Yara

11.1K 613 362
                                    

Sessiz bir bekleyiş.

Sessiz bir yakarış vardı orada.

Layel'in kalbi bir daha atmayacakmış gibi durduğunda Mensah bu sessizliği bağırarak ortalığı ayağa kaldırmıştı.

"Bunu bana yapamazsın Layel! Gidemezsin benden!"

Başını ellerinin arasına alarak dört döndüğü hastane koridorunda bir kez daha bağırışı herkesi durdurdu. Kapılar ardında ki Layel'in ise kalbi durmuştu, atmıyordu artık.

Şok cihazıyla kalbinin üstüne baskı yaptıklarında Mensah'ın içi gitmişti.

Acilde bir sedyenin üstünde kanlarla örtülü bedenini ve atmayan kalbini hatırlatan cihazın sesi onu biraz sonra delirtecekti. Bırakmamalıydı işte, onu yalnız bırakmamalıydı.

"300 joule!"

Layel'in bedeni yediği şokla birlikte sedyeye geri yattığında Mensah kendi kalbinin bu kadar acımasını kaldıramıyordu.

Cihazın sesi normale döndü.

"Kalbi atıyor! Geri döndü!"

Mensah acil kapısının önüne çökerek soluklandı, gözleri irice açılmıştı. Bakışları karısının kanıyla kirlenen ellerindeydi.

İşte böyle, bırakma beni güçlü kızım.

Layel acil bir şekilde ameliyata alındığında hakkında bilgileri almak için Mensah'a gitmek zorundaydılar. Mensah'ın hakkında her şeyi biliyor oluşu da garip bir an yaşamasına neden olmuştu, onun hakkında her şeyi biliyor ve unutamıyordu. Layel karnında bıçakla ameliyathaneye girdiğinde Mensah elini sımsıkı tutmuştu.

"Sana ihtiyacım var."

Sessizce konuştu ama bunu ne o duydu, ne de bilinci kapalı olan Layel.

"Her şeye hazırlıklı olun."

Ne demekti bu şimdi, ölebilir miydi Layel? Ölemezdi, ne yapacaktı onsuz? O öylece cansız bir halde kollarında yatarken ne yapacağını şaşırmıştı Mensah, ölseydi ne yapardı?

Bu kahrolasıca duyguları ne zaman oluşmuştu?

Bağırmak, her şeyi yıkmak istiyordu ama kapıda dikildi öylece. Sırtını duvara yaslayarak gözlerini kapattı, içinden bir ses dua etmesini söylüyordu ama o dua etmekten ne anlardı Allah aşkına? Cebinde ki telefonu çıkartmaya çalıştığında ellerinin titrediğini gördü, kalbi bir kez daha acıyla kasıldı. Hızlı hızlı girdi şifresini, üç kez yanlış girdi. Elleri kanlı olduğundan parmak izi de geçersiz geliyordu. Şifreyi girmeyi başardığında ne yapacağını bilmeyerek birkaç saniye ekrana boş boş baktı. Sonra hatırlayarak rehbere girdi, gecenin bu saatinde arıyor oluşu umrunda değildi.

Elif A. aranıyor...

Telefon üç kez çaldı, ısrarla aramaya devam etti. En sonunda uykulu ama korku dolu bir ses duydu.

"Hayırdır oğlum gece gece?"

Mensah yutkunmaya çalıştı, olmadı. Boğazında koca bir yumru vardı ve yutamıyordu.

"O ölüyor Elif anne.."

Daha fazlasını söylemedi. Telefonun ucunda hiçbir şey anlayamayan kadın ne dediğini anladığında korkusu daha çok artmıştı.

"Layel kızım mı? Ne oldu, Allahım sen koru."

Mensah başka arayacak kimse bilmiyordu, kimsesi yoktu onun. Bir bu telefonda ki kadındı ve bir de içeride ki kadın. Başka kimi kimsesi yoktu.

CANINI YAKARIM (+18)Where stories live. Discover now