Sevgi

3.8K 256 9
                                    

" Le-Levent?!"diye kekeledi Beyza. Levent'in burada olmasına oldukça şaşırmış ve huzursuz olmuştu. Hayır hayır onun burada olmaması gerekiyordu. 4 yıl boyunca Levent'le sıkıntılar yaşamıştı. Bir altı yıl daha bunu çekemezdi.

" Beni gördüğüne sevindiğini biliyorum."dedi Levent arsızca gülümserken. Beyza tam yerinden kalkacağı sırada içeri hoca girdi ve Beyza yerinde kalmak zorunda kaldı.

Ders biter bitmez hemen yerinden kalkıp lavaboya gitti. İçi daralmıştı. Belki de burada olmaması gereken tek insanla aynı yerde oturuyordu. Bir an önce buna bir çözüm bulmalıydı. Yüzünü yıkarken içeriye Rabia girdi. "Beyza ne oldu iyi misin ?"diye sorduğunda Beyza yüzünü kuruluyordu. " İyiyim."dedi kısaca. " Rabia , eğer kendi iyiliğini istiyorsan o çocuktan uzak dur."dedi kesin bir dille. "Ama o çok kibar ve..." Beyza Rabia'nın sözünü kesti. " Ona sakın aldanma. Ben o çocuğu 4 yıldır tanıyorum ve bana yapmadığını bırakmadı lise hayatım boyunca. O yüzden kendine bir iyilik yap ve ondan uzak dur."dedi Beyza. Sesi biraz yüksek çıkmıştı çünkü yine aynı şeylerin yaşanmasından korkuyordu. Levent ilk başlarda kibar , anlayışlı biri gibi görünse de pisliğin tekiydi. O da anı yaşayıp hiçbir şeyi takmayanlardandı. İlişki meseleleri onun için eğlence malzemesinden başka bir şey değildi. Lise zamanlarında her zaman kendi aralarında iddiaya girip kızları kendi ağlarına düşürmeye çalışırlardı. Beyza da iddia konularından biriydi tabi ki.Hele de kapandıktan sonra iddia daha eğlenceli bir hal almıştı. Levent Beyza'yı elde edemeyişi kendine yediremiyordu bir türlü.

Ders bittikten sonra dalgın bir şekilde otobüs durağına yürüyordu Beyza. Durağa geldiğinde otobüsün geleceği yola bakarken Levent'in buraya geldiğini gördü. Lanet çocuk her yerde karşısına çıkıyordu Beyza'nın. Beyza ona aldırmayarak önüne bakmaya devam etti. " Bir selam bile vermek yok mu ?" dedi Levent Beyza'nın önüne geçerek. Beyza kafasını başka yöne çevirip aldırmamaya çalışsa da Levent onu rahat bırakmıyordu.

" Ne planlıyorsun bilmiyorum ama benden uzak dursan iyi olur."dedi soğuk bir sesle. " Ben sana ne yaptım ki benden uzak duruyorsun ?"dedi Levent sakin bir şekilde. "NE Mİ YAPTIN!!!?" Otobüs durağındakiler Beyza'nın bağırtısına dikkat kesilince Beyza biraz daha sessiz konuşmaya başladı. "Lise hayatımı mahvedip bana yapmadığın şey kalmadı. Dalga geçtin , başörtümle uğraşıp durdun ve en kötüsü benden faydalanmaya çalıştın. Sence bu hiçbir şey yapmamak mı ?"dedi sinirle. " Sen de amma abarttın canım. Onlar sadece minik şakalardı."dedi Levent hiçbir şey olmamış gibi. Bu sırada Marshall durağa geldiğinde Levent'le Beyza'yı gördü. Beyza'nın o çocukla konuşmasını istemiyordu. Onlara baktıkça içinde bir yerlerde bir şeyin yandığını hissetti. Çünkü... Neden mi ? Marshall bunun nedenini kendine açıklayamıyordu çünkü kendi de ne olduğunu bilmiyordu. Çünkü Beyza'yla konuşma alıştırmaları yapacaklardı ve başkasıyla konuşmasını istemiyordu. Evet bu Marshall için şimdilik en mantıklı nedendi. Yanlarına gittiğinde Beyza'nın suratından memnun olmadığını rahatlıkla anlamıştı. Beyza Marshall'ı gördüğünde yüzünde gözle görülür bir şekilde rahatlama olmuştu. En azından Levent'le yalnız kalmak ve bu rahatsız edici konuşmayı yapmak zorunda kalmayacaklardı. Beyza Marshall'a selam verdi ve Marshall'ın Levent ile kendisinin arasına geçmesini sağladı.

" Kim bu ? Arkadaşın mı?"diye sordu Levent Beyza'ya bakarak. Marshall ile iletişime girme zahmetinde bulunmuyordu. "Sanane."dedi Beyza kestirip atarak. Otobüs geldiğinde Beyza derin bir nefes aldı. Otobüse bineceği sırada Levent arkasından seslendi. " Bu iş burada bitmedi küçük hanım!"

^#&$*@*$*(@($(@&$*@&#*!&#*@*#

"Bir sorun yok değil mi ?"diye sordu Marshall Beyza'ya bakarak. Beyza hayır dese de Marshall ortada bir durum olduğunu biliyordu. Bu olayı daha sonra da öğrenebilirdi. Bugün derste işledikleri şeyi Beyza'ya anlatmaya başladı. Konu Necip Fazıl Kısakürek ve Nazım Hikmet'ti. Beyza'nın iki sevdiği yazar olduğu için ikisini de dinlemekten zevk aldı. Marshall'ın Türkçe konuşması hala yarım yamalaktı ancak söylenenleri net bir şekilde anlayabiliyordu. Kolay alışmıştı.

Hayat Şimdi BaşlıyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin