Güneşle Dans...

528 19 0
                                    


Pişmanlık uykunun önündeki en büyük engelerden biri olmalı; uykum ardına bile bakmadan kaçıp gitti. Düşüncelerle boğuşuyorum pişmanlık kalbimi sıkıştırıyor kafamı dağıtmam lazım hazır telefonda elimdeyken  sosyal medya da dolaşmaya başlıyorum. Belki başkalarının hayatını gözatmak kafamı, kendi hayatımdan uzaklaştırmama yardımcı olur.Ağustos yaz sezonunun son ayı olunca sosyal medyada da arka arkaya dizilmiş düğün fotoğraflarını , tatil fotografları izliyor . İnsanlar hayatlarını ne kadar güzel yaşadıkalrını gözüme gözüme sokmaya çalışıyorlar sanki.

Aşağıya doğru kayarken hiç beklenmedik bir fotografla karşılaşıyorum  ben Toprak’ın arkadaşlarını pek tanımam ama üniversitede ki ev arkadaşı Ömer’le bir zamanlar oldukça yakındık, onun paylaştığı bir fotografa denk geliyorum. Toprak’ında dahil olduğu fotoğrafta bir de kız var. Kızı ortalarına almışlar, ikisinin de elleri kızın beline dolanmış. Bu hatun kimin kız arkadaşı belli değil. Reklamcı olan Ömer fotoğrafın altında eski ev arkadaşını ve onun mekanını öve öve bitirememiş. Öyle sıcak öyle tatlı bir otelmiş, otelin sahibi olan arkadaşının güleryüzü sıcak ev sahipliği özlediği ama büyük şehirlerde rastlayamadığı duyguları hatırlatmış ona otelin adı bile farkıylışmış ‘’Toprak’dan Hayaller’’ öyle değişik bir mekanmış yani .Yazısını tatil köyü değil çocukluğunuzun geçtiği gerçek bir köy diyerek bitirmiş, Toprak’ı da etiketlemiş. Parmağım ekranın üzerinde tıklasam mı tıklamasam mı ? diye düşünüyorum bunun geri dönüşü olmaz çünkü ya benden gittikten sonra çok harika bir hayatı olduysa ya o kız Toprak’ın sevgilisiyse ya Toprak beni hiç özlemiyorsa. Amann diyorum sonra olan oldu , artık çok geç ben o fotoğrafta Toprak’ı gördüm bir kere. Kalbim ağızımda atarak giriyorum profiline. Fotoğraflara bakıyorum hep doğanın içinde çekilmiş fotoğraflar otelin resimlerini de koymuş ağaçlarla kaplı kocaman bir arazi küçük tahta barakalardan oluşuyor bir kaç tane ağaç evde var. Toprak zaten oldum olası ağaç evleri çok sever oteline de yapmış hep hayalini kurduğu ağaça evlerden. Bir de manzara paylaşmış bir akşamüstü güneş batarken altına ‘’Mavi neden güzeldir diye soranlarınız vardır içinizde belki, başka hangi renk güneşle dans edecek kadar cesur olabilir ‘’ yazmış. Benim için çok tanıdık bir fotoğraf bu, gittiği gün geliyor gözümün önüne, yazdığı satırlar aklımda hala ‘’ ... umarım hiç değilse seni fotoğraflarımla ikna edecek kadar iyi bir fotoğrafçı olmayı başarmışımdır... bir fotoğraf var zarfın içinde geçen sonbahar çekmiştim sensiz gittiğimde....’’

Aşağılara kayıyorum deniz kenarında ateş başında bir şarkı söylerken bir video koymuş kendi yazdığı bir şarkı, elinde gitarı söylüyor yanında Ömer’in fotografında da olan kız şarkıya eşlik ediyor:

‘’Akşamüstü esen rüzgar kokusunu getir bana

 Çiçekler açmıştır şimdi saçlarında

 Deniz kokmuştur her yer olduğu diyarlarda

 Dolsun kokusu kalbimin sokaklarına

 Ahh ne yapayım çıkmayan sokakları kalbinin sokaklarına

 Hiç değilse Hayal’ini yolla , bir şişenin içine koyda

 Belki ihitiyar denizci bulur da getirir onu bana

Oysa ne demiştin hatırlar mısın bana uzanırken kollarımda?

Sakın gitme, hiç değilse kal yirmi sene buralarda

Bekliyorum  hala

Birgün yeniden gelecekmisin bana ?

Çıplak ayaklarınla koşa koşa

Sen değilse bile belki Hayal’in gelir vurur kıyılarıma

Şarkısı bende sözleri sende

Gelsende gelmesende

Bitmeyecek bu hikaye

Hayal’nin peşinde Mecnun’a dönsemde

Neye yarar eğer yanmazsan Leyla gibi benle

Ahh var bir mesele bitmeyecek bana git demenle

Hayalin hala duruyor kalbimde

Var bir mesele çözülmüyor öyle git demenle

Ahh var bir hikaye bitmiyor öyle bitsin demenle’’

İçimi yakıyor şarkının sözleri bana yazılmış belli nisan ayında paylaşmış nisana kadar unutmamış beni üstelik yanında o kız da olmasına rağmen içinde bolca hayal barındıran bir şarkı yazmış bana gel demiş çıplak ayaklarınla dört beş ay kadar geç kalmışım ona  şimdi dinledim şarkıyı hem de bu kadar yakınken ona valizlerim bile hazır yanımda tek sorun var Selen’e gideceğimi söylemem lazım kızın düğünü var hem belki araba bulmama yardım eder. Selen’i arıyorum hemen:

‘’Selen benim gitmem lazım.’’ Selen hiç sormuyor neden nereye diye .

‘’Olmaz’’ diyor hemen belkide biliyor nereye gideceğimi ben söylemeden .

‘’Şuan en mutlu olacağım yer onun yanı .Gitmem görmem gerekiyor onu.’’

Derin bir nefes sesi geliyor karşıdan.

‘’Benim arabımı al o zaman, nereye gideceğini biliyor musun?’’ Selen böyle işte kızsa da bana benim mutluluğum önemli onun için.

‘’Sen birtanesin Selen ‘’

Bir Hayal'in Peşinde (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin