uzun bir süre sonra kapım tıkladı ve açıldı. Leon içeri fincanla girdi.

-"Neden beni beklemediniz?"

Hala camdan dışarı bakıyordum. Kıpırdayamıyordum. Böylesi daha iyiydi. Çünkü eğer bu şoktan çıkarsam dibe vuracağımı biliyordum. Hem de öyle bir dibe vuracaktım ki, hiçbir güç beni oradan çıkaramayacaktı. Ne bekliyordum ki? Beni sevmesini mi? Ona zorla sahip olup, emirler yağdırmaktan başka ne yapmıştım bu güne kadar? Sürekli değişik insanlarla düşüp kalkan, pis işler çeviren, katil, çirkin bir adamdım. Onun vitrin mankeni gibi güzelliğinin yanına yakışır mıydım hiç? Birbirimizle olabilmemiz için hiçbir sebep yoktu. Onun saflığı, berrak bir suya bakmak gibi bana kusurlarımı göstermişti. Kendimi görmemi sağlamıştı. Kendimi hiç bu kadar aşağılık hissetmemiştim.

-"İyi misiniz?"

Ona cevap vermeyince işlerle ilgilenmeye başladı. Bir şeyler anlatıyor, bazen soru soruyor, yanıt alamayınca susuyordu. Sonra stüdyodan biri gelip onu aldı. O an kendime geldim. Ayağa kalkıp uyuşmuş bedenimle filmin çekileceği stüdyoya girdim. Rayan da gelmişti. Leon' un ellerini tutuyordu.

-"Sana aldığım hediyeyi takmanı istiyorum"

-"Taktım" diyerek gömleğinin ilk düğmelerini çözdü Leon. Boynunda altın bir kolye vardı. Biri omuzumu tuttu.

-"Abi... Engel ol." Garry' di beni tutan. Ona cevap vermedim. Yönetmen onlara yerlerine geçmelerini söyledi. Rayan Araplara özgü giysilerden giymişti. Leon ise iş kıyafetleriyleydi. Yönetmenin komutuyla film başladı. Rayan onu iş yeri masasına sıkıştırdı.

-"Ne yapıyorsunuz?" dedi Leon. Rayan ise yanağını öptü.

-"Şşşş. Kimse yok. Sakin ol. Sadece biraz şekerleme tatmak istiyorum."

-"Ya biri görürse?"

-"Öğlen yemeğinde herkes. Korkma"

Dudaklarına eğildi. İçimde öyle bir öfke yükselmişti ki... Bedenim bu öfkenin ateşiyle yanıyordu. Dudakları buluştu. Onlar öpüşürken yumruklarımı sıktım. Titriyordum.

-"Abi..." Garry yeniden elini omzuma yerleştirdi. İttirdim. Rayan Leon' u masaya yatırdı ve gömleğinin düğmelerini çözdü. Elleri o dokunmaya kıyamadığım beyaz tende gezdi. Leon' un boynuna başını uzattığında, Leon yattığı yerden başını çevirip bana baktı.

 Leon' un boynuna başını uzattığında, Leon yattığı yerden başını çevirip bana baktı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Candy Man IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin