Episode 17. "The most beautiful movie."

19.9K 762 72
                                    

Geçen bölümün kısalığından şikayet edenlere hediyem olsun. :D

@bazinga000 @hiperaktifokuyucu @ReeyReey bu isimlere çok teşekkürler. ♥ Uzun ve harika yorumları için.

Ve tabii birde @Demi_irem var. Bölümün ithafı da onun zaten. :3

Bölüm şarkısı: Rihanna - Te Amo (Multimedia) Ve ayrıca çiftimizin kıyafetleri de orada. :3

İyi okumalar! ♥  

Bölüm 17. "En güzel film."

Zayn.  

Arabayı ışıkları yanan evin önüne park ettiğimde telefonuma uzandım. Eğer benimle konuşmak istemezse çok değişik planlarım vardı.

"Arabell." dedim hızlıca. "Ne istiyorsun Zayn?" dedi bıkkınlıkla. "Bahçeye in. Şimdi." Bir süre duraksadı ve ardından büyük bir kahkaha patlattı. "Başka emrin var mıydı?" Boynumu sağa sola çevirerek çıtlamasını sağladım. "İnmiyor musun?" "Hayır." "Peki. O zaman şimdi bu arabadan iniyorum ve bahçeye girip "Arabell ve ben çıkıyoruz." diye bağırıyorum." Telefonu kapatacakken ekledim. "Ve, olacak şeylerden müesesemiz sorumlu değildir." 

Arabadan inip üzerimi düzelttim. Bu O'nun telaşlanmasını ve aşağıya inmesini sağlardı. Bahçe kapısının çıkardığı gıcırtıyı adım gibi bildiğim için tırmanmayı düşündüm.

Ayağımı direklerin arasına soktum ve yükselerek diğer tarafa atladım.

Pekala biri bana beyaz giymemem gerektiğini söylemeliydi sanırım. 

Mutfak kapısının sürüklenme sesini duydum. "Zayn!" diye bir fısıltı ardından. Başımı kaldırıp baktım.

O kadar sevimli görünüyordu ki. Saçlarını tepesinde toplamıştı. Altında pofuduklu terlikleri ve pijaması vardı. Gülümsedim. Kollarımı iki yana açıp O'na yaklaştım. "Arabell." Beni kendinden beklemediğim bir kuvvetle itti. "Uzak dur benden." Afalladım. Beni, benim O'nu özlediğim gibi özlediğini sanıyordum oysa ki..

"Yapma.." dedim tekrar yaklaşmaya çalışırken. "Hayır, ciddiyim. Defol git." Jason'ın sesini duyduk ve ardından mutfakta göründü.

Elinden tuttuğum gibi O'nu arkaya çektim.

Arabell.   

Piç! Zayn tam bir piç!

Yakalanmak üzeredeydik! 

Şükür ki Jason o sırada telefonuna bakıyordu ki bizi fark etmedi.

Beni arka taraftaki kışın şöminede yakmak için odun koyduğumuz odunluğa soktu. Burası karanlıktı, ve pis kokuyordu.

"Tescilli gerizekalısın. Yakalanabilirdik. Ne diyecektik bizi görseydi? Nasıl bu kadar sa--" Sözümü kesen şey dudakları olmuştu. 

Belimden kavradı beni ve duvara yasladı. Tutkuyla öpüyordu ama hayır ben karşılık vermemekte kararlıydım.

"Bana karşılık ver!" Dudakları dudaklarımdayken emir verdi. Kafamı iki yana salladım. Elleri tişörtümün içine girdi ve karnımı okşamaya başladı. "Bunu zorla yapmamı istemiyorsan karşılık ver!" Hem dudakları hem de karnımdaki elleri beni karşılık vermeye itti ve engel olamadım.

Gülümsediğini hissettim. Ellerini belimden çekip ellerimi tuttu ve onları yukarı kaldırıp saçlarına getirdi. Ne demek istediğini hemen anladım ve saçlarıyla oynamaya başladım. Ben oynadıkça saçlarından gelen çikolata kokusu  daha da artıyordu.

Never Been HurtWhere stories live. Discover now