Merak

5.1K 373 12
                                    

"Merak ediyorum. Her yerde Muhammed Muhammed diyip duruyorsunuz. Kim bu Muhammed?"

Marshall Hz. Muhammed(sav)'in kim olduğunu daha duyduğu ilk andan itibaren merak ediyordu. Ne kadar bu işleri kurcalamak istemese de merakına yenik düşmüş ve sormuştu.

"Hz. Muhammed (sav) benim peygamberimdir."

"Peki Muhammed senin Tanrı'nın oğlu mudur?" diye sordu Marshall.

"Kesinlikle hayır."dedi Beyza. "Böyle bir şey olamaz.O'ndan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir). Kendisi de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir)."[ihlas suresi 3. Ayet]

"Peki bunu nasıl söyleyebilirsin ki, sen nereden biliyorsun bütün bunları."dedi Marshall alaycı bir ses tonuyla.

Beyza hiç istifini bozmadı. Nazik bir şekilde sorulara cevap vermeye başladı. "Benim ilahi kitabımda bunların hepsinin açıklaması var. Daha demin söylediğim gibi doğurmadı,doğurulmadı ifadesi de ilahı kitabımda yer alan bir cümleydi."

"Peki ya bu kitap sadece uydurmadan ibaretse? Ya da Tanrı neden bir kitap indirme ihtiyacı duysun ki? Bu kitapta okudukların sadece yalandan ibaretse?"dedi Marshall.

"Bu kitap Allah'tan bize mesaj gibidir tabiri caizse. Neler yapmamız gerektiğini,neler yapmamamız gerektiğini,nasıl bir insan olmamız gerektiğini ve daha birçok şeyi anlatır bu kitap bize.Allah'ın cümlelerini içerir. Bir insan Kur'an'daki emir ve yasakları hayatına uyguladığı an zaten dünya hayatındaki sınavını başarıyla geçmiş,öbür tarafta saadeti yakalamış kişi demektir. Ve bu kitap emin ol ki değiştirilmeyecektir. Allah,kıyamet gününe kadar bu kitabı koruyacaktır. Ve kesinlikle yalandan ibaret cümleler olamaz bunlar. Okuduğunda insan anlar ki,bu cümleler ancak bir yaratıcının cümleleridir." dedi Beyza.

Marshall'ın hoşuna gitmişti Beyza'nın cevapları. Hiçbir şekilde teoriye ya da çürütülmeye meyilli düşüncelerle cevap vermiyor,hep örneklendirerek,kendi kitabından cevaplar veriyordu. Ama Marshall'ın bir tarafı bunu kabullenmek istemiyordu. Bunları düşünmek istemiyordu.

"Kalksam iyi olacak,görüşürüz."dedi ve hışımla ayağa kalkarak evden çıktı Marshall. Her zamanki bara gitti ve kusana kadar içki içti. Daha hava yeni kararsa da içmeye başladı Marshall.Bir türlü düşünmekten vazgeçemiyordu. Düşündükçe daha fazla içti, bardaki bazı kızlar gelmişti yanına.Sürtünüp duruyorlar ve kahkaha atıyorlardı.Marshall'ın kucağına oturmaya çalışsalar da Marshall onları ittirerek sokağa atmıştı kendini. İğrenerek baktı bardan çıkarken bu kızlara. "Cehennemde yanın s*rtükler"diye arkalarından bağırdı ancak bu laf sadece kızları güldürmüştü.Ne kadar da iğrençlerdi bu kızlar. Yüzleri o kadar iğrençti ki. Normal bakan bir insan bu kızların güzel olduğunu düşünürdü ki yüzleri çok güzeldi. Ama Marshall içlerindeki kötülüğün yüzlerine yansıdığını düşündü. Bir an Beyza geldi aklına. Onun yüzüne her baktıkça yüzü parlıyordu sanki kızın. Hele de gülünce. O kadar saftı ki. Ancak Marshall bunları düşünmesiyle midesine safra suyunun gelmesi bir oldu ve yol kenarına kustu.

Biraz kendine gelince yetimhaneye gitti ve kendini yatağına attı. İki dakika sonra başında biri dikiliyordu.

"Leş gibi kokuyorsun dostum."diyerek burun kıvıran bir William vardı karşısında.

"Sen hala uyumadın mı?"diye sordu Marshall. Yüzünü yıkadıktan sonra biraz daha ayılmıştı.

"Bilmiyorum,sadece uyku tutmuyor."dedi William düşünceli bir şekilde. "Kız meselesi mi?"dedi Marshall sakin bir şekilde. Arkadaşını iyi tanıyordu. Davranışlarından,hareketlerinden ne hissettiğini anlayabiliyordu Marshall. Lily'yi de sevdiğini biliyordu ayrıca,her ne kadar William ona söylemese de. Lily ile konuştuktan sonra kızardığını,onunla konuşurken eli ayağına nasıl dolanıyordu en iyi o biliyordu. William, ona anlatmamıştı ama anlayışla karşıladı Marshall.

"Dostum biliyorsun istediğin zaman bana anlatabilirsin. Ben burdayım." dedi Marshall.

"Zamanı gelince anlatırım belki. Hadi yat dinlen biraz ,çok sarhoşsun. Bu arada uyumadan senden bir şey isteyebilir miyim Marshall?"

"Söylemen yeter."

"Beyza'nın doğum gününü öğrenebilir misin?" dedi William.

Marshall nedenini merak etmiş olsa da çok uykusu geldiği ve cevabını dinlemeye üşendiği için sadece tamam demekle yetindi ve uykunun derin sularına attı kendini.

Hayat Şimdi BaşlıyorWhere stories live. Discover now