Songül (Kitap Oldu)

17) Songül, Babasının Mezarında

"Baba, ben geldim, küçük kızın. Hani hasta olduğunda başında beklediğini söylediğin, dokunmaya bile kıyamadığın kızın. Baba biliyor musun? On beş yaşına kadar babam varmış gibi hissettim ama son zamanlarda o hissin nasıl bir duygu olduğunu hatırlamıyorum. Aslında bana yaptığın değil, bu kadar hızlı değişmen acıttı canımı. Seni toprak altında gördüğümde içimdeki baba eksikliğini daha fazla hissetmeye başladım. Babaların kırdığı kanatların asla düzelmediğini anladım. İşten her geldiğinde, daha sıkı sarıldığım babam olarak hatırlamak istiyorum seni. Yaşadığım kâbus evinde, bir gün kapı açılacak ve senin gelip beni götüreceğin günün hayaliyle yaşadım; ama ne o hayalim var artık ne de beklediğim bir baba. Sana beslediğim sevgi geçen sene bitti. Sen kendi namusunu temizlemek için beni ateşe attın. Umarım, temizlemiş olduğunu düşündüğün namusunla yatıyorsundur. Dikkat ettin mi ağlamıyorum. Sen beni, sana ağlamayacak kadar kırık bıraktın. Bu arada torunun oldu, ismi Mine. Bana yaşattığın hayatı onunda yaşamaması için elimden geleni yapacağım. Güven dolu sıcak elimi onun sırtından hiç çekmeyeceğim. Başına ne gelirse gelsin onun yanında olacağım. Dedesi gibi yapmayacağım yani. Beni tecavüzcümle evlendirdikten sonra pamuklarda büyüttüğün kızın aklına geldi mi hiç? Hiç tanımadığı insanların yanına gönderirken neler hissettin? Baba, bu halde olmamın sebeplerinden birisi de sensin. Baba, beni en çok kırdığın yerden öpüyorum seni."

Ağladığını babası görmesin diye, annesini beklemeden hızlı bir şekilde mezarlığın girişine doğru yürümeye başladı. Annesi, arkasından koşar adımlarda geldi.

– Kızım, iyi misin sen?

– Anne, siz bu soruyu sormak için çok geç kalmadınız mı? Giresun'da nasıl bir hayat yaşadığım hakkında herhangi bir fikrin var mı? Gittikten bir ay sonra elimden telefonum alındı. Bunun sebebini bir kere bile sormadın. Kızım nasıl evlendin, hamileliğin nasıl geçiyor? Orada sana iyi davranıyorlar mı? Bu soruların hangisini sordunuz anne? Sen ve babam, gözünüzde kirlenmiş kızınızı temizlemek için o iğrenç adamın evine, koynuna attınız beni! Anne, keşke beni tecavüzcümle evlendirmek yerine öldürseydiniz!

Songül annesine nefretle bakarken annesi sadece başını önüne eğmekle yetindi. Annesine söylemek istediği çok şey vardı ama onu da kaybetmek istemiyordu.