Media: Taylor Swift- Love Story
Söyledikleri karşısında ne diyeceğimi bilmediğimden yüzüne bakmakla yetindim. Bu halime sırıttı ve başını bana doğru eğdi, burnu burnuma değiyordu.
"Bugün muhteşem görünüyordun."
Elimi ensesine atarak kendime biraz daha çektim, dudaklarım kıvrılmıştı. Beni gördüğünü biliyordum. Gözlerine baktığımda irislerinde ki o parıltı kanımın kaynamasına neden oldu, bakmaya doyamıyor gibiydi. Parmağı tenimde tüy gibi gezinmeye başladığında mavi irislerinde ki o parıltı bana baktıkça parlamaya devam etti.
"Seni öyle görmek istedim ama geç kaldım."
Elinden oyuncağı alınmış küçük bir çocuk gibi hüzüne büründü hareleri, kıkırdadım.
"Bir dahakine artık."
Dudaklarını ıslatıp, alt dudağını dişlerinin arasına alarak aklına bir şey gelmiş gibi bir ifadeye büründüğünde bakışlarım dolgun dudaklarına gitmişti. Dişlerinin eziyet ettiği dudağını dişlerinden kurtardığında dudağının kenarı kıvrıldı. Dudaklarını dikkatle izlediğimin farkındaydı.
"Mesela yarın nasıl olur?"
Dudaklarında ki ilgim mavi irislerini buldu.
"Onu senin için giymemi mi istiyorsun?"
Bana biraz daha yaklaştı, dudaklarımız konuşurken birbirine değecek kadar.
"Seni bir daha öyle dışarıya çıkaracağımı sanmıyorum."
Boğuk sesinin etkisine rağmen tek kaşımı kaldırdım.
"Çıkarmak?"
Mensah gülümsedi ve dudakları dolgun dudaklarıma yayıldı.
"Hemen çıkarma o pençelerini, hırçın kedi."
Dudaklarımı öpmek için davrandığında bunu durdurdum.
"Yarın ne yapmaktan bahsediyorsun?"
Doğru düzgün anlatmalıydı yoksa ben kendime göre anlam çıkarmaya devam edecektim.
"Yemeğe çıkmaktan bahsediyorum."
Duyduklarım karşısında gülümsememe engel olamadım, çattığım kaşlarım eski haline döndü.
"Bu bir çıkma teklifi mi?"
Mensah gözlerini kısarak yüzüme baktı.
"Ergen miyiz Layel, ne çıkması?"
Karnının üstünde gezdirdiğim elimle karın kasına bir fiske vurduğumda parmaklarımın altında gerildi.
"Çıkmak işte Mensah."
Mensah elimin varlığını teninde hissetmekten zevk alıyormuş gibi gözlerini birkaç saniye kapattı. Tekrar konuştuğunda bunu zorlukla yapmıştı, sesi acı içindeydi. Onu kıvranırken görmek inanılmaz haz vericiydi.
"Layel biz evliyiz."
Mavi irislerini tekrar görmemi sağladı ve gerilen bedenini bedenimin üstünde bıraktı. Aksini söylemek ve bunun sadece anlaşmalı bir oyun olduğunu söylemek istedim ama dudaklarım bana istediğimi vermedi. Onun aksini yaptı hatta.
"Biliyorum."
Cevabım karşısında itiraz etmediğim için bariz bir şaşkınlık yaşadı daha sonra dudaklarına bakmama neden olacak şekilde gülümsedi.
"Kalbin benim."
Dudaklarının arasından çıkan o sözcüklere anında itiraz etmek istedim ama kıvrımlı dudaklarından bakışlarımı çekmem kolay olmadı. İfadem mavi irislerinde ki umudu gördüğünde düz bir hale büründü.
YOU ARE READING
CANINI YAKARIM (+18)
Teen Fiction"Eğer bir daha bana saçmalıyorsun dersen ve o adımı atarsan seni pişman ederim." Söylediklerini duymamıştım bile, hızla odadan çıkıp arka odanın bahçeye çıkan kapısından dışarıya fırladım. Kararan gökyüzü ve kapkaranlık ormana baktım, derin bir nef...
