Karma

11.6K 546 181
                                    

"Sana aşık oldum."

"Geç bile kaldın."

Yüzümü okşarken serserice sırıttı ama mavilerinde gezinen bir parıltı benden de o sözcükleri beklediğini bas bas bağırıyordu. Ne istiyordu benden?

Ona aşık olduğumu söylememi mi?

"Mensah.."

Dudaklarımı dudaklarına yaklaştırdım, çekmeyi unuttuğum nefesimi ciğerlerime doldurduğumda kokusu tüm hücrelerime sızmıştı. Dudaklarımı dudaklarına sürttüm.

"Karnım ağrıyor."

Büyülenmiş gibi daldığı dudaklarımdan gözlerime baktı, kaşları yavaşça çatıldı.

"Doktor çağırıyorum hemen."

Şaşkınca benden uzaklaşan adamın arkasında kalakaldım, söylediklerinden değil de kendimden kaçtığımı anlamamış mıydı? Ona istediğini vermeyecektim. Bunun için kızgın olması gerekirken o beni ciddiye almış ve hiç düşünmeden uzaklaşmıştı benden.

Benim için.

"Mensah sadece ağrıyor, uyusam geçer."

Tuttuğu kapı kolunu indirmeye yeltenmiş ve konuşmamla duraksayarak bana doğru döndü. Mavilerinde gördüğüm endişe kalbimin göğsüme şiddetli bir tekme indirmesine sebep oldu. Sertçe yutkundum.

"Emin misin?"

Usulca salladım başımı. Küçük bir nefes alarak gittiği hızla yaklaştı yanıma, incitmeye çekinen elleri yüzümü kavradı. Elleri titriyordu.

"Bir daha beni yokluğunda ne yaparım sorusuyla bırakma."

Ellerimle tuttum ellerini, titremesini engellemek adına sıkıca tutmuştum. Alnımı alnına yaslayarak göz kapaklarımı kapattım.

"Sana inanmak istiyorum."

Okşadım iri ve güçlü ellerini.

"Aşkına ve mavi gözlerine inanmak istiyorum."

Bunun ardından bir 'ama' geleceğini ikimizde biliyorduk, sertçe yutkundu Mensah. Gözlerini sımsıkı kapatmış ve mavilerini görmemi engellemişti, bir şeyleri yutamıyormuş gibi adem elması ağırca hareketlendi.

"Ama.." diye dudaklarıma doğru fısıldadı.

"Ama sana güvenmiyorum."

Gözlerini açtı. Hasret kaldığım mavilerine dudaklarımı birbirine bastırarak bakmaya devam ettim. Mavi gözlerden nefret eden ben, mavi gözlerine bakmadığım her anda eksik hissediyordum. Burnunun ucunu burnuma yasladı.

"Söz konusu güvense eğer ben de sana güvenmiyorum."

Onu taklit ettim.

"Ama.." silik bir gülümseme bahşetti dudakları.

"Sensiz yapamam."

İtiraf edemediğim onlarca şeyden birini daha o kolayca dile dökmüştü ama benim sözcüklerim dahi bana bağlıydı. Bir şeyler söylemek istemiyordum, itiraflarımı kimseye söylemek istemiyordum.

Sırlarımı kendime dahi yasaklamıştım.

Belki de duymak istediği tek şeyi söyledim çekinmeden. Umutlanmak yerine sevinecekti sözlerime, bunu da biliyordum. Benden umudu olmamalıydı. Benim bile kendime dair umudum yokken onun umutlanmasına izin veremezdim.

"Bensiz kalamadığın için seninle kalacağım."

Bir nevi 'gitmeyeceğim' demekti bu sözler. Mavileri parladı, kocaman gülümsedi.

CANINI YAKARIM (+18)Where stories live. Discover now