Bölüm 45 ● Arkandayım

20.5K 1.1K 444
                                    

  Arkadaşlar, dün İnstagram bölümüyle aynı anda 44. Bölümü de yayımladım ve bir çok kişi fark etmemiş. Lütfen onu okumadan bu bölüme geçmeyin.

  Keyifli okumalar bebeklerim,yorumlarda buluşalım❤

●●●

   Derin bir nefes alıp koşar adım odamdan çıkarken kalbim küt küt atıyordu. Onun yanına gidecektim. Az sonra yüzleşecektik ve ben ne diyeceğimi bile bilmiyordum.

  Anlık cesaretle söylediğim sözler şimdi götüme girmişti işte.

   "Feda!" Cefa'nın bana seslenmesiyle açtığım dış kapıyı kapatıp ona baktım. "Efendim kanka?"

  Stresle saçlarını karıştırdı ve derin bir nefes verip bana baktı. "Nereye gidiyorsun?"

  "Yaren'lere iniyorum,bir şey mi oldu?" Cefa'nın gerginliğini ve mutsuzluğunu aşırı derecede hissetmiştim. Bu üçüz şeyleri falandı sanırım, konuşmadan her bokumuzu anlardık. Yani sanırım.

  "Acil bir şey yoksa,biraz konuşabilir miyiz?"

  "Konuşalım tabi lan, bir problem mi var?"

  Yanıma gelip askılıktan montunu giydi. Ben de ona uyarak montumu giyindim.

  "Sefa?" Diye sordum, onun gelip gelmeyeceğini anlamak için.

  "Onu da çağıracağım şimdi." ve odaya gitti. Uzun zamandır birbirimizle bir şey paylaşmıyorduk. Annemin hastalığından önce sık sık sahile iner, bira ve sigara içerek dertleşirdik. Sefa sigarayı günlük kullansa da Cefa ve ben sadece dertlendiğimiz zamanlarda içiyorduk.

  Sanırım o gecelerden birini yapacaktık.

  Sefa da gelince birlikte aşağıya indik. Sahil yoluna yürürken Cefa'nın heyecanını hepimiz hissediyorduk.

  "Bira ve sigara?" Diye sordum sahile geldiğimizde. Cefa bana bakıp hafifçe güldü ve başını salladı.

  "Her zamanki yerde bekliyoruz seni kardeşim," dedi Cefa ve ayrıldık. Markete giderken içimde çok büyük bir sıkıntı vardı. Cefa annem yüzünden de mutsuzdu ama sanki başka bir şey daha vardı. Onun içinin sıkıntısı beni rahatsız etmişti.

  Mini marketten bir kaç şişe bira ve bir kutu Marlboro alıp çıktım. Bizimkiler sahildeki saat kulesinin oraya oturmuş olmalılardı.

  Annemi normalde öğlen çıkaracaktık ancak bazı pürüzler olduğu için neredeyse gece yarısına kadar hastanede oyalanmıştık. Dolayısıyla şu anda boştu sahil, bir kaç ayyaş dışında bizden başka kimse yoktu.

  Çocukların yanına ilerlerken telefonumu çıkarıp Yarem'e mesaj attım.

Feda: Ben gelemiyorum

Feda: Bir sorun çıktı ama daha sonra konuşacağız

Yarem: Ne oldu? İyi misin?

Feda: İyiyim ya sıkıntı yok

Feda: Cefa bizle konuşmak istedi,sahile indik o yüzden

Feda: biraz içeceğiz

Yarem: Tamam,çok kaçırma

Yarem: Dikkatli ol, seni seviyorum

Feda: Teşekkürler,sen de

  İstemsizce gülümseyerek telefonu cebime attım. Çok geçmeden saat kulesine varmıştım. Cefa montunun kapşonunu kapatmış, sırtını kulenin taşıma dayamış çimenlerde oturuyordu. Sefa da yanında bağdaş kurmuş denizi izliyordu.

Yârem ● Yarı Texting (tamamlandı)Where stories live. Discover now