Bölüm 22

3.7K 221 86
                                    

Dudakları kulağıma değerken, boğuk sesiyle baştan çıkarıcı bir şekilde soruyordu.

-"Spor salonuna gideceğim" dedim.

-"Peki, sonra?"

-"Sonra eve gidip, uyurum herhalde."

-"Spordan sonra kaslarınız çok ağrıyacaktır. Sizinle gelmemi ister misiniz? Tüm vücudunuza masaj yaparım ve daha iyi uyursunuz."

Açık açık seks teklif ediyordu. Daha üç gün önce bu herifi altıma almak için delirirken şimdi çok isteksizdim. Ama en azından kafam dağılırdı.

-"Peki. Gel bakalım"

Akşam işten beraber çıktık. Ona evimin adresini verip spor salonuna yöneldim. O da sporum bitene dek kendi evine gitti. Spor hocası omzuna attığı havluyla yanıma yanaştı.

-"Bende sizi bekliyordum. Bugünkü program ağır. Biraz kaslarınızı ısıtalım ve hemen kardiyoya başlayalım."

-"Çok yorma beni. Çıkınca işim var Max"

-"Nasıl bir iş?" diyerek sırıttı.

-"İki kişi ile yapılan türden"

Kahkaha attı ve beni sürüklemeye başladı.

...

Eve geldiğimde ışıklar yanıyordu. Garry salonda içiyordu. Sigarasından çektiği dumanı üflerken yanına yaklaştım.

-"İyi akşamlar"

-"Sana da" dedi yarım ağızla. Yüzüme bakmamaya özen gösterdi.

-"Bu akşam bir misafirim var. Birkaç saatliğine..."

-"Hayır!" Sigarasını hırsla tablaya bastı. "Hiçbir yere gitmeyeceğim."

-"Pekâlâ, otele giderim. Sorun değil" diyerek ayaklandığımda bileğimi yakaladı.

-"Yanlış yapıyorsun."

-"Sana fikrini sormadım"

Bileğimi bırakıp küfrederek önce salonu, sonra evi terk etti. Koltuğa oturmadım, kendimi atmak attım. Zihnim ve bedenim yeterince yorgundu. Leon' un çekip gitmesi yetmiyormuş gibi, bir de Garry' nin triplerini çekiyordum.

Kapının çalmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım. Ağır adımlarla kapıyı açtım. Tony yanında kocaman bir çantayla gelmişti.

-"İyi akşamlar."

-"Hoş geldin"

Gülümseyerek içeri girdi. Çantayı bıraktı ve ceketini çıkarıp astı.

-"Bu taraftan" diyerek onu salona götürdüm. Garry' nin bıraktığı şişe, bardak ve kül tablasını kaldırdım.

-"Rahatsız olmayın."

-"Kardeşimin pasaklılığı işte"

-"Bay Garry nerde?"

-"Bu akşam burada olmayacak"

-"Güzel. Başlayalım mı?"

-"Öncesinde bir şeyler içmek istemez misin?"

-"Gerek yok. Sonra beraber içeriz"

-"Peki"

Kalkıp girişe yöneldi. Çantasını getirdi ve açtı. Kaşlarımı çatarak ona bakıyordum. Getirdiği çanta değil, portatif bir masaj masasıydı. Masayı açıp boş alana yerleştirdi. Sonra bana bakarak yan yan gülümsedi.

Candy Man IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin