TURUNCU

10 ● yemek II

Playlist

Eminem - Cleanin' Out My Closet

Kelly Clarkson - Because Of You

●

Bedenimi yıllar sonra yeniden keşfediyordum sanki. Meriç'in tuvalin üstünde hareket edip bir resim meydana getiren elleri tenimin üstünü okşadıkça ruhumla birlikte bedenime de şekil veriyor, ona doğru kıvrılarak dans ettiriyordu. Yoğrulup kabarıyor, hamur gibi şekillendiriliyordum. Hiç kimsenin dokunmadığı şekilde dokunuşlarında keşfettiğim yeni bir Kayla vardı. Hep sözlere sığınmıştım, hep sözlerde aramıştım güveni, sevilmeyi, ilgiyi. Şimdi Meriç ile birlikte dokunulmaya ne kadar özlem duyduğumu anlıyordum. Sevildiğimi böyle de hissedeceğime inanmazdım ama artık her bir dokunuşu daha farklı, daha özel hissettiriyordu.

Birkaç gün daha annemin evinde kaldık. Sabahları çoğunlukla Neşe ve Ömer ile birkaç saat geçirdikten sonra geri kalan zamanı birbirimize ayırıyorduk. Bazen daha önce gitmediğimiz bir yere uğruyor bazen de evde kalmayı seçiyorduk.

Meriç'in çocukluk odama olan ilgisi bir kağıt parçasına her detayını çizecek kadar fazlaydı. Bir gün değişse de bu halini saklamak isterim diye düşündüğünü söylediğinde kalbimde bir parça erimişti.

Çarşamba günü, Önder Atahan'ı tekrar ziyarete gittim. Ona teklifini kabul edeceğimi söylemeden önce bunu ilk olarak yönetimdeki arkadaşımla paylaştım. Onun rahatsız olacağı bir şey yapmak istemiyordum. Ömer gergin olduğu konularda biraz da karışık biri olduğundan ne hissedeceği konusunda emin değildim doğrusu. O, içimi ferahlattığında geriye sadece Önder Atahan'la konuşmak kaldı. Meriç ve anneme akşam yemeğinde söyledim kararımı. Annem sevindiğini daha çok gösterdi. Meriç, destekleyici ve memnundu.

Eskişehir bize ve ona ne kadar iyi gelse de perşembe günü ailesinin Demir'i yemeğe davet etmesi üzerine Melehan'a geri dönmek zorunda kaldık. Meriç, artık Demir'e her şeyi bırakıp özgür kalmak istediğini bana söylediğinde bu yemek konuyu açması için iyi bir bahane olarak gözükmüştü ikimize de.

Perşembe günü önce kendi çatı katımıza gittik. Duş alıp hazırlandıktan sonra da Tuna Malikane'sine doğru yolu çıktık. İkimiz de gergindik ama daha sakin olup cesaret vermesi gereken tarafın ben olduğuma inandığımdan sürekli konuşma ihtiyacı duyuyordum. Yeni konum, işimdi.

"Bir öğretmenin, öğrencilerine ait sitenin başındaki kişiyi öğrenmek istemesi hoş karşılanır mı sence?"

Gülerek "Sanmam. Karışma bence."dedi.

"Karışmamaları tuhaftı. Öğretmenlerin de haberi vardı, eminim bundan."

"Önder abi de karışmıyordu."

"Önder abi, sitenin yöneticisi olabilir mi?"diye bir fikir sunduğumda kahkaha attı. Tamam, çok inandırıcı değildi ama...

"Hep beklenmedik kişiler olur."

"Filmlerde."

"Hımm... Demek senin fikrin bu."

"Şüpheci bakışlarını üstümden çek. Ben değilim."

"Ama kim olduğunu biliyor olabilirsin. Daha doğrusu en yakın arkadaşını koruyorsundur."

"Hayır. Ömer değil. Olsa bu kadar yıl çenesini bize karşı tutamazdı en azından. Ama önceki kızı tanıyordum. Hiç de öyle beklenilmeyecek biri değildi. Popülerdi. Herkesin tanıdığı biriydi. Öğretmenlerle de arası çok iyiydi. Neden böyle bir şey yaptığını hiç anlamasam da sönük, içine kapanık ya da tahmin edilemez değildi. Öyle birinin bilgi akışı daha kısıtlı olur. Bunu demek istedim."