Bölüm 38

3.2K 187 73
                                    


Güzel bir Pazar günü... Koltuğun tepesine tünemiş camdan aşağıyı izliyor, diğer yandan sidikli çay içiyordum. Leon evinden hala geri gelmemişti. Garry de yediği yumruktan sonra daha da sersemlemiş, küfrederek odasına gidip uyumuştu.

Dış kapı açıldı. Dışarı bakmaya devam ederek sırıttım.

-"Ben geldim"

-"Geciktin"

-"Af edersin. Markete uğradım da. Birkaç şey almam gerekiyordu"

-"Yemek mi yapacaksın bana?" diyerek ona döndüm. Hala sırıtıyordum.

-"Evet. Hep yaptığım gibi."

Torbaları mutfağa götürdü. Ah o ifadesiz suratı... Şuan en sevdiğim şeydi. Ellerimi cebime atıp mutfağa doğru peşine takıldım. Aldığı sebzeleri tezgâha koymuş poşetlerinden çıkarırken arkasına geçtim. Saçlarını toplamıştı ve ensesi açıktaydı. Önce sakince ensesine üfledim. Sonra dudaklarımı sürttüm. Hiç tepki vermedi. Bu hali beni gıcık etse de keyfimi bozmamalıydım. O üst rafa uzanırken kollarımı ona dolamıştım. Ağaca yapmışmış koala gibiydim. O da ağaç kütüğü oluyordu. Kaşlarımı çatıp homurdandım.

-"Hey! Biraz benimle ilgilensene. Bu gün tatil ve bizim ilk beraber geçireceğimiz gün. Senin için bir önemi yok mu?"

-"Bir saat sonra acıktığın için dırdırlanacaksın. Acıkınca çok huysuz ve aksi oluyorsun. Ayrıca sabrın da azalıyor. O yüzden sen acıkmadan yemekleri hazırlamam lazım. Sonrasında ne istersen yaparım"

Beni çok iyi tanıyordu. Kollarımı daha sıkı sardım. Çenemi omzuna yasladım ve sırıttım.

-"Ne istersem mi?"

-"Ne istersen"

-"Peki"

O iş yaparken ona sarılmaya devam ettim.

-"Acaba bırakabilir misin? Rahat iş yapamıyorum da" dedi dolaba doğru yürümeye çalışırken.

-"Olmaz"

-"Neden?"

-"Canım öyle istiyor"

-"Bay Rosswald, lütfen bırakın" Başlamıştı yine.

-"İyi!"

Mutfaktan çıkıp Garry' nin odasına yöneldim. İyi olduğundan emin olmak istiyordum. Kapısını ses çıkarmamaya çalışarak açtım ve başımı uzattım. Garry kanayan burnuna tıkadığı pamuklarla, ağzı açık, salyası akmış, bir eli kıçını kaşırken donunda kalmış, bir bacağını yorganın üstüne atmış vaziyette uyuyordu. Klasik Garry uyuyuşu. Onun gibi dışarıdan ideal biri imajı çizen bir herifin aslında bu kadar iğrenç olması inanılır gibi değildi. Ama insanları dış görünüşüne göre yargılamamak gerekiyordu işte. Ben ne kadar titiz, düzenli ve ciddiysem, o da o kadar pasaklı, dağınık ve gevşekti. Yarım bir gülümsemeyle kapısını kapattım ve salona döndüm.

Leon hala işini bitirmemiş olmalıydı. Sıkıntıyla bilgisayarımı kucağıma aldım ve kurcalamaya başladım. Bizim şirkete ait internet sitesindeki videoların izlenme oranlarını inceledim. Ajanstakilerin attığı mailleri kontrol ettim. Bu sırada telefonuma bir mesaj geldi.

Gönderen: Tony;

'Dün gece seni çok bekledim. Ama senden ses çıkmadı. Bu akşam buluşalım mı?'

Kaşlarımı çatarak mesajı bir daha okudum. Bu sırada Leon gelip yanıma oturdu.

-"Yemekler hazır. Acıktığında söyle hemen pişirmeye koyarım"

Candy Man IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin