Bölüm 31 ● Bırakma

21K 1.1K 234
                                    

   Deniz'den

Kafamdaki düşünceler beni öldürecek hale geldiğinde, stresle Didem'e baktım. "Sence kim olabilir?" Diye sordum.

  Didem omuz silkti. "Okuldan bir kızdır büyük ihtimalle. Göreceğiz az sonra." Hafifçe gülümseyip masanın üzerinden bana eğildi. "O değil de, Feda'yı senden bir başkası için böylesine üzülürken görmemiştim. Hüngür hüngür ağlıyordu çocuk. Kesin aşık olmuş bu kıza." Didem'in sözlerine buruk bir gülümseme gönderdim.

  Güzel oğlum benim, bana çok fazla üzülüyordu. Elimden bir şey gelmiyor olması da beni mahvediyordu. Oğullarımın ve Emir'imin benim yüzümden üzülmesini istemesem de olmuyordu. Sırf onlar daha fazla göz yaşı dökmesin diye şu ameliyatı bir an önce olmak istiyordum.

  Feda, Cefa kadar olmasada hassas bir çocuktu. Üzüntüsünü bize yansıtmamak için çok çaba harcıyordu ve bunu yapmaya çalışırken çok yıpranıyordu. Benim elimden hiç bir şey gelmiyorsa bile onun hayatında birinin olması içimi rahatlatmıştı. Kabullenmese de bence o kıza karşı hoşlantıdan fazlası vardı kalbinde. Yoksa kendinde yaptığı bu yıpranmışlıkları benden başka bir kızın tamir etmesi zordu. O Yarem dediği kız bunu başarmış gibiydi.

  Feda Didem'in yanına geldiğinde biz telefonda konuşuyorduk. Feda'yı duyunca tabii ki kapatmamıştım telefonu. Emir ve ben yarım saat boyunca onu dinlemiştik. O ne kadar istemese de öğrenmiştim tabii. Kaçar mı benden?

  Didem o kızla konuşup ikna etmişti, muayene için değil sadece konuşmak için gelecekti. Kızla konuşmak istediğim için ben de gelmiştim. Oğlumun benim için üzülmesine bir şey yapamıyorsam da Yarem'ini onunla kalmaya ikna edebilirdim. Hem de merak etmiştim şu kızı.

  Kapı tıklandığında stresle oturuşumu düzelttim. "O mu sence?" Diye fısıldadım Didem'e. "Büyük ihtimalle."

  "Gel,tatlım!" Diye seslendi. Kapı yavaşça açılırken kendimi Müge Anlı programında gibi hissetmiştim.

  İçeri giren yüzün tanıdıklığı beni şoka sokarken, öylece kalakalmıştım. Kız da beni görünce şoka girmişti.

  "Meray!?" Dedim şaşkınlıkla. Yok artık! Feda'ya aşık,lösemi olan anonim kız Meray mıydı?

  "Deniz Abla?" Dedi çekinerek. "O kız sen misin?" Diye sordum. Bir yandan da olmaması için dua ediyordum. Bu kız ellerimde büyümüştü, ayrıca üç yıl önce lösemi atlattığını da biliyordum. Şimdi kendi kızım gibi gördüğüm çocuğun tekrar hasta olması beni korkutuyordu.

  Meray sessiz kalarak gözlerini kaçırdığında koca bir Siktir çektim. O kız Meray'dı.

  "Özür dilerim," dedi ağlamaklı bir sesle. "Böyle olmasını istemezdim." Hemen ayağa kalkıp sıkı sıkı sarıldım kızıma. "Şş, sakin ol bakalım. Neden özür diliyorsun? Gel otur şöyle." Onu otutturup kapıyı kapattım ve karşısına yerleştim. Gözlerimiz hariç her yere bakıyordu.

  "Meray, nasılsın canım?" Didem muhabbet başlatmaya çalışıyordu. "İyiyim, sizler nasılsınız?" Dedi çekinerek. Ciddi anlamda üzgündü.

  "İyiyiz çok şükür." Dedim gülümseyerek. Açıkçası, Feda'nın hoşlandığı kızın Meray olması içimi rahatlatmıştı. Ama yine de hastalık kısmı hoşuma gitmemişti.

  "Deniz Abla," dedi yine çekingen bir şekilde.

  "Efendim?"

  "Şey, Feda bilecek mi?" Bu konuda kararsızdım işte. Feda onu görmek ve tanımak istiyordu, yardım etmek istiyordu. Ama bir yandan da oğlumu daha fazla üzmek istemiyordum. Yarem'in Meray olduğunu öğrendiğinde şimdi olduğundan daha çok üzerine düşeceğine emindim çünkü Feda diğer kardeşlerine göre Meray'ı daha çok önemsiyordu. Hasta olduğunu öğrenirse daha çok üzülecekti. Hele ki aylardır konuştuğu ve hoşlandığı kızın da aynı kişi olması...

Yârem ● Yarı Texting (tamamlandı)Where stories live. Discover now